İNGİLTERE’DEKİ Kıbrıs Türk toplumu, tarihi toplum merkezlerinin Evkaf tarafından başka kurumlara kiralanmasından dolayı tedirgin olduğunu açıkladı. Yarım yüzyılı aşkın süredir Kıbrıs Türk diasporasına ev sahipliği yapan, Londra’nın pahalı bir bölgesinde yer alan beş katlı bir bina, Birleşik Krallık’taki Kıbrıslı Türk topluluğunun itirazlarına rağmen Kuzey Kıbrıs kurumlarına ve özel sektör kuruluşlarına kiralandığı belirtildi.
CTCA, Şubat 2022’de binanın kiraya verileceğini ve gelirin Evkaf’ın kendisi tarafından yönetileceğini açıklayan sadece bir mektup aldığını aktardı. Muhtemel kiracıların kim olacağı ve topluluk için hangi gelirin elde edileceğine ilişkin ayrıntılar hakkında CTCA’dan gelen daha yeni sorular da göz ardı edildiği aktarıldı.
CTCA Başkanı Fahri Zihni şu açıklamayı yaptı, “Raporumuzun dikkate alınmaması, çocuklar, gençler, yaşlılar ve ihtiyaç sahibi Londra’lı Kıbrıslı Türkler yerine, kendi amaçlarına hizmet eden bir binaya dönüştürülme kararının Evkaf tarafından alınması bizi hem üzdü hem de hayal kırıklığına uğrattı. Evkaf, Vakıf’ın yasal hak sahiplerinin Londra’daki Kıbrıs Türk Toplumu olduğunu kabul ediyor. Ancak binayı icar (long-leasing) veya takas edip yeni bina temin etmesi yerine kiralamayı tercih etmeleri hiçbir anlam ifade etmiyor. Bu, toplumun çıkarlarına aykırıdır.
Bu bina, yarım asır önce sıradan Kıbrıslı Türklerin alin teriyle kazanılan paraları ve Türkiye Hükümetinin yardımlarıyla satın alındı. Lefkoşa’daki Evkaf’a tahsis edilmesinin tek nedeni, özel kâr için satılmamasını sağlamaktı. Vakfın şartları, binanın geliştirilmesi ve yönetiminin Birleşik Krallık toplumu için, Birleşik Krallık toplumu tarafından yapılacağını açıkça ortaya koydu.
‘TOPLUMUMUZ İÇİN EVKAF’TAN BİR KURUŞ ALINMADI’
Evkaf’ın İngiltere’nin Kıbrıs Türk Toplumu ile herhangi bir yazılı anlaşması bulunmuyor. Birkaç gün önce gazetelerde binanın kiralanmasından elde edilen gelirin Kıbrıs Türk toplumuna daha yakın alternatif binaların kiralarının ödenmesinde kullanılacağı sözü verildi. Ancak, topluluk için binadan ne kadar kazanılacağına dair herhangi bir ayrıntı sağlamadı. Belirttiği şey, Kıbrıs Türk Toplumuna belirsiz bir süre için para verilmeyeceği, çünkü kurum binanın onarım masraflarını üstlendiği için bu masrafların ilerideki herhangi bir gelirden alınması / kesilmesi gerektiğini ileri sürüyor
Toplumumuz için Evkaf’tan bir kuruş alınmadı. Londra topluluğumuzun bu binadan en iyi piyasa değeri gelirini aldığını nasıl bileriz? Ne kadar gelirin olacağını bilmeden, önceden nasıl planlama yapabiliriz? Hele de Türk Lirası kurunun bu kadar düşük olduğu bu dönemde, Kuzey Kıbrıs kurumları bu mülkü kiralamak için dünyanın en yüksek kira oranlarını nasıl ödeyebiliyor? Çoğu Kıbrıslı Türk ticaret işletmesi Kuzey Londra’dayken Ticaret Odası neden Londra’nın merkezinde yer almak istiyor?”