104 yaşındaki biliminsanı David Goodall, İsviçre’deki bir klinikte hayatına son verdi.
Herhangi bir ölümcül hastalığı olmayan Goodall, yaşam kalitesi bozulduğu için yaşamına son vermek istediğini söylemişti.
Goodall, Avustralya’dan ötenazinin yasal olduğu İsviçre’ye gitmiş ve bu kararı dünya genelinde büyük bir dikkat çekmişti.
Goodall, ölümünden önceki son basın toplantısında gösterilen ilginin kendisini şaşırttığını söylemiş ve “Artık yaşamaya devam etmek istemiyorum. Benim yaşımdaki biri, hatta benden daha genç olanlar bile, doğru vakit geldiğinde ölümü seçmekte özgür olmalı.” demişti.
Goodall’ın Basel Kentindeki Life Cycle (Yaşam Döngüsü) Kliniği’nde “huzur içinde” öldüğü belirtildi. Goodall’ın son yemeğinin ise çok sevdiği balık ve patates kızartmasıyla cheesecake olduğu açıklandı.
Goodall son dakikalarını da Beethoven’ın 9. Senfonisi’nden “Neşeye Övgüyü” dinlediği vurgulandı.
Akademisyenin cenaze töreni de istemediği, bedeninin ya bir tıp fakültesine bağışlanmasını ya da küllerinin aynı yerde etrafa saçılmasını istediği kaydedildi.
Ekoloji ve bitki uzmanı olan Goodall, İsviçre’ye gidene dek Avustralya’nın Perth kentindeki küçük dairesinde yalnız yaşıyordu. 1979’da emekliye ayrılan Goodall, uzmanlık alanlarındaki çalışmalarına devam etti.
Goodall ötenazi için İsviçre’ye gitmek zorunda olmasının kendisini üzdüğünü söylüyordu. Avustralya’da sadece bir eyalette ötenaziye izin veriliyor, ancak bunun için “ölümcül bir hastalık” şart koşuluyor.
İsviçre’de ise ötenazi 1942’den bu yana yasal.
Pazartesi günü Basel kentine ulaşan Goodall, son günlerini Basel Üniversitesi’nin botanik bahçesini üç torunuyla birlikte gezçerek geçirdi. (BBCTÜRKÇE)