Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kocias, bugünkü bağımsız dünya içerisinde Kıbrıs’ın egemenliğiyle, toprak bütünlüğüyle ve bağımsızlığıyla 21. yüzyılda normal bir devlet olması için gerçek bir çözüme ihtiyacı olduğuna dikkati çekti.
Perşembe günü New York’ta düzenlenen ve Kıbrıs Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis’in de hazır olduğu bir törenle Amerika Kıbrıs Federasyonu’ndan Özgürlük ödülü alan Kocias, şöyle konuştu:
“Normal bir federal devlet iki toplum ve üç küçük azınlık için azami güvenliği sağlamalıdır. Bu devlet sosyal ve bireysel güvenliği, olabilecek azamı sosyal haklarını ve insan haklarını sağlamalıdır. Bu devlet demokrasi ilkelerini ve vatandaşların haklarını korumalıdır.”
“Bu devlet hiçbir ülke tarafından işgal edilmemelidir. Toprağının en ufak parçasının bile. Topraklarında yabancı askerler olmamalıdır.”
Yabancı askerlerin geri çekilmesinin, Birleşmiş Milletler gözetimindeki anlaşmanın uygulanmasıyla sağlanacak bir izleme sistemiyle sağlanması gerektiğini belirten Kocias, başlangıçtan itibaren Yunanistan’ın BM’ye, Kıbrıs sorunuyla ilgili müzakerelerde taraf olan ülkelere öneriler sunduğunu hatırlattı.
Yunanistan Dışişleri Bakanı şöyle devam etti:
“Helen Cumhuriyeti ve Kıbrıs Cumhuriyeti, diğer tarafın, Türkiye ve Kıbrıs Türk toplumunun aksine önerilerini sunmuşlardır. Crans-Montana’da diğer ikisi hemen hemen aynı, Türkiye’nin adanın yasa dışı kontrolünü korumakta ısrar eden yarım sayfalık belgeler sunmuşlardır.”
“Yunanistan tarafı garantiler konusunda öneriler sunmuştur. Kıbrıs, Türkiye ve Yunanistan arasında bir ‘Dostluk Anlaşması’ önerisini teşvik etmiştir. Geri çekilme süreci için zaman çizelgesiyle ilgili ‘Geçici Görev Anlaşması’ başlıklı, bu süresin yasal yönleriyle ilgili bir bölüm dâhil, Türk askerlerinin geri çekilmesi için bir öneri ortaya koymuştur.”
“Yunanistan, Kıbrıs’ın da yaptığı gibi, Kıbrıs’ın yeniden tesisi, arazilerin geri verilmesi, yabancı askerlerin geri çekilmesi ve kurumsal değişikliklerin uygulanmasıyla ilgili kararları uygulayacak bir izleme sisteminin oluşturulması için bir öneri yapmıştır.”
“Biz bu sistemde şimdiki garantör güçlerin yer almamasını önerdik. Kıbrıs’ın Avrupa Birliği’nin üyesi olmasının tüm Kıbrıs vatandaşları için başka bir sağlam garanti oluşturduğu gerçeğinin de altını çizdik.”
“BM Genel Sekreterinin, bu temel düşüncelerimizi benimsediği ve kendi yöntemiyle geliştirdiği için şanslıydık. Son gece bize bununla ilgili bir metin dağıttı, BM’nin Crans-Montana’da sunduğu tek metin. Bunu sunar sunmaz ben kürsüye çıktım ve Yunanistan’ın bu temel prensipleri kabul ettiğini duyurdum, bireysel önerilerle Genel Sekreterin önerisinin olumlu yönlerini uzun uzun yorumladım. Maalesef müzakereyi akamete uğratan ve BM Genel Sekreteri’nin belgesinin değerlendirmesini engelleyen üçüncü taraf kürsüye geldi.”
“Tartışmayı daha başında akamete uğratan bu girişim, bizim Genel Sekreteri’nin önerisinde mutabık olduğumuz Türkiye’nin garantörlük ve müdahale hakkı yükümlülüğünden feragat etmesiyle ilgili cümleyle ve Türkiye’nin reddiyle birlikte tartışmanın sonunda, Kıbrıs’la ilgili uluslararası konferansı başarısızlıkla sonuçlandırdığını kaydetti. (KIBRIS.COM)
