Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kıbrıs’la ilgili son gelişmeleri değerlendirmek için acilen toplandı. BM Güvenlik Konseyi’nde İngiltere’nin önceki gün Maraş konusunda hazırladığı başkanlık açıklaması 15 üyeli konsey tarafından kabul edildi.
Konsey, açıklamasında, Türkiye ve KKTC liderlerinin Maraş’ın kısmen yerleşime açılması planını kınadı ve kararın derhal geri alınması çağrısında bulundu
BM kulislerinden edinilen bilgiye göre, konseyin beş daimi üyesi, İngiltere’nin hazırladığı başkanlık açıklaması taslağı konusunda uzlaşı sağlamıştı.
“BM KARARLARINA UYUN, GERİLİMİ ARTTIRMAYIN”
BM Güvenlik Konseyi’nde bugün kabul edilen İngiltere’nin hazırladığı başkanlık açıklaması metninde, Maraş açılımı kınanarak Türk hükümetinden Maraş bölgesinin kısmen yeniden açılması konusundaki kararından geri adım atmasını isteniyor. Yıllardır bölünmüş adada gerilimi arttırabilecek, tek taraflı, BMGK kararlarına uymayan eylemlerden kaçınma çağrısında bulunuluyor.
Başkanlık açıklamasında, Maraş bölgesinin BM yönetimine devredilmesi de dahil olmak üzere Güvenlik Konseyi kararlarına uyulmasının önemi vurgulanıyor.
Açıklamada ayrıca BM Güvenlik Konseyi’nin Kıbrıs halkının isteklerine uygun, iki toplumlu, iki bölgeli ve siyasi eşitliğe dayalı federasyon temelinde, kalıcı, kapsamlı ve adil bir çözüme yönelik kararlılığının yeniden altını çiziliyor.
İTİRAZLARIN DAYANAĞI 1986 VE 1992 YILINDA ALINAN GÜVENLİK KONSEYİ KARARLARI
Maraş’ın bir bölümünün yeniden açılmasına yapılan itirazların temelini BM Güvenlik Konseyi’nin 11 Mayıs 1984 tarihli bir kararı oluşturuyor. Karar, Maraş’ın herhangi bir bölümünün, asıl sakinleri dışındakiler tarafından yerleşime açılmasına yönelik her türlü girişimi ‘kabul edilemez’ olarak değerlendiriyor.
Güvenlik Konseyi kararı, olası bir yerleşim girişiminde ise bölgenin BM yönetimine devredilmesi gerektiğini belirtiyor. Maraş konusunda BM Güvenlik Konseyi’nde 14 Eylül 1992 tarihinde alınan diğer bir kararda da 1984 tarihli kararın uygulaması için adada 1964’ten bu yana görev yapan Barış Gücü birliklerinin denetimi altındaki bölgenin Maraş’ı da kapsayacak şekilde genişletilmesi gerektiği yineleniyor.