Glasgow’da düzenlenen zirvede, iklim değişikliğinin en önemli nedenlerinden olan kömür kullanımına son verilmesi için bir ittifak oluşturuldu.İngiltere’nin Ticaret ve İşletmelerden Sorumlu Bakanı Kwasi Kwarteng, ittifakı ve varılan uzlaşıyı bir “dönüm noktası” olarak nitelendirirken, “Kömürün sonu göründü” açıklamasını yaptı.Kwarteng, büyük ekonomilerin 2030’larda, geri kalan ülkelerin ise 2040’lı yıllarda verdikleri bu taahhütleri yerine getireceğini söyledi.
COP26 Başkanı Alok Sharma da, “Kanımca kömüre vedanın artık ufukta göründüğünü söyleyebiliriz” açıklamasını yaptı. 77 ülkenin kömüre aşamalı olarak veda etme sözü verdiğini söyleyen Sharma, bu bağlamda ülkelerin yeni kömür santrali inşa etmeme taahhüdünde bulunduklarını da kaydetti.Tüm ülkelerin imzasına açılan mutabakat, kömürün elektrik üretiminde kullanımını öngören yatırımlara son verilmesini de kapsıyor.Ancak dünyanın en çok emisyon yayan ve en çok kömüre bağımlı ülkelerinden ABD, Çin, Hindistan ve Avustralya’nın bu taahhütte bulunmayarak ittifak dışı kalmış olmaları eleştirilere yol açtı.
Çevre örgütleri, bağlayıcı nitelik taşımayan mutabakatı eleştirdi. Greenpeace heyetinin başkanı Juan Pablo Osornion da uzlaşıyı “yetersiz” olarak nitelendirdi, mutabakattaki muğlak ifadelerin ülkelere kömüre veda için çok geniş bir hareket etme alanı tanıdığını söyledi.
AB Komisyonu’nun Enerjiden Sorumlu Üyesi Kadri Simson ise kömür kullanımına son verme hedefinden uzaklaşılmaması gerektiği çağrısında bulundu. Simson, enerji piyasasında yaşanan gelişmeler nedeniyle kömür kullanımına son verme hedefinden uzaklaşılmaması gerektiğini söyledi, “Tam da aksine, yaşanan bu gelişmeler temiz enerjiye hız verilmesi, fosil yakıtlara bağımlılığa da hızlı bir şekilde son verilmesi gerektiğini gösteriyor” diye konuştu.