İngiliz gazeteci Gareth Jenkins Ceftus toplantısında konuştu.
Uzun süredir Türkiye’de yaşayan ve Ergenokon soruşturmalarına yönelik araştırmaları ile dikkat çeken İngiliz gazeteci Gareth Jenkins İngiliz Parlamentosu’nda düzenlenen bir toplantıda konuştu. Türkiye Araştırmalar Merkezi CEFTUS (Centre for Turkey Studies) tarafından düzenlenen ve BBC Dünya Servisi’nde çalışan gazeteci Güney Yıldız’ın da konuşmacı olarak katıldığı toplantının ev sahipliğini Edmonton Milletvekili Andy Love yaptı.
Toplantının başlangıcında ‘Ergenokon ve ötesi’ başlıklı bir sunum yapan Gareth Jenkins, Türkiye’de Balyoz davasında tahliye kararlarının alındığı güne denk gelen konuşmasında Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarındaki çelişkiler ve iki dava arasındaki benzerliklere dikkat çekti.
Söz konusu soruşturmaların telefon, mektup ya da mail gibi hep benzer yöntemler yoluyla gelen ihbarlarla başlatıldığına dikkat çeken Jenkins, dosyalarda yer verilen pek çok delilin sahte veya uydurma olduğunu savundu. Operasyonlarda tutuklanan zanlıların ortak özelliklerinden birisinin, başta Gülen hareketi olmak üzere İslami hareketlere muhalif görüşler taşımaları olduğunu kaydeden Jenkins, 12 Haziran 2007’de başlayan baskınlarda tutuklanan zanlıların, Türkiye’nin son 25 yılındaki şiddet olaylarından sorumlu olmalarının yansıra AKP aleyhine çalışan sivil toplum örgütleri ile terörist organizasyonları kontrol altında tutmakla suçlandıklarını hatırlattı.
Gareth Jenkins, ilk bölümü 2008 yılında tamamlanan binlerce sayfalık Ergenokon iddianamesinin çarpıcı çelişkiler içerdiğini de ileri sürerek şunları aktardı: “Ergenokon örgütünün varolduğuna ilişkin inandırıcı bir delil sunulamadı. Birbirlerine zıt görüşlere sahip olan, hatta nefret eden kişilerin aynı örgüte sahip olduğuna ilişkin kanıtların doğruluğu şüpheliydi. Delillerin bir bölümünün sahte olduğu ve uydurulduğu apaçık ortadaydı.”
OPERASYONLARDA GÜLEN HAREKETİ ETKİLİ OLDU
‘Ergenokon’un Gerçek ile Fantezi arasında: Türkiye’nin Ergenekon Soruşturması’ isimli yayınlanmış bir çalışması da bulunan gazeteci-yazar Gareth Jenkins konuşmasında, Ergenokon ve Balyoz operasyonlarında merkezinde Gülen hareketinin bulunduğunu ileri sürdü. Tutuklananların tamamının bu harekete muhalif kişiler olduğunu savunan Jenkins, bu operasyonlarla ilgili kritik haberlerin Gülen grubuna yakın gazeteci ve medya kuruluşlarında yayınlanıp desteklendiğini öne sürdü. Tutuklananların da bu yönde görüş belirttiklerini kaydeden Jenkins, 2011’de yayınlanan MHP milletvekillerine yönelik seks kasetlerinin de arkasında, söz konusu politikacıların muhalif oldukları Gülen hareketinin bulunduğuna inanıldığını belirtti.
CEFTUS koordinatörü Buket Bora’nın yönettiği toplantının bir diğer konuşmacısı olan BBC muhabiri Güney Yıldız ise konuşmasında Türk politikası ve toplumundaki kutuplaşmaya değindi. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yarar sağlamasına rağmen bu kutuplaşmayı başlatan kişi olmadığına işaret eden Yıldız, “Türkiye halkı cumhuriyetin kurulduğu tarihten bu yana kutuplaşmıştır. Türk politikası Kemalizm ve siyasal İslam arasında bölünmüştür ve Erdoğan bu bölünmeden nasıl avantaj sağlayacağını bilmiş ve seçimleri kazanma başarısı göstermiştir” dedi.
Söz konusu kutuplaşmanın ülkeye zarar verdiğini ve ekonomik gelişimin önünde engel olduğunu savunan Güney Yıldız, Erdoğan’ın PKK ile savaşın rasyonel bir gerekçesinin kalmadığını gördüğü ve giderek daha pahalı hale gelen maliyeti kadar aynı anda hem Gülen hareketine, hem Gezi muhalefetine ve hem de PKK’ye karşı savaşamayacağını gördüğü için müzakere sürecini başlattığını kaydetti. PKK’nin iktidarın kriz süreçlerinden avantaj sağlama yoluna gitmediğini ve bu tutumun hükümetle ilişkilerinde bir güven ortamı yarattığını aktaran Yıldız, Erdoğan’ın Türk siyasetinin en güçlü aktörü olarak 30 Mart seçimlerinde kazandığı başarıyı da politikalarına verilen destek olarak gördüğünü kaydetti.
Ceftus koordinatörü Buket Bora’nın yönettiği toplantıya konuşmacı olarak Gareth Jenkins ve Güney Yıldız katıldılar.
