İran’ın nükleer programına ilişkin müzakerelerde nihayet anlaşmaya varıldı. Böylece, 10 yıldır Ortadoğu üzerinde Demokles’in kılıcı gibi sallanan felaket senaryosu hafifledi. Büyük bir başarı. Tarihi bir olay. Diplomasinin zor sorunları çözümleyebileceğinin yeni bir kanıtı. Savaş isteyenler kaybetti. Barış ve uzlaşı isteyenler kazandı. Bu Pazar günü Ortadoğu ve dünya barışı için güzel bir gün.
Önce İran Dışişleri Bakanı Muhammed Zarif, Twitter hesabından “Anlaşmaya vardık” müjdesini tüm dünyaya verdi. Arkasından AB anlaşmayı doğruladı. Hasan Ruhani’nin İran Cumhurbaşkanı seçilmesi sonrasında diplomasi hızlandı ve nihayet sonuca ulaşıldı. Bu noktada, seçimlerde doğru karar veren İran halkını, Cumhurbaşkanı Ruhani ve Dışişleri Bakanı Muhammed Zarif’i kutlamak gerek. Ruhani’nin uzattığı barış elini reddetmeyen, Natanyahu’nun baskılarına boyun eğmeyen Başkan Obama ve Dışişleri Bakanı John Kerry’i de kutlamak gerek. Sürece katkı koyan diğer P5+1 ülkelerini ve dışişleri bakanlarını, müzakereleri koordine eden AB Dışişleri Sorumlusu Catherine Ashton’u da kutlarız.
Varılan anlaşmanın detaylarını henüz bilmiyoruz ama pazarlık İran’ın uranyum zenginleştirme çalışmalarını sınırlaması karşılığında yaptırımların hafifletilmesi temelinde yürütülmüştü. Demek ki, bu konularda artık anlaşma var. İran, 4.2 milyar Dolar fon elde edecek. Uranyum zenginleştirme çalışmaları sınırlı olacak ve sıkı bir şekilde denetlenecek. Kazan kazan formülü gerçekleşmiş oluyor.
Elbette, süreç burada bitmiyor. Nitekim İran Dışişleri Bakanı Zarif “Bu bir ilk adımdır” dedi. Başkan Obama da varılan anlaşmanın kapsamlı bir çözüm hedefi yönünde atılmış önemli bir adım olduğunu vurguladı. Bu çerçevede nihai anlaşma için çalışmalar devam edecek. Cumhurbaşkanı Ruhani ve Obama yönetimi aynı kararlılık ve iradeyi ortaya koyarsa nihai anlaşma da gerçekleşebilir. İran, ambargolardan ve yalıtlanmışlıktan çıkarak Ortadoğu’da daha yapıcı bir rol oynamaya başlayabilir. Savaş tehlikesinin bölgeden uzaklaşmış olması son derece önemli. Anlaşma sürecini engellemeye çalışan İsrail ve Suudi Arabistan şimdi yeni bir değerlendirme yapmalıdır. İsrail hala anlaşmayı “İran’ın oyunu” olarak sunmaya çalışıyor. Tavrını değiştirmezse yalnız kalacak.
Bölgemizin savaşa değil barışa ihtiyacı var. Gerginliği azaltıcı, güveni artırıcı tarihi bir eşik aşıldı. Tüm bölge halkları ve dünya rahat nefes alabilir. Tarih bu günü not edecek.