İngiltere, Almanya ve İspanya da dahil olmak üzere çok sayıdaki Avrupalı sendikacı ve sol siyasetçi, ekonomileri koronavirüs salgınından kurtarmak için haftada 4 günlük mesainin benimsenmesi gerektiğini düşünüyor.
Alman Die Linke partisinin Başkanı Katja Kipping, İspanya’dan Más País partisinden milletvekili Íñigo Errejón, Yeşil parti milletvekili Caroline Lucas ve İngiliz Unite Sendikası’nın Genel Sekreteri Len McCluskey tarafından, İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Almanya Başbakanı Angela Merkel, İspanya Başbakanı Pedro Sánchez ile diğer Avrupalı liderlere gönderilen ortak mektupta, dört günlük mesainin ekonomik çöküşle başa çıkmada yardımcı bir rol oynayacağı savunuldu.
Mektupta emeklerini korumak için daha kısa çalışma saatleri için mücadele eden işçilerin uzun geçmişi vurgulanırken, aynı zamanda da çalışma modellerini yeniden düşünme, enerji kullanımını azaltmaya ve iklim krizinin üstesinden gelmeye yardımcı olma “fırsatı”nın da altı çizildi.
Mektupta, “Tarih boyunca kriz ve ekonomik durgunluk zamanlarında işsizler ile uzun süreli çalışanlar arasında işleri daha eşit şekilde paylaşmanın bir yolu olarak daha kısa çalışma saatleri kullanıldı” ifadeleri yer aldı.
Grup, medeniyetin ve iyi toplumun daha da ileriye gidebilmesi için bu fırsatın değerlendirilmesi ve ücret kaybı olmadan daha kısa çalışma saatlerine geçilmesini tavsiye etti.
Haftada dört günlük mesai düzeni, çalışanların zihinsel sağlığını iyileştirip üretkenliği artırdığını iddia eden şirketler tarafından son zamanlarda ilgi topladı.
İngiltere’de John McDonnell’ın Gölge Kabinesi Başkanı olduğu dönemde İşçi Partisi çalışma saatlerini kısma sözü verdi. Ancak bu öneri İngiliz Sanayicileri Konfederasyonu tarafından “yanlış yönde bir adım” olarak değerlendirildi. Bazı merkez sağ iktisatçılar ise daha az çalışmanın yaşam standartlarına zarar vereceğine inanıyor.
Dört günlük çalışma düzenini savunanlar, bu düzende işçilerin kendilerine daha fazla zaman ayırabileceğini söylüyor.
Bu düzen için kampanya yürüten Joe Ryle, Guardian gazetesine verdiği demeçte, “Covid-19 salgını çalışma dünyasını bir biçimde salladı. Bu nasıl ve hangi şartlarda çalıştığımızı sorgulamız için bir fırsat. Dört günlük çalışma düzeni yaygınlaşıyor. Bunu daha da artırmak hükümetlere, iş dünyası liderlerine ve sendikalara bağlı” dedi.