kıbrıs ingiltere londra lefkoşa
DOLAR
32,4208
EURO
34,6292
STERLIN
40,2033
BITCOIN
$63.970
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
LONDRA
Hafif yağmur
10°C
LONDRA
10°C
Hafif yağmur
Cumartesi Parçalı bulutlu
10°C
Pazar Hafif yağmur
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
9°C
Pazartesi Kapalı
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
9°C
Salı parçalı az bulutlu
="http://www.w3.org/2000/svg" viewBox="0 0 300 300" enable-background="new 0 0 300 300">
13°C

Gezegenlerin oluşumuna dair teoriyi ‘tersine çeviren’ bulgular elde edildi

Gezegenlerin oluşumuna dair teoriyi ‘tersine çeviren’ bulgular elde edildi
14.02.2020
0
A+
A-

Arrokoth

Kuiper Kuşağı’nda yer alan iki yumru şeklindeki Arrokoth, Güneş Sistemi’nin oluştuğu dönemlere ait bulgular içeriyor

Bilim insanları, Güneş Sistemi’nde gezegenlerin oluşumuyla ilgili teoriyi tamamen tersine çeviren yeni bulguları açıkladı.

Şimdiye kadar kabul gören teori, uzayda dolaşan cisimlerin hızla birbirine çarpıp daha büyük parçaları oluşturarak gezegen haline geldikleri yönündeydi.

Yeni bulgular bu sürecin çok daha yumuşak bir şekilde ilerlediğini ve cisimlerin yavaş yavaş bir araya toplanıp genişlediğini gösteriyor.

Science dergisinde yayımlanan yeni bulgular, Seattle’daki Amerikan Bilimsel İlerleme Derneği’nde sunuldu.

Araştırmayı yürüten ekibin başında yer alan Dr. Alan Stern, yeni bulguların çok önemli olduğunu söyledi.

BBC’ye konuşan Stern, “1960’ların sonlarından beri hakim olan teoriye göre şiddetli çarpışma söz konusuydu, şimdi ise bunun çok daha hafif ve yumuşak bir birikme olduğu teorisi var. Önceki tarih oldu, şimdiki ise tek geçerli olanı. Gezegen biliminde bu çok nadir olur, ama artık bu konuya açıklık getirilmiş oldu” diyor.

Gezegenlerin yavaş bir birikme sonucu oluştuğu teorisi Güneş Sistemi’nin dış kısımlarındaki bir gök cisminin ayrıntılı bir şekilde incelenmesi sonucu ortaya çıktı.

2014’te keşfedilen ve Arrokoth (MU 69) adı verilen bu gök cismi, Güneş’ten 6,4 milyar km uzakta, Neptün’ün yörüngesi dışındaki Kuiper Kuşağı’nda yer alıyor.

Güneş Sistemi’nin 4,6 milyar yıl önce oluştuğu dönemden kalan ve gezegen oluşumu sürecini tamamlamamış olan bu gök cismi birbirine yapışık iki yumru şeklinde.

Alan Stern

Alan Stern, Yeni Ufuklar uzay aracının Kuiper Kuşağı’ndaki Arrokoth gök cisminin yakınlarından geçişi haberi aldığında

Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) tarafından New Horizons (Yeni Ufuklar) adlı uzay aracı bir yıl önce bu Arrokoth yakınlarından geçerken gökbilimciler onun yüksek çözünürlüklü görüntülerini elde etmişti.

Böylece iki teoriyi kıyaslama olanakları oldu: Bu gök cismi, parçacıkların birbirine şiddetli bir şekilde çarpması sonucu mu oluşmuştu, yoksa yavaş bir şekilde bir araya gelmeleri sonucu mu?

Dr. Stern ve ekibi şiddetli çarpışmaya dair herhangi bir bulguya rastlamadı. İki yumrunun birleştiği kısımda çarpışma sonucu bir düzleşme veya çatlaklar olmaması, parçaların yavaşça birbirine tutunmuş olduğunu gösteriyordu.

Dr. Stern, bu bulguların belirleyici olduğunu, Arrokoth sayesinde hangi teorinin geçerli olduğuna karar vermenin zor olmadığını söylüyor.

Kuiper Kuşağı’nda yer alan bu gök cisimleri Güneş Sistemi oluştuğundan bu yana hemen hemen aynı kaldığı için Dr. Stern bu konuda kesin konuşuyor. Yani bir bakıma, çok uzak zamanlardan kalma ve mükemmel bir şekilde korunmuş fosiller olarak da görülebilir.

Gezegenlerin, gök cisimlerinin yavaş bir şekilde bir araya gelmesi sonucu oluştuğu teorisini ilk olarak 15 yıl önce bir doktora öğrencisi olan Danimarkalı Prof. Anders Johansen ortaya atmıştı.

Gezegenlerin, gök cisimlerinin yavaş bir şekilde bir araya gelmesi sonucu oluştuğu teorisini ilk olarak 15 yıl önce bir doktora öğrencisi olan Danimarkalı Prof. Anders Johansen ortaya atmıştı

Gezegenlerin, gök cisimlerinin yavaş bir şekilde birleşmesi sonucu oluştuğu teorisi ilk olarak 15 yıl önce, İsveç’teki Lund Gözlemevi’nden Profesör Anders Johansen tarafından ortaya atılmıştı. genç bir doktora öğrencisi olan Johansen, bilgisayar simülasyonlarından yola çıkmıştı.

Teorisinin doğrulandığını öğrenen profesör şöyle konuştu: “Çok özel bir an. Doktora öğrencisiyken yeni bulguları değerlendirmiş ve eski teoriden farklılık gösterdiği için tedirgin olmuştum. Hesap hatası mı yaptım diye düşünüyordum. Şimdi gerçek gözlemlerden yola çıkarak o bulguların teyit edildiğini görmek oldukça rahatlatıcı.”

BBC‘nin Sky at Night (Gece Gökyüzü) programını sunan Dr. Maggie Aderin-Pocock, sadece bir gök cismini gözlemeye dayanan verilerden yola çıkarak bir teorinin boşa çıkarılmasına karşı temkinli davranmak gerektiğini söylüyor. Ancak Dr. Stern’in bu bulguları “mantıklı” yorumladığı kanısında:

“Bu verilere sahip olmak güzel bir şey, zira çarpışma teorisi iyi bir teoriydi, ama bazı sıkıntıları vardı. Çarpışan nesneler çarpışma sonucu birbirini uzaklaştırma yerine neden birbirine yapışıyordu? Mantıklı gelmeyen bazı yanları vardı.”

Arrokoth 2014’te keşfedildiğinde 2014 MU69 adı verilmişti. Daha sonra aldığı resmi Arrokoth ismi ise Amerikan yerlilerinin Powhatan/ Algonkin dilinde “gökyüzü” anlamına geliyor.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.