Yunanistan Başbakanı Alexis Tsipras Türkiye’ye iki günlük resmi ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaretin birinci gününde Ankara’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştü. İki ülke arasındaki anlaşmazlıklar, konular masaya yatırıldı. İkinci gün İstanbul’a geçerek Heybeliada Ruhban Okulu’nu ziyaret etti. Basında çıkan bilgilere göre Tsipras 1933’ten beri Ruhban Okulu’nu ziyaret eden ilk Yunanistan Başbakanı oldu. Yunanistan Başbakanının Türkiye’yi ziyaret etmesi elbette önemlidir. İki komşu ülke arasında bilinen anlaşmazlıklar var ve bu anlaşmazlıklara diyalog yolu ile çözüm bulmaya çalışmak gerek. Tsipras’ın ziyareti bu diyaloğun en üst düzeyde gerçekleşmesi idi. Ancak diyalog sorunların hemen çözümleneceği anlamına gelmez. Tsipras’ın Türkiye ziyareti konusunda beklentiler çok yüksek değildi. Bunun çeşitli nedenleri var. Öncelikle her iki ülkenin gündeminde seçimler var. Türkiye Mart sonu yerel seçimlere gidecek. Seçimler yerel olsa da Türkiye siyasi yaşamında daha büyük önem kazandılar. Hem iktidar, hem de muhalefet seçimlere odaklanmış durumda. Yunanistan’da da bu yıl içinde parlamento seçimleri yapılacak. Seçimlerin ne zaman yapılacağı henüz netleşmedi ama Mayıs ayı sonunda Avrupa Parlamentosu seçimleri ile birlikte yapılabileceğini düşünenler var. Diğer olasılık seçimlerin sonbaharda yapılması. Kısacası Yunan siyaseti de yavaş yavaş seçim sath-ı mailine girecek. Böylesi zamanlarda diplomaside büyük açılımlar olmaz.
Başbakan Tsipras, Türkiye ziyareti öncesinde dış politikada önemli bir başarıya imza attı. “Kuzey Makedonya” ismi üzerinde varılan uzlaşı ile ilgili Prespes Anlaşması parlamentoda onaylandı. Böylece bir komşu ülke ile çok uzun zamandır devam eden, AB ve NATO’yu etkileyen isim anlaşmazlığı geride kaldı. Tsipras’ın bu başarıyı elde etmesi kolay olmadı. Yunan toplumu Prespes Anlaşması konusunda ikiye bölündü. Kutuplaşma, karşılıklı suçlamalar yaşandı. Ancak sonuçta anlaşma onaylandı. Kimileri Tsipras’ın Türkiye ziyareti sırasında Ankara ile olan anlaşmazlıkları da çözümlemeye çalışacağı beklentisi içine girdi. Sert açıklamaları ile bilinen Panos Kammenos’un Savunma Bakanlığı’ndan ayrılmasının Tsipras’ın işini kolaylaştıracağını yazanlar oldu. Ancak isim anlaşmazlığı ile Ege’de, Kıbrıs’ta, Doğu Akdeniz’de yaşanmakta olan anlaşmazlıklar farklıdır. İsim konusuna büyük hassasiyet gösteren Yunan kamuoyu Ege, Kıbrıs konularına daha büyük hassasiyet gösterecektir. Bu nedenle politikacıların kaygan zeminde dikkatli olmaları gerekir. Başbakan Tsipras’ın seçimler öncesinde Türk-Yunan ilişkileri, Kıbrıs gibi konularda risk alması beklenmemelidir. Seçimleri kazanır ve parlamentoda rahat bir çoğunluğa sahip olursa Türkiye ile anlaşmazlıklar konusuna daha rahat eğilebilir. Tsipras, ülkesinin yaşadığı büyük ekonomik krizden sonra komşu ülkelerle sorunları çözümlemenin Atina’nın yararına olacağını görüyor. Seçimlerde ne olur? Anketlerde muhafazakar Yeni Demokrasi Partisi önde görünüyor. Tsipras’ın partisi Syriza ikinci sırada. Seçimlere kadar bu durum değişir mi? Bekleyip göreceğiz.
Bu aşamada Türkiye ve Yunanistan’ın gerginlikleri azaltıcı önlemler almaları, diyaloğu sürdürmeleri ve zor, karmaşık sorunlara çözüm arayışlarına seçimler sonrasında başlamaları daha gerçekçi olur. Gerçekleşmeyecek beklentiler yaratmak kimsenin çıkarına olmaz. İşbirliğini ve karşılıklı güveni artırıcı bazı adımlar atılabilir. İstanbul-Selanik hızlı tren projesi, İzmir-Selanik feribot seferlerinden söz ediliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan Tsipras’la görüşmede bu konuları ele aldıklarını açıkladı. Bunlara benzer somut adımlar her iki ülkeye de yarar sağlayacaktır. İlişkileri rekabetten işbirliği alanına çekmek kolay değil. Ama politikacılar gerekli cesareti gösterirse mümkündür.
İki ülke arasında çok iyi bilinen anlaşmazlıkların yanısıra 15 Temmuz darbe girişimine karışan ve Yunanistan’a kaçan askerler konusu da ciddi bir pürüz. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu konuya büyük önem veriyor. Askerlerin geri verilmesini istiyor. Nitekim Tsipras’la yaptığı görüşmede konuyu gündeme getirdi. Tsipras darbecileri kabul etmekten hoşlanmadığını ama yargının aldığı kararlara saygı göstermek durumunda olduğunu söyledi. Belli ki bu ziyaret sırasında darbeci kaçak askerler sorunu çözümlenmeyecek. İki ülkeyi yakından ilgilendiren göç konusunda ise işbirliği artırılabilir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan “Tüm meselelerin barış içinde çözülebileceğine inanıyorum” dedi. Başbakan Tsipras “Aramızdaki diyalog samimi ve önemlidir… Sorunlara diyalogla çözüm bulmaya çalışıyoruz. Diyalog kanallarımız her zaman açık olmalı” dedi. Bunlar olumlu mesajlar. Karşılıklı irade ortaya konursa seçimlerden sonra diyalog güçlendirilebilir.