Koronavirüs salgını ile mücadele, İskoç halkının bağımsızlık söylemlerine olan tavrına da yansıdı. Son kamuoyu araştırmaları İskoçya’nın Londra yönetiminden ayrılmasını isteyenlerin çoğunlukta olduğunu ortaya koydu.
YouGov adlı anket şirketinin bin 142 kişinin katılımıyla yaptığı kamuoyu yoklamasına göre bugün bağımsızlık referandumu yapılsa ‘evet’ oyu vereceklerin oranı yüzde 53. Bu, şirketin aynı konuda farklı dönemlerde yaptığı anketlerde elde edilen en yüksek rakam.
Birleşik Krallık’ın bir parçası olan İskoçya’da, 2014 yılında yapılan halk oylamasında yüzde 45 karşı 55 oy oranıyla bağımsızlık talebi reddedilmişti. İskoçya yerel hükümeti, Brexit’i, yani Londra’nın AB’den ayrılmasını yeni bir referandum için haklı gerekçe olarak göstererek bağımsızlık söylemlerini tekrar gündeme taşımıştı. Zira ülke genelinde yapılan AB oylamasında, İskoçların büyük çoğunluğunun birlik yanlısı olduğu görülmüştü.
Şimdi ise Covid-19 salgını ile mücadelede İskoçya’nın İngiltere’ye göre izlediği yolun başarısının “bağımsızlık” gündemine yansıdığı düşünülüyor.
Ankete göre İskoçların yüzde 72’si yerel liderleri Nicola Sturgeon’un arkasında olduğunu söylerken, Birleşik Krallık’ın tamamından sorumlu Başbakan Boris Johnson’ın İskoçya’dan aldığı destek ise yüzde 20’lerde.
İskoçya Ulusal Partisi (SNP) lideri Sturgeon’un gelecek yıl bölgede yapılacak seçimleri yeniden kazanacağına da kesin gözüyle bakılıyor.
KORONAVİRÜS SALGINI İLE MÜCADELE
Pandemi sürecinde İskoçya’da İngiltere’ye göre daha katı karantina kuralları uygulandı. Birleşik Krallık’ın nüfusunun yüzde 10’una sahip bölgede temmuz ortasından bu yana can kaybı yaşanmadı. İskoçya’nın yanı sıra Galler, İngiltere ve Kuzey İrlanda’yı da kapsayan Birleşik Krallık’ın tamamındaysa aynı dönemde bin 362 kişi Covid-19’dan dolayı hayatını kaybetti. İskoçya’da her 100 bin kişiden 351’ine tanı konurken, İngiltere’de ise bu sayı 481.
Birleşik Krallık’ta salgının başlamasından bu yana 46 bin 600’den fazla kişi yaşamını yitirdi, en az 312 bin kişi hastalığa yakalandı.