Milyonlarca sivil ve askerin ölümüne, birçok devletin yıkılmasına ve birçoğunun da kurulmasına neden olan Birinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinden bu yana 102 yıl geçti.
Bosnalı Sırp milliyetçisi Gavrilo Princip’in, 28 Haziran 1914’te Saraybosna’yı ziyareti sırasında Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Veliahdı Franz Ferdinand ve eşi Sophie’yi öldürmesi Birinci Dünya Savaşı’nın fitilini ateşledi.
“Tarihin ilk küresel savaşı” olarak kayıtlara geçen 40 ülke ve kolonilerin katıldığı Avrupa merkezli savaş, 28 Temmuz 1914’te başladı ve 4 yıl sürdü.
Milyonlarca sivil ve askerin ölümüne ve yaralanmasına neden olan savaş 1918’de imzalanan ateşkes anlaşmasıyla sona erdi.
İngiltere, Fransa ve Rusya’nın merkezde olduğu İtilaf Devletleri ile Alman İmparatorluğu, Avusturya – Macaristan İmparatorluğu ve Osmanlı Devleti’nin oluşturduğu İttifak Devletleri’nin karşı karşıya geldiği savaştan İtilaf Devletleri galibiyetle ayrıldı.
ABD’nin savaşa girmesiyle bitiş süreci hızlanan Birinci Dünya Savaşı’nın sonucunda 17 milyon kişi hayatını kaybederken, yaklaşık 21 milyon kişi de yaralandı.
Birinci Dünya Savaşı’ndaki ölümlerin 6,6 milyonunu sivil kayıplar oluştururken, savaşta yaklaşık 10 milyon asker de hayatını kaybetti. Günde ortalama 6 bin kişinin yaşamını yitirdiği Birinci Dünya Savaşı’nda yaklaşık 65 milyon asker seferber edildi.
Tarihin o zamana kadar kaydettiği en kanlı savaşlardan biri olan Birinci Dünya Savaşı sonrası imzalanan yeni anlaşmalarla imparatorluklar yıkılırken, çok sayıda yeni devlet kuruldu.
Yeni dünya düzeninin temelinin atıldığı o süreçte, Almanya, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve Osmanlı Devleti dağıldı, Çekoslovakya, Avusturya, Macaristan, Polonya, Litvanya, Estonya, Ukrayna, Yugoslavya ve Türkiye Cumhuriyeti gibi yeni devletler ortaya çıktı.
Bununla beraber, siyasi anlaşmazlıklarından kaynaklanan sınır ihtilafları, günümüzde de ülkeler arasında tartışma konusu olmayı sürdürüyor.
Çok büyük ekonomik maliyetle yapılan Birinci Dünya Savaşı, 20. yüzyılın en büyük küresel bunalımına neden oldu.
ABD haricinde, tüm büyük devletler tarafından tahakkuk eden borçlar, savaş sonrası ekonomik dünyayı takip etti. İşsizlik arttı ve enflasyon yaşam maliyetini çarpıcı bir şekilde artırdı.
Birinci Dünya Savaşı, görece ekonomik refahdönemini aniden sona erdirerek, onu 20 yıllık ekonomik sefaletle değiştirdi.
Tarihte en çok zayiat verilen 5’inci savaş olarak kayıtlara geçen ve 4 yıl süren Birinci Dünya Savaşı’ndaki ölümlerin çoğunluğunu ise savaş ortamının neden olduğu çeşitli hastalıklar, salgın ve kıtlık oluşturuyor.
Savaş ortamındaki kıtlık ve açlık refah içinde olan Avrupa başkentlerini eritirken, en çok açlık çeken ise Rusya oldu.
Milyonlarca sivil ve asker de savaşın sonlarına doğru ortaya çıkan İspanyol gribi salgınına yenik düştü.
Birinci Dünya Savaşı’ndan erken ayrılan Rusya 1 milyon 800 bin, mağlup Almanya ise 1 milyon 700 bin ile savaşta en çok asker kaybeden iki ülke oldu. Bu iki ülkeyi, savaşta 1 milyon 350 bin askerini kaybeden Fransa izledi.
Osmanlı Devleti’nin ortalama 500 bin askerini kaybettiği savaşta, müttefiki Avusturya-Macaristan İmparatorluğu 1 milyon 200 bin askerini kaybetti.
Savaşın bitmesine bir yıl kala İtilaf Devletleri’nin yanında savaşa katılan ABD, bir yılda 116 bin askerini kaybederken, 4 yıl boyunca kolonileriyle beraber savaşan İngiltere 800 bin kadar askeri zayiat verdi.