İngiltere’de Brexit için ikinci bir referandum yapılmasına yönelik baskı artıyor. Son olarak ana muhalefet İşçi Partisi üyeleri arasında yapılan bir anket çalışmasına göre her dört üyeden üçü liderleri Jeremy Corbyn’in ikinci referandum girişimine destek vermesini istiyor.
Londra Queen Mary Universitesi’nde Profesör Tim Bale tarafından 1,034 üye ile gerçekleştirilen anket çalışması yüzde 72’lik oranla ikinci bir referandum istenildiği ve bu referandumun yapılması halinde İşçi Partililerin yüzde 88 oranında AB içinde kalma seçeneğini tercih edeceğini ortaya koydu.
Bu durum parti lideri Corbyn’in ikinci bir referandumdansa Brexit’i daha iyi bir müzakere ve anlaşma ile gerçekleştirme politikasından son derece farklı bir tablo ortaya koyuyor. Ülkede yankı bulan anket, partisinin Corbyn’in hedeflerini paylaşmadığı sonucunu ortaya çıkardı.
Anket sonuçlarının yayınlanmasının ardından Corbyn Başbakan Theresa May’e Brexit planını Brüksel ile yeniden görüşmesi için çağrıda bulundu. Corbyn May’in anlaşmasına ‘hayır’ oyu vereceklerini ve bu anlaşma parlamentoda reddedildikten sonra May’in derhal Brüksel’e giderek yeni bir tür gümrük birliği anlaşması ile İngiliz ticari hayatını güvenceye alması gerektiğini belirtiyor.
BRÜKSEL’DEN DE İKİNCİ REFERANDUMA DESTEK VAR
İkinci bir referandum çağrısı sadece İngiltere içerisinde değil Avrupa Parlamentosu’nda da seslendiriliyor. En büyük ikinci grup olan Sosyal Demokratların lideri Udo Bullmann Ekim 2018’den bu yana anlaşmanın son hali üzerinde İngiliz halkının son sözü söyleme hakkı olduğunu ileri sürüyor. Parlamento içerisinde farklı gruplardan parlamenterlerin de bu fikre her geçen gün daha olumlu yaklaştığı konuşuluyor.
“MAY’İN ANLAŞMASI GEÇECEK”
Bu sırada Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt Başbakan May’in anlaşmasını öyle veya böyle mutlaka parlamentodan geçirmenin yolunu bulacağını söylemesi muhafazakarlar ile işçi partililerin arasının daha da gerilmesine neden oldu. Hunt ikinci bir referandumun demokrasiye zarar vereceği ve sosyal sonuçlarının ‘yıkıcı’ olacağını ileri sürdü.
“İKİNCİ REFERANDUMA DEĞİL, ANLAŞMASIZ BREXİT’E YAKLAŞIYORUZ”
Son olarak İngiliz Brexit Bakanı Stephen Barclay, Daily Express gazetesinde Perşembe günü yayınlanan yazısında parlamentonun May anlaşmasını reddetmesi halinde ülkenin AB’den anlaşmasız şekilde çıkma olasılığının diğer tüm senaryolardan daha gerçek ve olası hale geldiğini kaydetti.
May’in anlaşmasını beğenmeyen muhalifler bu tür açıklamaların ‘korkutma taktiği’ olduğunu ve ‘en kötü senaryo’ baskısı ile May’in anlaşmasını kabul ettirmeye çalıştığını düşünüyorlar.
ABD – İNGİLTERE TİCARETİ TEHLİKEDE
31 Aralık Pazartesi günü Amerika Birleşik Devletleri’nin Londra Büyükelçisi Woody Johnson’ın BBC Radyo’ya yaptığı açıklama da gündemi sarsan olaylardan biri oldu.
Johnson var olan haliyle Brexit anlaşmasının Washington ve Londra arasında yeni bir ticaret anlaşmasına imkan vermediğinin görüldüğünü kaydetti ve “Hala ülkenin nereye gittiğini ve durumun neye evrildiğini anlama aşamasındayız” dedi.
Bu yorumla birlikte May anlaşmasının kabulü iyice zora girmiş görünüyor. May kendi anlaşması sayesinde ABD ile daha avantajlı ve ileri düzeyde bir serbest ticaret anlaşması sağlanabileceğini savunuyordu.