Haravgi ve diğer gazetelerin aktardığı araştırmaya göre, Rum gençler gelecek kaygısı içerisinde yaşıyor. “Acayip olmamak” için sokağa çıkıp protesto eylemi yapmıyorlar.
Bir grup akademisyen tarafından Rum gençler arasında yapılan ve sonuçları geçen ekim ayında “Contemporary Social Science” isimli bilim dergisinde yayınlanan araştırma Rum gençlerin; en büyük sorun olarak işsizliği gördükleri, politikadan uzak durdukları, geleceği belirsiz gördükleri ve çoğunun Kıbrıslı Türk gençlerle temas etmediği ortaya çıktı.
Haravgi ve diğer gazetelerin aktardığı araştırmaya göre, Rum gençler gelecek kaygısı içerisinde yaşıyor. “Acayip olmamak” için sokağa çıkıp protesto eylemi yapmıyorlar. ‘Hiçbir şeyin değişmeyeceğine” inandıkları için oy kullanmıyorlar ve sandık boykotunu en iyi cevap görüyorlar.
Rum gençler politikayı “yozlaşma ve ekonomik çıkar” ile özdeş görüyor. Avrupa Birliği’nin sadece Kıbrıs sorunuyla alakalı olabileceğine inanmıyorlar. Kıbrıs sorununu en ciddi siyasi sorun görüyorlar ancak gündelik hayatlarının yeniden birleşmiş bir Kıbrıs’ta değişebileceğini hayal edemiyorlar. Büyük bölümü, buna (yeniden birleşmiş bir Kıbrıs’a) hazırlıklı olmadığını hissediyor.
Araştırmadan ortaya çıkan diğer bir sonuç da, Rum gençlerin büyük çoğunluğunun Kıbrıslı Türklerle hiç temasa geçmediği ve KKTC’ye hiç gelmediği. Habere göre, Kıbrıs sorununun çözümünün ülkeyi ekonomik krizden çıkaracağına, yeni istihdam alanları açacağına ve ticareti iyileştireceğine inanıyorlar.
Rum gençler, güvensizlik, hayal kırıklığı, ilham ve güven eksikliği hissi içerisinde olan gençler devlet kurumlarına güvenmiyorlar, kurumların kendilerine ihanet ettiğine inanıyorlar ve politika sözcüğünü “yozlaşma”, “karışma” ve “skandallar” ile bağlantılı görüyorlar. Gençler, politikacıları da ciddi siyasi programı olmayan, tek gündemi oy toplamak ve iktidarda kalmak olan kişiler diye tanımlıyorlar.
Gençler Rum toplumunun içerisinde bulunduğu sorunların ana kaynağının iktidarda bulunan kişilerin siyasi ve ekonomik çıkarları olarak görüyor. Gençler arasında özellikle “ideolojiler ölüdür. Politika modası geçmiş bir çerçevedir” görüşü hakim. (KIBRIS.COM)