Covid-19 salgının birçok ülkede yeniden atağa geçtiği bugünlerde hayatın normale dönebilmesi için umutla beklenen aşı çalışmalarına ilgi artıyor. İngiliz istihbaratı İngiltere’nin yürüttüğü çalışmaların korunması adına çabalarını arttırdı.
Covid-19’a karşı kullanılabilir aşıya sahip olmanın küresel bir hedef haline geldiğini belirten İngiliz iç istihbarat teşkilatı MI5’in Genel Direktörü Ken McCallum, aşı çalışmalarına yönelik iki ana tehditle mücadele ettiklerini vurguladı.
Basın mensuplarına bilgi veren McCallum’a göre ilk tehdidin araştırmalar sonucu ortaya çıkan fikri mülkiyet hakkını çalmaya ya da çalışmadaki verilerle oynama yönelik; ikinci tehdit ise çalışmaların bütünlüğü ve güvenliği konusunda şüphe uyandırmak amacını taşıyor.
İngiliz Ulusal Siber Güvenlik Merkezi temmuz ayında Rusya’dan devlet destekli hackerların dünya çapında akademik ve ilaç sanayinde yürütülen Covid-19 aşı ve tedavi araştırmalarını çalma girişiminde bulunduğunu açıklamıştı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 11 Ağustos’ta yaptığı açıklamada ülkesinin Covid-19 aşısını tescil eden ilk ülke olduğunu duyurmuştu.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre 150’den fazla potansiyel aşı için çalışmaları sürerken, bunlardan 42’si insan üzerinde denemeler yürütüyor.
İngiltere’de Oxford Üniversitesi’nce yürütülen lisansı Astra Zeneca’ya ait aşı için denemeler son aşamada. Londra’daki Imperial College tarafından geliştirilen bir diğer aşı ise henüz denemelerin ilk aşamasında bir aşı adayı.
İngiltere’nin aşırı sağ terörizminden Çin’in ekonomik casusluğuna kadar çok çeşitli siber casusluk tehdidi altında olduğunu belirten MI5 Genel Direktörü, aşırı sağ terörist tehditlerin İslamcı aşırı tehditler kadar olmasa da son dönemde artışta olduğunun altını çizdi.
Ülkesinin karşı karşıya olduğu devlet destekli diğer tehditlerin ise Rusya, Çin, İran ve giderek ciddileşen ve karmaşıklaşan diğer aktörlerden oluştuğunu kaydetti.