Avrupa Birliği’nden ayrılma kararını uygulamaya hazırlanan İngiltere, şimdi Çin ile olan ticari işbirliğini nasıl bir adım öteye taşır onu düşünüyor.
Bir hafta önce, ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Başkan Yardımcısı Liu He, ticaret savaşlarını bitirmek için ilk hamle sayılabilecek bir anlaşmanın birinci aşamasını imzaladı. Dünyanın en büyük bu iki ekonomik devi arasındaki ticaret savaşının bitmesini herkes istiyor ancak bir ülke daha fazla istiyor. O ülke İngiltere. AB’den ayrılmaya hazırlanan İngiltere ile Pekin arasında büyük bir ticaret anlaşması olasılığına karşı yeniden ilişkiler ısınıyor.
2016 referandumundan sadece birkaç gün sonra, Brexit yanlısı David Davis, sadece ABD ve Çin ile yapılan ticaret anlaşmalarının kendilerine AB’nin neredeyse iki katı büyüklüğünde bir ticaret alanı sağlayacağını açıklamıştı. Şu anda İngiltere’nin ihracatının sadece yüzde 3.5’i Çin’e gidiyor. Çin’e satılan 22 milyar sterlin değerindeki ürünün büyük kısmı araçlardan, tıbbi ve medikal ürünlerden oluşuyor. İngiltere’nin devasa hizmet ekonomisi hala Çin’e sınırlı erişime sahip. Ancak Çin, dünyanın ikinci büyük ekonomisine sahip ve gelecek yıllarda ihracatçılar ve yatırımcılar için güçlü bir ekonomik mıknatıs olmaya devam edecek.
Avrupa Birliği ve Çin yıllardır kapsamlı bir serbest ticaret anlaşması üzerinde müzakere ediyor. Ancak Çin’in fikri mülkiyet haklarını ihlal etmesi gibi konular anlaşmayı yavaşlatıyor. İngiltere’nin de bu nedenle bir hızlı bir şekilde anlaşması çok olası değil. Ancak İngiltere’ye böyle bir anlaşmadan ne istediğini ve aynı zamanda önemli bir nokta. ABD ve AB ile ticaret yapmanın gelecek planlarıyla ne kadar uyumlu olabileceğini dikkatlice düşünmesi için bir fırsat.
Kaynak: Çin Haber