kıbrıs ingiltere londra lefkoşa
DOLAR
32,4103
EURO
34,8419
STERLIN
40,6428
BITCOIN
$61.640
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
LONDRA
Hafif yağmur
12°C
LONDRA
12°C
Hafif yağmur
Cuma Hafif yağmur
12°C
Cumartesi Kapalı
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
12°C
Pazar Kapalı
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
9°C
Pazartesi hafif yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
12°C

İslam dünyasının durumu

16.04.2016
0
A+
A-

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) 13. Zirvesi İstanbul’da gerçekleşti. İİT İstanbul Zirvesi, ister istemez “İslam dünyası”, “İslam alemi” diye bilinen topluluğun durumuna göz atmayı gerektiriyor.

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) 13. Zirvesi İstanbul’da gerçekleşti. İlk adı İslam Konferansı olan ve 1969’da kurulan İslam İşbirliği Teşkilatı’nın 57 üyesi var. Birleşmiş Milletler’den (BM) sonra en büyük uluslararası örgüttür. Ne var ki İİT’in çok etkili bir örgüt olduğu söylenemez. İİT İstanbul Zirvesi, ister istemez “İslam dünyası”, “İslam alemi” diye bilinen topluluğun durumuna göz atmayı gerektiriyor. Durumun hiç de iyi olmadığını herkes biliyor.

İİT üyesi ülkelerin nüfusu dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 25’ini oluşturuyor. Nüfus büyüklüğü açısından ilk 7 sırada Arap olmayan ülkeler var. Bunlar sırası ile Endonezya, Pakistan, Hindistan, Bangladeş, Nijerya, İran ve Türkiye. Arap ülkesi olarak Mısır 8. sırada. İslam dünyası kendi içinde bir çok farklılıkları barındırır. Farklı coğrafyalarda yaşayan, farklı kültür, dil, etnik kimlik, gelenek ve sosyal yapılara, farklı tarihlere sahip nüfuslar arasında farklılıklar olması gayet doğal. İİT üyesi ülkeler arasında ekonomik gelişmişlik, refah, eğitim, sağlık gibi alanlarda da önemli farklılıklar var. Kimi ülkeler daha iyi durumda, kimileri ise çok gerilerde. Ancak İİT ülkelerini bir bütün olarak gelişmiş ülkelerle karşılaştırdığımızda tablo bayağı kötü.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İİT zirvesinde yaptığı konuşmada mezhepçilik, ırkçılık ve terörü “üç büyük sıkıntı” olarak sıraladı. Bunların çok ciddi sıkıntılar olduğuna hiç kuşku yok. Ama İslam dünyasının sorunlarının listesi çok uzun. Listenin başına eğitimi, bilimi, araştırmayı almakta yarar var. İİT örgütünün hazırladığı ve Uluslararası İslam Haber Ajansı’nın duyurduğu bir rapora göre 2015 yılında dünyadaki Müslümanların yüzde 37’si okuma yazma bilmiyor. Bu trajik bir durum. 2013 yılı istitastiklerine göre dünya okuma-yazma ortalaması yüzde 82 iken İİT ortalaması yüzde 73’tü. Sadece okuma yazma oranı açısından değil genelde eğitim alanında İslam ülkelerinin gerilerde kaldığı ortada. 2012 yılı itibarıyla bu ülkelerin dünya araştırma harcamaları içindeki payı sadece yüzde 2.4, patent payı yüzde 1.6, bilimsel yayınlardaki payı ise yüzde 6 idi. Müslüman ülkelerde bilim alanında çalışan insanların sayısı global ortalamanın çok altında. İİT ülkelerinden bilim dallarında Nobel ödülü alanların sayısı çok az. Eğitim, bilim, araştırma, teknoloji olmadan İslam dünyasının ileri gitmesi mümkün mü? Bu sorunlar çözümlenmeyince işin kolayına kaçıp komplo teorilerine, “dış güçler” senaryolarına sığınmak yaygınlaşıyor.

Konunun bir diğer önemli yönü demokrasi, özgürlükler, insan hakları, hukuk devletidir. İİT üyesi ülkeler bu açılardan da farklılıklar sergiler ama genelde ciddi sorunları var. Otoriter yönetimlerden diktatörlüklere kadar uzanan bir yelpaze sözkonusu. Yanılmıyorsam Freedom House kriterlerine göre Tunus hariç İİT üyesi ülkeler yarı özgür veya özgür olmayan ülkeler grubunda. Toplumların ileri gidebilmesinde demokrasi, hukuk devleti, özgürlükler, hoşgörü son derece önemlidir. Taha Akyol, dünkü yazısında bu konuyu irdelerken iki çarpıcı örnek verdi: “Çağımızın en büyük İslam alimlerinden merhum Fazlur Rahman Pakistan’da yaşayamamış, ilim hayatına Batı’da devam edebilmişti. Jeofizik, bilim tarihi ve İslam düşüncesi konularında çağımızın en büyük Müslümanlarından Seyyid Hüseyin Nasr Tahran Üniversitesi rektörüydü. “İslam Devrimi” onu Amerika’ya gitmek zorunda bıraktı. George Washington Üniversitesi’ne gitti..” Akyol’a göre İslam dünyasının iki temel sorunu hukuk ve bilim alanında geri kalmışlıktır.

Tarihte İbni Sina, Farabi, Biruni, El Kindi gibi isimleri akla getiren çok parlak bir İslam medeniyeti, büyük İslam bilim mirası olduğu biliniyor. Bu parlak dönem 8. yüzyıldan 12. yüzyıla kadar uzanır. Sonrası malum. Avrupa 16. yüzyılda keşifler, bilimde atılımlar, daha sonra sanayileşme dönemine girerken İslam dünyası gerilerde kaldı. Bunun faturasını Avrupa’nın sömürgesi veya yarı sömürgesi haline gelerek ödedi. Avrupa’nın her alandaki üstünlüğü ve gücü karşısında “Biz niçin geri kaldık?” sorusu ile boğuşmak durumunda kaldı. 18.,19. yüzyıldan günümüzde kadar İslam dünyasındaki fikir mücadeleleri, siyasi mücadeleler bu soruya cevap arama merkezlidir. Cevaplar, önerilen çıkış yolları farklı. Reformculuktan radikal İslamcılığa kadar uzanan bir yelpaze var. Terör yöntemleri kullanan radikal İslamcılıkla mücadele günümüzde İslam ülkelerinin en önemli görevlerinden biridir. 2003’te Dışişleri Bakanı olan Türkiye eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Tahran’da yapılan İslam Konferansı toplantısında “Öncelikle kendi evimize çeki düzen verelim” çağrısı yapmıştı. Bu çağrı geçerliliğini koruyor. Özellikle Arap dünyası kaos, iç savaşlar ve krizler sarmalında. Umarız İstanbul Zirvesi sorunların çözümüne katkıda bulunur.

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.