Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu.
Türkçe Konuşan Hukukçular Birliğinin davetlisi olarak Londra’ya gelen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Türkiye’deki Hukuk Sistemi, İfade ve Basın Özgürlüğü konusunda bir seminer gerçekleştirdi.
İngiltere Barolar Birliği binasında geçtiğimiz Perşembe akşamı Türkçe konuşan hukukçular ve Londra’da yaşayan toplum ile bir araya gelen Türk ceza hukuku Profesörü ve Türkiye Barolar Birliği Başkan’ı Metin Feyzioğlu sözlerine Londra’da bulunmaktan ve İngiltere’de Türkçe konuşan hukukçuları bir araya getiren bir yapının kurulmasından memnuniyetini dile getirerek başladı.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ KISITLAMASI İKTİDARI DESPOTLAŞTIRIR
“İfade özgürlüğünü kaldırdığınızda bütün diğer özgürlükler, yaşama hakkı da dahil olmak üzere daha büyük tehdit altına giriyor” diyen Prof. Feyzioğlu, ifade özgürlüğü sınırlandığında siyasi haklar ve halkın kendi kendini yönetme yani demokraside yaşama hakkının sınırlandığını dile getirdi.
Feyzioğlu, ifade özgürlüğünün kısıtlanması ile herkesin iktidarı elinde bulunduranların her türlü despotluğuna ve baskısına açık hale geldiğini belirtti.
İfade özgürlüğünün hukukçuların en önemli ve en temel özgürlüğü olduğu söyleyen Feyzioğlu, savunma hakkının ifade özgürlüğü olmaksızın kullanılamayacağına, böylelikle hiçbir bireyin toplumda egemen olan güç veya güçler karşısında hukuki güvenliğinin olamayacağına dikkat çekti.
İfade özgürlüğü, basın özgürlüğü ve savunma hakkı konusunda Türkiye’deki durumu da değerlendiren Feyzioğlu, Türkiye’de hemen hiçbir dönemde ifade özgürlüğünün sorunsuz olmadığını, dün ile kıyaslandığımızda bugünün çok daha ferah, temel sorunları çözülmüş olarak yaşamak gerekirken bunun yaşanmadığı belirtti.
BASINA YÖNELİK SALDIRILAR VAHİM
Hürriyet gazetesine geçtiğimiz haftalarda gerçekleştirilen iki saldırıyı, ardından gazetenin yazarlarından Ahmet Hakan’a evinin önünde gerçekleşen saldırıyı vahim ve korkutucu olarak nitelendiren TBB Başkanı Feyzioğlu, “O gazeteyi ya da bu gazeteyi, şu radyoyu ya da bu televizyonu beğenirseniz o zaman açar seyredersiniz, beğenmezseniz o zaman düğmesini kaparsınız. Ya da şeref veya haysiyete yönelik bir saldırıya uğradığınız düşünüyorsanız hukuki yollara başvurursunuz ama çeteler oluşturup kimsenin üzerine saldıramazsınız.” dedi.
“DEMOKRASİ, FARKLI GÖRÜŞE DE HOŞGÖRÜLÜ OLMAKTIR”
“Benim gibi düşünenlere saygı duymam, hoş görülü davranmam kuşkusuz demokratlığın ölçüsü değil” diyen Metin Feyzioğlu, demokratlığın bir insanın kendinden farklı düşünenlere ne kadar hoş görülü olduğu, ne kadar katlandığı ve ondan farklı düşünenlerden bir şeyler öğrenmeye ne kadar açık olduğu ölçülerek tespit edilebileceğini ifade etti.