AVRUPA Birliğinden ayrılma kararı alan Birleşik Krallık yönetiminin bunu ne zaman ve nasıl gerçekleştireceği hala tartışılırken konu Day-Mer’de de masaya yatırıldı.
AVRUPA Birliğinden ayrılma kararı alan Birleşik Krallık yönetiminin bunu ne zaman ve nasıl gerçekleştireceği hala tartışılırken konu Day-Mer’de de masaya yatırıldı.
Türk ve Kürt Toplumu Dayanışma Merkezi (Day-Mer) tarafından gerçekleştirilen bir toplantı ile “Nasıl bir Brexit istiyoruz?” sorusu tartışıldı.
Morning Star gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ben Chacko ve kapatılan Hayatın Sesi Televizyonu İngiltere Temsilcisi Orhan Dil’in konuşmacı olarak katıldığı etkinliği Day-Mer Sekreteri Oktay Şahbaz yönetti. Yoğun katılımın olduğu toplantıya Tottenham’da bulunan Londra Toplum Merkezi ev sahipliği yaptı.
AB oluşumunun 2. Dünya Savaşı sonrasında, özellikle Sovyetler Birliği’ne karşı oluşturulmaya çalışılan bir sermaye ve emperyalist birlik olduğunu dile getiren Day-Mer Sekreteri Şahbaz, AB’nin dağılmasının işçi ve emekçiler için olumlu bir gelişme olacağını savundu.
Şahbazın açılış konuşmasının ardından söz alan kapatılan Hayatın Sesi Televizyonu İngiltere Temsilcisi Orhan Dil, referandum öncesi AB ile dönemin İngiltere Başbakanı David Cameron arasında yapılan pazarlıkların kalma doğrultusunda bir çaba olduğunu ifade etti.
Orhan Dil, tüm sermaye kesimleri, egemen sınıf temsilcileri ve partilerinin kalma doğrultusunda çalışma yapmasına rağmen AB’den çıkış yönünde oy kullanılmasının bir anlamı olduğunu ve halkın bu sermaye sınıfının ve temsilcilerinin saldırıları, kemer sıkma politikaları karşısında tutum aldığını belirtti. Referandumda “Hayır” oyunun çıkmasından sonra yapılan propagandanın gerçekleri yansıtmadığını, kullanılan 17 milyon oyun ırkçı olmadığını, saldırı ve kemer sıkma politikalarını savunanlara halkın bir tepkisi olduğunun altını çizen Dil, AB ve Birleşik Krallık’taki egemen sınıfların işçi ve emekçilerin yaşamlarını kolaylaştırmak için bir çaba içinde olmayacaklarını, bu koşulların emekçi halkların ve işçi sınıfının mücadelesi ile elde edilebileceğini belirtti.
Dil, “Referandumda tüm partiler ‘Evet’ çalışması yaparken ‘Hayır’ çıktı. Yani hükümet, ana muhalefet, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’daki büyük partilerin hepsi AB yanlısı çalışma yaptı ve kaybettiler. Zaferi ise sanki ırkçı UKİP kazanmış gibi ona teslim ettiler. Halbuki emekçiler ‘artık yeter’ diyerek, bu partilerin kemer sıkma ve saldırı politikalarına karşı kazandığı bir zaferdir. Zafer ırkçı UKIP’in değildir” dedi.
Daha sonra söz alan Morning Star gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ben Chacko ise konuşmasına, Brexit referandum sonuçlarını hayata geçirmemenin en çok da “Hayır” diyenlere ihanet olacağını dile getirerek, bu kesimin özellikle işçi ve emekçilerden oluştuğunu söyledi.
Ortak Pazar’ın bir patronlar pazarı olduğunu söyleyen Chacko, AB ülkelerinin daha fazla işçiye sahip olmasının ucuz iş gücünü elde etmek amacıyla yapıldığını ifade etti. “Böyle bir pazarda olmanın işçi ve emekçiler için saldırıların devam etmesi anlamına gelecektir.” diyen Chacko, Brexit’in bazı iş kollarında işsizlik yaratabileceğini fakat birçok iş kolunda ise olanaklar yaratacağını savundu.
Yapılan konuşmaları dinleyen katılımcılar da söz alarak Brexit hakkındaki görüşlerini dile getirdiler.