Bilim insanları, kadınların ‘kendi kendini susturması’ çeşitli sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtiyor. Yapılan bir araştırmaya göre, kadınlar için bir ilişkide önceliği kendine vermek ve sözünü sakınmamak hayati önem arz ediyor.
İlişkide gerçek hislerinizi derinlere gömmeniz gereken zamanlar olabilir; acı bir sırrın yükü omuzlarınıza yüklenmiş gibi hissedebilirsiniz. Bu davranış modeline “kendi kendini susturmak” deniyor.
Kendi ihtiyaçlarınızı partnerinizinkiler için ötelemek de bu modele dahil. Partnerinizi memnun etmek ve “dırdırcı” görünmemek için olumsuz bir duyguyu dillendirmemek de öyle… O an için bu davranışlar doğru görünebilir ama çok sayıda araştırma gösteriyor ki “kendi kendini susturan” kadınların duygusal ve fiziksel rahatsızlıklarla karşılaşma riski, “sözünü sakınmayan” kadınlara göre çok daha fazla.
Geçen yıllarda yapılan araştırmalar; huzursuz bağırsak sendromu ve depresyonla kadınların kendini susturması arasında bağlantı kurmuştu.
Pittsburg Üniversitesi Psikiyatri Bölümü’nün perimenopoz ve postmenopozdaki 304 adınla yaptığı yeni araştırma da bu davranışın atardamarda plak birikimini artırdığını keşfetti.
Araştırmacılar, basın açıklamasında, bu birikimin kalp krizi ve diğer kardiyovasküler rahatsızlıklar yaşama riskini artırdığını belirtti. Yani kadınlar için bir ilişkide önceliği kendine vermek ve sözünü sakınmamak sahiden hayati önem arz ediyor.
Çalışmanın başyazarına göre araştırma, “kadınların yakın ilişkilerdeki deneyimleriyle kamu sağlığı arasındaki bağlantıya yönelik ilgiyi artırmayı” amaçlıyor.
Araştırmanın örneklem boyutu küçük olsa da bireylerin aklından geçenleri söylemesinin fiziksel sağlık ve ruh sağlığı için önemini gösteren bu sonuçlar, “kendini susturma mekaniması” üzerine daha geniş araştırmalara kapı aralayabilir.