Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Kıbrıs’taki egemen İngiliz üslerine ilişkin yürürlüğe giren düzenlemenin taraflar arasındaki dengeye ve Kıbrıs meselesinin çözümüne yönelik çabalara zarar verdiğini söyledi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Kıbrıs Cumhuriyeti ile İngiltere arasında İngiliz Egemen Üsler Bölgeleri’nin askeri amaçlar haricindeki alanlarının sivil kullanıma açılması yönünde 2014’te yapılan anlaşmanın uygulama aşamasına gelinmesi hakkında yazılı açıklama yaptı.
Kıbrıs Cumhuriyeti ile Birleşik Krallık arasında 2014 yılında imzalanan, Ada’daki egemen İngiliz üslerindeki taşınmazların mal sahiplerince kullanılmasına ilişkin düzenlemenin yürürlüğe girdiğini söyleyen Aksoy, “Bu anlaşmanın imzalandığı dönemde de belirttiğimiz gibi, Üsler bölgesinde statünün değişmesi anlamına gelecek bu düzenlemenin içeriği hakkında garantör konumundaki Türkiye ve 1960 Antlaşmalarında imzası bulunan Kıbrıs Türk tarafıyla zamanlıca danışılmaması kabul edilemez bir durumdur. Bu çerçevede, KKTC makamlarının bu konudaki açıklamalarını destekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Bölgede, Kıbrıs Türklerinin de taşınmazları, vazgeçilmez hak ve çıkarları bulunduğunu kaydeden Aksoy, “Garantör konumundaki Birleşik Krallık, bu düzenlemenin uygulamaya geçmesiyle Kıbrıs Türklerini bir kez daha görmezden gelerek, Ada’daki taraflar arasındaki dengeye, siyasi eşitlik ilkesine ve dolayısıyla Kıbrıs meselesinin çözümüne yönelik çabalara zarar vermiştir” dedi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakanı Ersin Tatar konu ise ilgili yaptığı açıklamada üs bölgesindeki Kıbrıslı Türklerin haklarını ve hukuklarını sonuna kadar koruma gayreti içinde olacaklarını kaydetmişti.
İngiltere, iki askeri üssü aracılığıyla Ada topraklarının yüzde 3’üne yakın bölümünde egemenlik haklarına sahip. Kıbrıs’ın yüzde 2.76’lık bölümünü oluşturan Ağrotur (Akrotiri) ve Dikelya’daki üsler, “egemen İngiliz üsleri” statüsüne sahip ve İngiliz hukukunun geçerli olduğu İngiliz toprağı sayılıyor. İki üs yaklaşık 254 kilometrekarelik alana yayılıyor.