ALBARAKA Türk’ün Hat, Tezhip ve Ebru koleksiyonundan bir seçki Yunus Emre Enstitüsü ve Albaraka Türk iş birliği ile Londra’da sanatseverlerle buluştu.
Kültür tarihimiz için oldukça önemli olan hat-tezhip ve ebru sanatını Londra’ya taşıyan sergide toplam 40 eser 27 Şubat-03 Mart arasında Londra’nın önemli kültür-sanat merkezlerinden biri olan Asia House’da sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Albaraka koleksiyonuna ait yakın geçmişten ve günümüzden sülüs, nesih, muhakkak, reyhanî, celi talik ve celi sülüs dallarına ait hat eserleri ve tezhipler, ayrıca Alparslan Babaoğlu’nun akkase tekniğiyle ebruladığı geçmiş ustalara ait 11 adet celi sülüs ve celi talik eser Birlikte Sanat yapmak isimli sergide yer aldı.
Serginin 26 Şubat Pazartesi günü gerçekleşen açılışında Londra Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Dr. Mehmet Karakuş, Hat sanatının sabır, kararlılık ve yetenek gerektirdiğini ve bir hattatın yetişmesinin uzun yıllar aldığını belirtti. Dr. Karakuş, konuşmasının devamında Hat sanatının tarihi gelişiminden bahsederek, bu sanatın farklı yazım biçimlerinin 13 yüzyılın başlarında Amasya doğumlu Türk hattat Yakut al-Mustasimi tarafından belirlendiğini ve İslam hat sanatının Türk hattatlarla zirveye çıktığını dile getirdi. Yüzyıllık eserlerin yanı sıra Alparslan Babaoğlu gibi son dönem sanatçılarımızın eserlerinin de yer aldığı böyle bir sergiyi hayata geçirmenin kendisini son derece mutlu ettiğini söyledi. Dr. Karakuş, bu serginin gerçekleşmesine imkan verdikleri için Albaraka’ya ve katılımcılara teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.
Açılışta söz alan Albaraka Türk Genel Müdür Yardımcısı Hasan Altundağ da bankacılık faaliyetlerinin yanı sıra hat sanatına verdikleri önem gereği uzun süredir çalışmalar ve faaliyetler gerçekleştirdiklerini ve bundan sonra da Albaraka olarak sanata verilen desteği sürdüreceklerini belirtti. Altundağ, hayata geçirilen ve sanatseverlerin beğenisine sunulan bu tür sergilerle, dünyanın dört bir yanında hat, tezhip ve ebru sanatının gelişmesi için önemli adımlar attıklarını, Dünyanın farklı noktalarında sergilenen eserlerimizin Yunus Emre Enstitüsü iş birliği ile şimdi de Londra’da sanatseverlerle buluşmuş olmasının mutluluk verici olduğunu dile getirdi. Altundağ, dikkatli ve özenli bir çalışma sonunda Albaraka koleksiyonuna dahil edilen ve sergiye çıkan bu eserlerin, devraldığımız kültürel mirasın aynı sorumlulukla gelecek nesillere taşınması için ilham kaynağı olacağını umut ettiğini söyledi. Altundağ konuşmasına Londra Yunus Emre Enstitüsü ve katılımcılara teşekkür ederek son verdi.