kıbrıs ingiltere londra lefkoşa
DOLAR
35,1540
EURO
36,6778
STERLIN
44,1570
BITCOIN
$96.110
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
LONDRA
Parçalı bulutlu
9°C
LONDRA
9°C
Parçalı bulutlu
Cuma Kapalı
10°C
Cumartesi Parçalı az bulutlu
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
9°C
Pazar Kapalı
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
9°C
Pazartesi az bulutlu
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
11°C

2019: Bazı önemli sorunlar

15.12.2018
0
A+
A-

2018 yılını geride bırakıyoruz. Yıl sonuna yaklaşırken geride kalan yılın muhasebesini yaparak yeni yıla bakmak, belirli öngörülerde bulunmak gelenektir. 2018 yılı zor bir yıldı. Uluslararası arenada gerginlikler, belirsizlikler ön plandaydı. Elbette her ülkelerin durumu, başarıları, başarısızlıkları farklıdır. Ama genel tablonun iyi olduğunu söylemek zor. Peki, 2019 yılında insanlık olarak ne gibi sorunlarla karşı karşıya olacağız? Konuyu ülkeler, bölgeler ve global düzeyde ele almak mümkün. Bu çerçevede çok uzun bir sorunlar ve görevler listesi çıkarabiliriz. Bu yazıda tüm dünyanın önünde duracak birkaç soruna değineceğiz.

Brookings Enstitüsü’nden John McArthur “Three big problems to fix in 2019” başlıklı yazısında üç önemli soruna değiniyor ve ilk sıraya ekonomiyi koyuyor. 2008 mali krizinin ekonomik, sosyal, siyasal sonuçları dünyamızı etkilemeye devam ediyor. Ekonomik kalkınma, halkın refah düzeyinin yükselmesi, insanların daha iyi yaşam sürdürmeleri istikrarın temelini oluşturur. 2019 yılında da ülkelerin ekonomik büyüme ve bu büyümenin sonuçlarını adil olarak dağıtma görevi olacak. Bu alanda ciddi bir sorun ekonomik büyümenin kaymağını küçük bir azınlığın yemesi, geniş kitlelerin yeterli pay alamamasıdır. Vatandaşlar ekonomik kazanımların ağırlıklı olarak toplumun yüzde birine akmasından memnun değil. Gelişmiş ülkelerdeki duruma baktığımızda geniş kitlelerin gelirlerindeki artışın çok düşük olduğunu görürüz. McArthur, 2008 mali krizi sonrasında Kanada’da yıllık gelir artışının yüzde 0.6 olduğunu aktarıyor. Bir araştırmaya göre 9 Avrupa ülkesinde işçiler 2017 yılında 2010’dan daha düşük ücret elde ettiler. Zengin Almanya’da ücret artışı yüzde 0.6 oranında. ABD’de de geniş kitlelerin gelir artışı düşük düzeyde. Süper zenginler ekonomik pastanın aslan payını götürüyor. Gelişmekte olan ülkelerin kendilerine özgü sorunları var. Ekonomik pastayı büyütme ve bunu mümkün olduğunca geniş kitlelere yayma 2019’un görevleri arasında olacak. Hızla artan eşitsizlik sorunu çözüm bekliyor. İngiliz astronom Martin Rees “On the Future” (Geleceğe Dair) başlıklı yeni kitabında insanlığın geleceğine bakarken eşitsizlik konusuna vurgu yapıyor, “alttaki milyarların” sorunları çözümlenmeden ilerleme sağlanamayacağını belirtiyor. (Rees’in ilginç kitabını başka bir yazımda ele alacağım.) Yakın geçmişte yaşanan ekonomik zorlukların siyasal sonuçlarını birlikte izliyoruz. Popülizmin, hoşgörüsüzlüğün, otoriterliğin tırmandığı, demokrasinin gerilediği bir dönemdeyiz ve bunun faturası var.

John McArthur, ekonomik kalkınma ile bağlantılı olarak çevre sorunlarını ikinci önemli sorun olarak görüyor. Ekonomik kalkınmanın çevreye zarar verme pahasına olmaması gerektiğinin altını çiziyor. Ekonomik kalınma ile çevreyi korumanın el ele gitmesi gerekiyor. Maalesef şu anda çevreye zarar vererek ekonomik büyüme sağlıyoruz. Doğayı tanınmaz hale getiriyoruz. Tarihte ilk kez dünyayı istediğimiz gibi şekillendirecek bilgi ve güce ulaştık ve sonuçlar çok kaygı verici. Çevre ile ilgili bir çok sorun yarattık. Hava kirliliği, denizlerde kirlilik, ormanların yok edilmesi, canlı türlerin yok edilmesi bunların birkaçı. Liste uzun. Ama listenin başında küresel ısınmanın yer aldığına kuşku yok. Atmosfere saldığımız sera gazlarını kontrol altına almazsak gezegenimiz 1.5 dereceden fazla ısınacak ve bunun doğuracağı kötü sonuçları bilim insanları devamlı tekrarlıyorlar. Umarız Katoviçe iklim konferansında bu konuda anlaşmaya varılır. Yer altındaki tüm fosil yakıtları kullanacaksak dünya tanınmaz hale gelecek. Sera gazı emisyonlarında ciddi azaltmaya gitmek için fazla vaktimiz kalmadı. Ekonomiyi büyütürken sera gazı emisyonlarını düşürmemiz gerekiyor. Bu mümkündür yeter ki akıllı politikalar uygulayalım. Şimdiki modelle devam edemeyiz.

McArthur, üçüncü önemli sorunun toplumda hiç bir kesimin kendini dışlanmış, marjinalleşmiş, geride bırakılmış olarak hissetmemesini sağlamak olarak belirliyor. “Geride bırakılmış olma hissi” ve bunun toplumsal sonuçları son zamanlarda sık tartışılan konulardan biri. Globalleşmenin, eşitsizliğin doğurduğu bu “geride bırakılmışlık” duygusu popülizmin, aşırı sağ güçlerin yükselişinin nedenleri arasında sayılıyor. Cinsiyet, etnik kimlik, sınıf, dini inanç, dil, yaş, engelli olma, cinsel tercih vs. temelinde ayrımcılık, marjinelleştirme, dışlama, hoşgörüsüzlük aşılmadan yaşanası bir toplum yaratmak mümkün değildir. Farklılıklara hoşgörüyle yaklaşabilme, herkese eşit davranma gibi zor görevler 2019’da da karşımızda olacak. İnsanlık olarak bir dönüm noktasında olduğumuzu anlamalıyız.

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.