İngiltere Kıbrıs Türk Dernekleri Konseyi, yaptığı açıklamada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) kuruluşunun 38. yıl dönümü münasebetiyle Waltham Forest Belediye binası önünde yapılan törenle bayraklarının göndere çekildiğini belirtti.
Konsey yönetimi şu basın açıklamasını paylaştı:
”Waltham Forest Belediyesi, Pakistan, Antigua, Barbuda, Dominika ve Tibet olmak üzere diğer toplulukların ulusal bayramını kutladığı gibi, 15 Kasım 2021’de Waltham Forest Belediye Binası’nın önüne Kıbrıs Türk bayrağını çekmişti. Bu, belediye komiteleriyle kapsamlı istişare sonrasında yaşandı.
Birleşik Krallık’taki Kıbrıs Türk toplumu, Belediye lideri Grace Williams’ın bayrağı indirmesinden derinden rahatsız ve öfkeli. Belediye Lideri Grace Williams, bir vuruşta bayrağın içeride indirilmesini emretti. Ancak Belediye lideri, baskı altına alındıktan sonra bu adımı attı. Bugünde kadar Williams, Kıbrıs Türk toplumuna gerekli açıklamayı yapmadı. Veya bu kadar çok insana verdiği zarar için özür dilemedi. Bu bir rezalet.
Cllr Williams ve birkaç Parlamento Üyesi tarafından rahatsız edici açıklamalar yapıldı. Yapılan açıklamalarda, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, istisna dışında uluslararası alanda tanınan bir ülke olmadığı ifade edildi. Aynı zamanda, aynı yetkililer tarafından tanınmayan Tibet, tanınan bir ülke değil ama açıkça göz kırpıyorlar. Tibet bayrağı belediye binasında dalgalanıyor. Bu ırk ayrımcılığı değilse nedir? İngiltere’deki Kıbrıslı Rumların, KKTC bayrağını görünce üzüldüğüne dair bazı yorumlar var. Çünkü bu bayrak onlara kaybettikleri evlerini hatırlıyor denildi. Kıbrıslı Rumların trajedisi sadece onlara özgü değil, ortak paylaşılan bir deneyimdir.
Kıbrıslı Türkler de kaybetti, şu anda Kıbrıs Rum Hükümeti’nin kontrolünde olan evler ve mülklerine erişim elde etmek için yasal bir başvuru yok. O zamanın nüfusunun dörtte biri olan 25 bin Kıbrıslı Türk, 1963-64 yıllarında evlerini kaybetti, Kıbrıslı Rum ve anakara Yunanistan milliyetçilerinin saldırısına uğradıktan sonra. CTCA, Birleşik Krallık’taki iki gururlu Kıbrıs Topluluğu arasındaki uyumlu ilişkileri savunuyor. Kıbrıs siyaseti İngiltere’nin dışında tutulmalıdır. Tüm topluluklara aynı düzeyde muamele edilmelidir. Saygı ve tüm yurttaşlık ihtiyaçları aynı şekilde karşılanmalı. Bunun aksisi, basit ırktır ayrımcılıktır.’’