BİLİM insanları, uzun ömürlü insanların kanında, yaşları ilerledikçe aşırı miktarda antiviral immünitenin ana bileşeni olan sitotoksit T lenfositlerin oluştuğunu belirledi. Araştırmanın sonuçları Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yayınlandı.
Bütünleştirici Tıp Merkezi Fiziksel ve Kimyasal Araştırmalar Enstitüsü (RIKEN) ve Keio Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden bilim insanları, uzun yaşamın sırrını bulmak amacıyla 110 yaşın üzerindeki insanların kan hücrelerinin tek hücreli transkriptom analizini yaptı.
Bilim insanları, yedi uzun ömürlü kişiden 41 208 hücre, yaşları 50 ila 80 arasında değişen kontrol grubu temsilcilerinden de 19 bin 994 hücre aldı.
Uzun ömürlülerde B lenfosit sayısının kontrol grubuna oranla daha az olmasına rağmen, T lenfosit sayılarının yaklaşık olarak aynı olduğu görüldü.
Uzun ömürlülerde yüksek seviyede sitotoksit T hücresi, yani virüsle enfekte olmuş hücreleri ve tümör hücrelerini yüzde 80’e kadar yok edebilen katil hücreler bulunduğu tespit edildi. Kontrol grubunda ise T lenfositlerin sadece yüzde 10-20’si sitotoksit’ti.
İki tür T lenfosit bulunuyor: CD8 sitotoksit ancak CD4 sitotoksit değil. Bu nedenle araştırmacılar ilk başta, uzun ömürlülerin kanının fazla miktarda CD8 hücresi içerdiğini düşündü.
Ancak bunun öyle olmadığı görüldü. Uzun ömürlü insanların CD4 T hücrelerinin zamanla katil hücrelerin özelliklerini aldıkları belirlendi. Üstelik, üremeleri klonal genişleme yoluyla gerçekleşiyor. Bu da, bu hücrelerin çoğunun tek ata hücresinin devamı oldukları anlamına geliyor.
Araştırmacılar, kanda yaşlılıkta ortaya çıkan CD4 pozitif sitotoksit hücrelerin fazlalığının, uzun ömürlülüğün karekteristik özelliği olduğunu belirtti.