KISA bir zaman önce Kuzey Londra’da Limasollular Derneği UK şemsiyesi ve sponsorluğunda ve dernek başkanı Arife Retvan başkanlığında “Geriye Dönüşüm ve Sanat” adı altında bir sosyal sorumluluk projesi oluşturuldu.
Bu proje, Eğitimci Münevver Borova ve katılımcı bayan kursiyerler ile haftanın Cuma günleri 11.30 – 14.30 saatleri arasında, Green Lanes, Harringey’de, Kıbrıs Türk Toplum Merkezi’nde çalışmalarına devam ediyor.
Proje, devamlılığı olan ve gelişmekte olup geriye dönüşüm esasına dayalıdır.
Kadının aşk ile dokunduğu her şeyin güzelleşeceğine inanan kursiyerler, geriye dönüşüme uygun her tür malzemeyi topluyor, özenle ayrıştırıp, marifetli ellerle yeniden kullanıyorlar.
Her malzeme tırtılın kelebeğe dönüşümü gibi yeniden oluşuyor ve bazen bir yakada rengarenk bir çiçek, bazen sele, sepet oluyor, bazen ise pencereleri süsleyerek baharın tüm renklerini evlere taşıyor.
Her biri farklı yerlerden toplanmış küçük kumaş parçaları yan yana dikiliyor; buna kırk pare diyor hanımlar. Bazen de hanım dilendi bey beğendi diyorlarmış.
Geçmiş zamanda kadının biri komşularından kumaş, giyilmedik kıyafet istedikçe kocası hanım yeter artık dilenme şu eski püsküleri diyormuş. Kadınsa ısrarla toplamaya devam ettiği kıyafet ve kumaş parçalarını özenle ölçüp kesiyormuş. Her birleşen parça bir başka motif oluyor ve motifler bir bütünü oluşturuyormuş. Bir gece yatmadan yatağın üzerinde çok güzel rengarenk örtüyü gören adam hanım bu ne güzel bir örtü. Nereden aldın diye sormuş. Kadın mutlulukla hanım dilenir bey beğenir demiş.
Hanımların ellerinde de rengarenk, farklı farklı kumaş parçaları belki de yatağı süsleyecek bir örtü olacak, bekli de çocuklar oynayacak üstünde. Bir yastık da olabilir divanlarda.
Kumaştan söz açılmışken, atmadan iki kere düşünen hanımlar giyilmeyen kıyafetlerini de değerlendiriyorlar. Farklı tasarımlarla yeniliyorlar. Yeniden biçip yeniden dikiyorlar. Tel tel sayıp nakışlıyorlar.
Tüm bu işleri yaparken akıllarında yüreklerinde memleketleri Kıbrıs var. İşte bu yüzden yaptıkları her işte memleketlerinden, doğup büyüdükleri köylerinden esintiler var.
Neşe içinde anılar anlatılırken geride bıraktıkları köylerinde yetişen bir çiçeği yansıtırlar kestikleri şişelere. Ya da elinde ördüğü seleyi nenesinin ekmek selesine benzetmeye çalışır. Rengarenk kumaş parçacıkları ile süslerken selesini biraz da buruktur yüreği gurbette olmanın mahzunluğu ile.
Yine de üretebilmenin ve birlikte çalışmanın haz ve mutluluğu ile tüm kadınlarımıza sesleniyorlar.
“Çöpe atmayınız. Bize katılınız. Yeniden değerlendirerek üretiniz. Ürettikçe mutlu olunuz. Aile bütçenize katkı koyarken ekonomiye de katkı koyduğunuzun bilince olunuz. Bizi Facebook’ta “Geri dönüşüm ve Sanat” sayfamızdan takip edebilirsiniz. Projeye katılmak isteyenler bize sayfamızdan veya dernek başkanımız Arife Retvan hanımdan ulaşabilirler.
Geriye Dönüşüm ve Sanat Projesi kursiyerler ve kendim adına gazetenizde projemize yer verdiğiniz için çok teşekkür ederiz. Münevver Borova