Louise Porton ömür boyu hapis cezasına çarptırıldıŞeytan anne lakabıyla anılan kadın, 18 gün arayla biri 3, diğeri 16 aylık olan iki çocuğunu öldürdü. Cani kadın çocuklarını cinsel hayatını mahvettikleri için öldürdüğünü itiraf etti. İngiltere, Louise Porton’ın kızları Lexi Draper ve Scarlett Vaughan’ı öldürmesini konuşuyor.
Biri 3 yaşında, diğeri 16 aylık olan kızlarını soğukkanlı bir şekilde öldüren cani anne Louise Porton hapse mahkum edildi. Mahkeme, genç kadının cinayetlerin ardından erkeklerle yaşadığı hayatına hiçbir şey olmamış gibi devam etmesinin canice olduğuna kanaat getirdi. Mahkemenin karar vermesinde ortaya çıkan güvenlik kamerası görüntüleri etkili oldu.
2018 yılının Ocak ayında önce 3 yaşındaki kızı Lexi’yi elleriyle boğarak öldüren Louise Porton, kızının tamamen kalbinin durduğundan emin olmasının ardından sağlık görevlilerini arayarak yardım istedi. Ses kayıtlarına göre genç kadın, “Kızım nefes almıyor, yardım lazım” diyerek yardım istiyor. Olay yerine gelen görevliler, çocuğun nefessiz kalma sonucu hayatını kaybettiğini tespit ediyor. Olayın ardından araştırma süreci başlıyor.
Kızının elleriyle boğduktan sonra cenaze sırasında flörtleşme uygulasından erkekle sözleştiği tespit edilen cani annenin bu sırada güldüğü bir kaç kişi tarafından görüldü. O sırada ne olduğunu anlayamayan insanlar, genç kadının kızının ölümüne rağmen gülebilmiş olmasının psikolojik olarak yaşadığı çöküntü nedeniyle olabileceğini düşündü. Ancak gerçek bambaşkaydı. Çünkü kadın bir çocuğunu öldürdüğü için artık erkeklerle daha rahat görüşebileceğinin mutluluğunu yaşıyordu.
Louise Porton’un çocuklarıyla geçirdiği son saatler güvenlik kameraları tarafından kaydedildi. Cani kadının, kızı arabada can verirken durup benzin aldığı ve sakin bir şekilde dolaştığı görülüyor.
Lexi’yi elleriyle boğarak öldürmesinden sadece 18 gün sonra bir kez daha cani bir plan yaptı. Bu kez Scarlett’i de ortadan kaldırmak isteyen kadın çocuğunu boğdu ancak panikledi. Panikleyince de hastaneyi aramak zorunda kaldı. İngiltere’nin acil olmayan tıbbi yardım numarası olan 111’i arayan cani anne, kızının grip olduğunu ve acı çektiğini söyledi. Çocuğun hemen hastaneye götürülmesi gerektiğini ifade eden görevliler, tıbbi müdahale yapılmasının doğru olacağını bildirdi.
Bu noktadan sonra mahkemenin en büyük delilleri olan güvenlik kamerası görüntüleri devreye girdi. Porton’un çocuğunun muhtemelen ölü olduğu anlarda sakin bir şekilde arabasıyla benzin istasyonuna uğradığı ve dolaştığı görülüyor. Kadın hastaneye gitmesinin ardından çocuğunun ölüm haberini alıyor ancak soğukkanlılığını koruyor. Hatta o sırada hastanenin güvenlik görevlilerinden biriyle buluşup seks yapmak için randevulaşıyor. Bu kayıtların hepsi kadının cep telefonu incelemsinden sonra ortaya çıkıyor.
Porton, iki çocuğunu canice öldürmesinin ardından Facebook profilinden çocuklarının fotoğrafını paylaşarak, “Annesinin melekleri benden çok erken alındı. Asla unutulmayacaksınız. Huzur içinde yatın…” diye yazdı. Kendisine bu paylaşım sorulduğunda ise, “Başka ne yapabilirdim ki?” diye yanıt verdi.
Louise Porton, erkelerin fetiş isteklerini karşıladığı bir eskort hesabı açtı. Kadın, yeterli para verildiği takdirde hiçbir şeyde sınır tanımadığını ifade ederek isteyen herkesle birlikte oluyordu. Cani kadının profil fotoğrafları arasında özellikle fetiş kıyafetler giydiği kareler göze çarpıyor.
Porton iki çocuğunu da katlettikten sonra 41 erkekle buluştu. Bir eskort sitesinde profilin bulunan cani kadın, özellikle yabancı müşterilere hizmet etti. Erkeklerin fetişlerini yerine getirmek için çalıştığını ifade eden kadın profilinde, “Her şeye açığım. Ne olduğunu bana sormadan bilemezsin. Sadece sor” yazarak müşteri toplamaya başladı. Genç kadının bir çok fetiş kostümü ile çekilmiş fotoğrafı bulunuyor.
Porton, mahkemede kendisine yöneltilen suçlamaları ilk etapta reddetti. “Neden kendi çocuklarımı öldüreyim” diyen cani anne, bekar bir anne olarak zorluklar yaşadığını ancak kimseden para istemediğini söyledi. “Onlar bana bir sebep veriyordu” diyen Porton, kızlarını zaman zaman parka götürdüğünü ve istedikleri aktiviteleri yaptığını söyledi.
Bu iddiaların ardından mahkemede tanık olarak dinlenen eski ev sahibi Leigh-Anne Bradley ise bambaşka bir profil çizerek, “Porton nadir zamanlarda çocuklarıyla ilgileniyordu. Bu zamanlarda da sürekli olarak küfür ve hakaretler ediyordu. Kesinlikle çocuklarıyla yaşamaktan memnun değildi. Her zaman öfkeliydi ve sürekli olarak çocuklarını ihmal ediyordu” dedi.
Porton mahkemenin karar duruşmasında ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.