TÜRKİYE’DE yaşayan ancak İngiltere tarafından yeniden yerleştirme programına kabul edilen 15 Suriyeli LGBT mülteci, Londra’da İngiliz hükümetine dava açtı. Mülteciler, İngiltere’ye götürülmeyerek, hayati tehlike altında bırakıldıklarını söylüyor.
Yeniden yerleştirme programına daha az sayıda ve özel durumu olan mülteciler dahil ediliyor. Böylece bu kişiler, çok daha uzun süren sığınma başvurusu sürecine girmeden başka bir ülkeye yerleştiriliyor. Bu program kapsamında mülteci kabul edilen diğer ülkeler arasında Fransa, Almanya, Norveç ve İsveç de var.
İngiltere İçişleri Bakanlığı, Türkiye’de yaşayan 15 Suriyeli LGBT bireyi, yeniden yerleştirme programına kabul etti. Ancak aradan iki yıldan uzun bir süre geçilmesine karşın bu kişilerin halen İngiltere’ye getirilmiş değil.
Guardian gazetesinde yer alan haberde, 15 mültecinin dava başvurularında aralarındaki erkek eşcinseller ve kadın trans bireylerin özellikle tehlike altında olduğunu belirttikleri kaydedildi.
İstanbul’da kaldığı evde Guardian’a konuşan bir eşcinsel mülteci, “Bu ülkede artık daha fazla yaşayamıyorum. Her an ailem beni bulabilir ve öldürebilir korkusu içindeyim. Eşcinselim ve eşcinsel olduğumu söyleyemiyorum. Sokakta erkeklerle göz göze bile gelemiyorum. Çok tehlikeli” dedi.
Aynı kişi açıklamasında, yine LGBT birey olan Suriyeli bir arkadaşının iki yıldan uzun bir zamandır İngiltere’ye gelmeyi beklediğini ve bu süre içerisinde eşcinsel olduğu için iki kez bıçaklı saldırıya maruz kaldığını söyledi.
İstanbul’da bulunan Suriyeli LGBTQ bireylere destek veren bir yardım görevlisi de, başkalarına yardım ettiği kişilerin kim olduğunu söylemeye çekindiğini ifade etti.
Guardian’a konuşan yardım görevlisi, “Burada geçirdiğim süre boyunca Suriyeli LGBTQ bireylerin ne kadar ciddi tehlikelerle karşı karşı olduklarını gördüm. Homofobik bir ülkede, toplumdan dışlanmış bir şekilde yaşamaya zorlanıyorlar. Onlara yönelik ayrımcılık, taciz ve fiziksel şiddet uygulandığını gördüm” dedi.
Guardian’ın sorularını yanıtlayan bir İçişleri Bakanlığı sözcüsü de münferit vakalar hakkında açıklama yapmadıklarını ancak kişilere uygun yerleştirme olanaklarının bulunmasının zaman alabileceğini söyledi.