Türkülerimizle evrensel eserleri bütünleştirerek oluşturdukları farklı bir repertuarla özel bir konser hazırlayan Legacy II Galaxy, 16 Temmuz Pazar akşamı The Victoria Dalston’da sahneye çıktı. Piyano ve klasik gitarda Sedat Sarıcı, davulda Nihad Jemsher ve bas gitarda Ceyhun Can Güner’den oluşan topluluk enerjik performansıyla uzun süre alkışlandı.
Moğollar’dan Vivaldi’ye
Kavramsal olarak “Kainata Miras”ın ele alındığı repertuarda sadece bir ülke, bölge, kültür, dil ya da dini inanç gibi “yer çekimi”ne bağlı kalmayıp, evrensel değerler taşıyan ya da fezaya bir şekilde değinerek içinden uzay, gökyüzü, yıldız, gezegen, samanyolu geçen bir çok eser yer aldı. Aşık Veysel’den Pink Floyd’a, Moğollar’dan Vivaldi’ye efsanevi bestecilerden hiç tanıtılmamış parçalara kadar çok geniş bir açıyla oluşturulan 44 parçalık demet 2 ayrı bölümle müzikseverlere sunuldu.
Senfonik folk rock
Yemen Türküsü, Dünyaya Geldiğim Anda, Yıldızların Altında ve Gökyüzünde Yalnız Gezen Yıldızlar’a eşlik edip birlikte söyleyen izleyiciler, Benim Sadık Yarim Kara Topraktır ve Hüdayda gibi geleneksel halk müziğimizin klasikleşen temalarının senfonik-folk-rock düzenlemelerini coşkuyla karşıladı.
Bas gitar üzerindeki farklı besteleriyle albüm ve konser çalışmalarının yanı sıra ülkemizdeki tanınmış şarkıcıların seslendirdiği şarkılarıyla tanıdığımız Sedat Sarıcı bu konserde ilk kez piyano ve klasik gitarla müzikseverlerin karşısına çıktı. Üstlenmiş olduğu riskli bas motiflerini başarıyla icra eden eden bas gitarist Ceyhun Can Güner’le birlikte güçlü davul soloları ile izleyicileri büyüleyen davulcu Nihad Jemsher konsere dinamik bir boyut kazandırdı.
Sivas’ın Sivrialan köyünden dünyaya
Konserle ilgili bir değerlendirme yapan topluluk üyeleri, “Sivas’ın Sivrialan köyünden dünyayı gözlemleyip zaman aşımını aşan değerlendirmeleri bizlere sunan ustamıza, evrensel armonik birikimle yaklaşıp kabrine bir kaç avuç su dökebilmek boynumuzun borcuydu. Sivrialana’dan kainata, kainattan Sivrialan’a bakmaya çalışıyoruz. Şimdilik çıplak göz ve yalın ayakla. Çok küçük bir konser salonundan yola koyulduk. Menzil, uzun ve ince” dediler.
