Avrupa Birliği’nin (AB) İngiltere dışındaki 27 üye ülkesi, oy birliği ile İngiltere’nin AB’den çıkış müzakerelerinde izlenecek yolun ana prensiplerini kabul etti.
AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, Brüksel’deki zirvede Brexit olarak adlandırılan süreçte izlenecek “sıkı ve adil ilkeler” üzerinde fikir birliğine varıldığını açıkladı.
Tusk ayrıca 27 üye ülke arasında “eşsiz bir uyum” olduğunu ve bunun değişmeyeceğine dair inancının tam olduğunu belirtti. Tusk “Sadece birlikte kalarak bu müzakereleri tamamlayabiliriz” dedi.
27 ülkenin liderlerinin, Tusk’ın 31 Mart’ta sunduğunu yol haritası taslağını kabul etmesi 1 dakikadan kısa sürdü.
İngiltere Başbakanı Theresa May toplantıya katılmadı.
Almanya Başbakanı Angela Merkel de AB üye ülkeleri ve kurumları arasındaki “üst düzey uzlaşıyı” övdü.
Müzakereler, İngiltere’de 8 Haziran’da yapılacak olan genel seçim sonrası başlayacak.
AB’nin başmüzakerecisi Michel Barnier, Aralık 2017’de ilk görüşmelerin sonlanmasını bekliyor.
Brexit sürecinin Mart 2019’da tamamlanması planlanıyor.
MÜZAKERELER ŞEKİLLENMEDEN TİCARETİN GELECEĞİ KONUŞULMAYACAK
Avrupa Birliği yetkilileri ve liderler, İngiltere ile Brexit sonrası ticari ilişkilere dair müzakerelerin ancak Brexit müzakerelerinde gözle görülür ilerleme kaydettikten sonra başlayabileceğini belirtiyor.
AB ayrıca Britanya’da yaşayan 3 milyon AB vatandaşının haklarının korunması için de İngiltere’den daha fazla garanti isteyecek.
İngiltere’nin AB’ye vermiş olduğu sözler karşılığında ödemesi gereken fatura da müzakerelerin bir diğer sıkı pazarlık konusu olacak.
Almanya Başbakanı Merkel, Brexit sonrası ilişkilerin, müzakereler şekillenmeden konuşulmayacağını yineledi.
Fransa Cumhurbaşkanı Francois Hollande da Brexit’in İngiltere’ye ‘kaçınılmaz olarak bir faturası olacağını’ belirtti.
Hollande “Cezalandırıcı olmamalıyız ama aynı zamanda şu da açık ki Avrupa çıkarlarını nasıl koruyacağını biliyor ve İngiltere’nin AB dışında, içinde olduğund
