kıbrıs ingiltere londra lefkoşa
DOLAR
35,2192
EURO
36,8193
STERLIN
44,4203
BITCOIN
$94.836
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
LONDRA
Hafif yağmur
10°C
LONDRA
10°C
Hafif yağmur
Salı Hafif yağmur
11°C
Çarşamba Açık
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
9°C
Perşembe Kapalı
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
8°C
Cuma kapalı
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
8°C

Özgürlüğün İslami yolu

23.10.2013
0
A+
A-

“Fikirler, özgürlük ve hukuk” başlıklı son yazım bugünkü yazıma giriş niteliğindeydi. Toplumlarda var olan farklı görüş ve inançlar arasındaki ilişkilerin nasıl olması gerektiği konusunda bir fikir eksersiziydi. Mustafa Akyol, nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan toplumların bu konuya nasıl yaklaşması gerektiğini “Özgürlüğün İslami Yolu” başlıklı kitabında irdeliyor. Kitap önce 2011 yılında ABD’de WW Norton Yayınevi tarafından “Islam Without Extremes: A Muslim Case for Liberty” (Aşırılıklar Ötesi İslam: Müslümanca Bir Özgürlük Savunusu) başlığıyla İngilizce yayınlanmıştı. Yakın geçmişte Doğan Kitap tarafından “Özgürlüğün İslami Yolu” başlığı ile Türkçe yayınlandı. Ben kitabın İngilizcesini okudum. Dolayısıyla bu yazıda yazacaklarım İngilizce metinle ilgili. Türkçesini sipariş ettim. Bugünlerde elime geçmesini bekliyorum. Kitaba geçmeden önce bir saptamamı aktarayım. İlahiyat Lisesi bağlamında yaşanan tartışmaların da gösterdiği gibi bizde dinle ilgili tartışmalar ve entelektüel düzey tatmin edici olmaktan uzak. Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıs Türk solu olarak din konusunu şimdiye dek fazla tartışmamış olabiliriz. Ancak, hem Türkiye’deki, hem de bölgemiz ve dünyadaki gelişmeler nedeniyle konuyu doyurucu bir şekilde tartışacak bilgi ve donanıma sahip olmamız gerekiyor. Eski kalıplar ve bilgiler yeterli değil. Kapalı kutuda yaşamıyoruz ve yaşamayacağız. Türkiye’deki fikir akımları bizi hep etkilemişti ve etkilemeye devam edecek. Sol görüşlerimizi de Türkiye’den Kıbrıs’a taşımadık mı? Bilgi sahibi olmadan bir konuyu tartışmak mümkün değil. 11 Eylül terörist saldırıları sonrasında Batı toplumları İslam’ı ve ondan kaynaklanan siyasal akımları anlamak, bu konuda doğru değerlendirmeler yapabilmek, doğru politikalar üretebilmek için büyük gayret gösteriyorlar. Üniversiteler, düşünce kuruluşları yoğun çaba harcıyorlar. Sanırım Mustafa Akyol’un kitabının önce ABD’de yayınlanmasının nedeni de İslam konusunda pek bilgisi olmayan Amerikalılara İslam’ın sadece El Kaide gibi terörist örgütlerden, Suudi Arabistan, İran gibi ülkelerdeki uygulamalardan ibaret olmadığı mesajını vermekti. Kitap bu görevi iyi yerine getiriyor. Kıbrıslı Türkler olarak bu konuda söz söyleyeceksek, Türkiye’de Mustafa Akyol gibi dindar kesimde yer alan donanımlı, entelektüel kişiler kadar bilgili olmamız gerekir. Solda bunu yapabilecek kaç kişi var? Mustafa Akyol, TED Ankara Koleji ve Boğaziçi Üniversitesi’nde eğitim görmüş genç bir yazar. Kitabını okumadan önce de ilgimi çekiyor, yazdıklarını izliyordum. Ama Taha Akyol’un oğlu olduğunu kitabını okurken öğrendim. Kitabın başlarında 1980 darbesinden sonra tutuklu olan babasını Mamak Cezaevi’nde ziyaretini, çocuk olarak bu olayın kendisini nasıl etkilediğini aktarır. Taha Akyol, benim İstanbul’da olduğum yıllarda MHP çizgisinde bir yazardı. Yani bize göre “düşman” kamptaydı. 1980 darbesinde MHP’liler de epey eziyet çekmişti. Bilindiği gibi süreç içinde Taha Akyol farklı bir çizgiye ulaştı. Biz de değiştik. Şimdi, tüm görüşlerine katılmasam da, mutlaka okuduğum ve yararlandığım köşe yazarlarından biridir. Oğlu, babasının mesleğini seçmiş. 21. yüzyılın başlarında nüfusunun çoğunluğu Müslüman olan toplumların ciddi bazı sorunlarla karşı karşıya olduğu sır değil. Bu toplumlar arasında elbette önemli farklılıklar var. Suudi Arabistan’la Türkiye’yi akla getirmek yeterli. Batı’nın ekonomide, teknolojide, eğitimde, demokrasi ve insan haklarındaki üstünlüğü karşısında Müslümanların ne yapması gerektiği sorunsalı yeni değil. 19. yüzyıldan beri tartışılıyor. Üretilen cevaplar farklı. Radikal İslamcı gruplar farklı şeyler söylüyor. Değişime karşı çıkan çevreler farklı şeyler söylüyor. Değişimin gerekli olduğunu savunanlar farklı şeyler söylüyor. Bu tartışma son derece önemli. İşte Mustafa Akyol, mütedeyyin bir düşünür olarak, İslamiyetle özgür toplum vizyonunun birbiriyle uyuşup uyuşmadığını tartışıyor ve uyuştuğu sonucuna varıyor. Liberal görüşlerle İslam’ın sentez oluşturabileceğini, Müslüman toplumların kendi modernitesini yaratabileceğini savunuyor. Farklı moderniteler olabileceği doğrudur. Müslüman toplumların, özgürlüğü ve hukuku temel alan kendi modernitelerini yaratmaları gerekiyor. Akyol, coğrafi konumu ve Osmanlı İmparatorluğu deneyimi nedeniyle Türkiye’nin bu konuda önde olduğunu ve örnek oluşturabileceğini düşünüyor. Bu nedenle kitapta Türkiye’ye geniş yer ayrılmış. Çeşitli nedenlerle Türkiye deneyiminin önemli olduğu doğrudur. Diğer ülkelerdeki Müslümanların konuya bakışı farklı olabilir. Kitap, farklı düşünce ve inançlara saygı ve hoşgörü gösterilmesi, herkesin özgür olması, devletin fikirler ve inançlar konusunda taraf tutmaması, baskı yapmaması gerektiği temeline oturuyor. Fikir ve inançların, yaşam tarzının, kimliklerin devlet veya belirli gruplar tarafından zorla empoze edilmesine karşı çıkıyor. Kitapta savunulan tüm görüşlere katılmamıza gerek yok ama özgürlük ilkesine yapılan vurgu çok önemli. Farklılıklara saygı ve hoşgörüyle yaklaşmayı, geçmişte yapılan ve hala yapılmakta olan hataları aşmak için özgürlük ve hukuk ortak paydasında çaba harcamayı öğrenmek son derece önemli. Kitabın içeriğini gelecek yazımda ele alacağım. Türkiye’nin ve bizim gündemimizde olan konuları tartışırken Mustafa Akyol’un kitabını okumanın yararlı olacağını düşünüyorum. Tabii sadece bu kitap yetmez. Din sosyolojisi konusunda bilgilerimizi artırmamız gerekiyor.

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.