kıbrıs ingiltere londra lefkoşa
DOLAR
32,3804
EURO
34,7550
STERLIN
40,6783
BITCOIN
$62.604
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
LONDRA
Parçalı bulutlu
17°C
LONDRA
17°C
Parçalı bulutlu
Salı Hafif yağmur
18°C
Çarşamba Hafif yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
14°C
Perşembe Hafif yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
16°C
Cuma hafif yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
14°C

Provokatörler sahada

13.09.2012
0
A+
A-

Müslümanları rencide eden “filmin” arkasındaki kişiler ve ABD’nin Libya Büyükelçisi Christopher Stevens’la diğer görevlileri öldürenler provokatör. Birbirlerine zıt gibi görünseler de aynı amaçlara hizmet ediyorlar. “Medeniyetler çatışması” provoke etmeye, istikrarsızlık yaratmaya çalışıyorlar. Aklı başında herkesin bu çevrelere karşı birleşmesi, hem filmi, hem de işlenen cinayetleri, şiddet olaylarını protesto etmesi, kınaması gerekiyor. Film ve cinayetler bir madalyonun iki yüzü. Provokasyonlara ve terörizme geçit vermemek gerek.

    Belli ki, Batı’da bazı çevreler Müslümanları provoke etmek için ellerinden geleni yapıyor. Film olayı bu zincirin son halkası. Müslümanlar arasında da provoke olmaya, etrafı kırıp dökmeye, insan öldürmeye hazır radikal çevreler var. Terörist gruplar oluşan gerginliği kendi amaçları için kullanıyorlar. Bunlar Ortadoğu’yu ve dünyayı kan gölüne çevirme niyetinde. Batı’daki provokatörlerin “söz söyleme özgürlüğü”, Doğu’dakilerin “dini savunma” gerekçesi arkasına sığınmaları durumu değiştirmez. Eleştirmek başka şey, nefret duyguları yaratmak başka şey. Protesto yapmak başka şey, insan öldürmek, elçilik, konsolosluk binalarını tahrip etmek başka şey. Bu çevrelere “dur” denmezse daha tehlikeli gelişmeler yaşanabilir. Filmi yapıp destekleyenler Hristiyanları, diplomatları öldürenler Müslümanları temsil etmezler.

    Libya’dan önce 5 ABD büyükelçisi öldürülmüş. 19 Ağustos 1974’te Kıbrıs’ta ABD büyükelçisi Rodger P. Davis, 14 Şubat 1979’da Afganistan’da ABD büyükelçisi Adolph Dubs öldürülmüştü. Christopher Stevens öldürülen altıncı büyükelçi oldu. Diplomatlar uluslararası ilişkilerde çok önemli rol oynar. Diplomatlar olmadan uluslararası politikanın yürümesi mümkün değil. Bu nedenle özel statüye sahiptirler ve güvenlikleri son derece önemlidir. Diplomatların korunmasında hem hendi ülkelerinin, hem de görev yaptıkları ülkenin sorumluluğu var. Amerikalı diplomatlar genelde çok iyi korunur. Libya’da bir güvenlik zaafiyeti yaşanmış olmalı. Bingazi şehrinde güvenlik zayıf. Trajik olayın nasıl olduğu netlik kazanınca gerekli sonuçlar çıkarılacak. Film, büyükelçiyi veya herhangi bir insanı öldürmek için gerekçe olamaz. Olayın perde gerisini aydınlatmak önemli.

    ABD’deki bazı kişi ve grupçukların Müslümanlara karşı “Haçlı Seferi” yürüttükleri bilinen bir şey. Bu çevreler Avrupa’daki ırkçı, yabancı düşmanı çevrelerle dayanışma içinde. Hollanda’daki Geert Wilders’e ABD’den yapılan yardımlara geçen yazımda değinmiştim. Neyse ki, Hollanda halkı sandıkta Wilders’e iyi bir ders verdi. Wilders’in partisi 11 sandalye kaybetti. ABD ve Avrupa’daki bu çevreler provokasyonlarını sürdürecekler. Bunları Batı’nın tümüne mal etmek hata olur. ABD’de malum film konusunda çok ciddi eleştiriler yapılıyor. Çok doğru şeyler yazılıp söyleniyor. Bunları gözardı etmemek gerek.

    Müslümanları kışkırtmayı amaçlayan filmi kimin yaptığı belli değil. Ortada olan isimler Terry Jones isimli malum papaz, Morris Sadek isimli şahıs ve filmin “danışmanlığını” yapmış Steve Klein isimli bir kişi. Bunların üçü de İslam düşmanlıklarını gizlemiyorlar. Filmi yapan kişinin isminin Sam Bacile olduğu belirtiliyor. Ama, gerçekten böyle bir kişinin var olup olmadığı belli değil. Sam Bacile, The Wall Street Journal ve The Associated Press’e telefonda kendini İsrail doğumlu, Güney Kaliforniya’da emlakçılıkla uğraşan biri olarak tanıtmış ve “100 Yahudi’den yardım aldım” demiş. “İslam kanserdir” demiş. Böyle bir kişi var mı? Yoksa sahte isim mi kullanıldı? Nakoula Basseley Nakoula isimli bir şahıs “Filmin arkasında ben vardım” demiş. Gerçekler mutlaka ortaya çıkmalı ve çıkacak.

   Sözü edilen film uzun süre Youtube’da dolaşmış. İstenen sonuç (Müslümanları kışkırtmak) elde edilemeyince Arapça çevirisi yapılmış. Böylece Arapların filmi anlayarak tepki göstermeleri sağlanmış. “Bu filmin bütünü var mı?” sorusu da soruluyor. Youtube’da tanıtım amaçlı 10-15 dakikalık versiyonlar varmış. Ne idüğü belirsiz bir şey. Film hakkında yapılan değerlendirmelerin birleştiği nokta “kışkırtma, nefret yaratma” amaçlı olduğu. Sonuçta filmi yapanlar amaçlarına ulaştı. Acı verici olan bu.

   Büyükelçi Stevens’ın öldürülmesi arkasında Libya’yı dünyadan koparıp istikrarsızlığa sürükleme, Mısır, Tunus gibi ülkelerde kurulan yeni rejimlere zarar verme, Ortadoğu’da diktatörlüklerin varlığını haklı gösterme, ABD seçimlerini etkileme hesapları olabilir. Nitekim, Cumhuriyetçi Parti adayı Mitt Romney, Libya’daki trajik olayı Başkan Obama’ya karşı seçim malzemesi yapmakta gecikmedi ve epey eleştiri aldı. ABD başkanlık seçimlerine kısa süre kala acaba birileri şahinlerin iktidara gelerek Ortadoğu’da yeni maceralar başlatmalarını mı istiyor?

    Provokatörler sahada. Onlara karşı ortak mücadele vermek şart. Farklı din, mezhep ve inanıştan insanların barış, karşılıklı saygı ve hoşgörü içinde yaşamaları için çaba harcamak hepimizin görevi. Globalleşen dünyada farklı dinlerden insanlar birlikte yaşayacaklar. Bize yakışan bu. ABD’de, Avrupa’da, Libya’da, Mısır’da, Yemen’de, Pakistan’da, Afganistan’da, nerede olursa olsun, “Medeniyetler çatışması”, hoşgörüsüzlük, kışkırtma, öldürme, terörizm heveslilerine “dur” demeliyiz. Din üzerinden kışkırtmaların provokasyonlara açık ortamlar yarattığı, birilerinin bunları kendi amaçları için kullandığı bir kez daha görüldü. Çok hassas bir dönemden geçiyoruz. Hem Batı’da, hem de İslam ülkelerinde hükümetler gerekli dersleri çıkararak acil önlemler almalı. Gerginlik giderilmeli. Medyaya, sivil toplum örgütlerine ve kamuoyuna da büyük sorumluluk düşüyor.

     

 

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.