İNGİLTERE’NİN Bournemouth şehrinde yaşayan Altun ailesinin evladı Mehmet Altun, 13 Eylül Pazartesi günü İngiltere Alevi Merkezi ve Cemevinde gözyaşlarıyla son yolculuğuna uğurlandı. Geçtiğimiz ay, 13 yaşındaki Mehmet Altun evlerinin önündeki parkta oynarken “daha güçlü olursun” diye kendisine verilen iki uyuşturucu hapı almasından kısa bir süre sonra yaşamını yitirmişti.
Cemevi’nde düzenlenen cenaze törenin öncesinde, Kuzey Londra’da bulunan Wood Green kütüphanesinin önünde ‘Mehmet Altun için adalet’ yürüyüşü düzenlendi. Onlarca kişinin katıldığı yürüyüş ve cenaze töreninde anne Aynur Altun’nun feryadı yürekleri dağladı. Anne Aynur’un feryadı, halk ozanı Musa Eroğlu’nun “Ben yandım eller yanmasın” sözlerini akıllara getirdi.
‘KÜÇÜCÜK ÇOCUKLARIN ÜSTÜNDEN ELLERİNİZİ ÇEKİN’
13 Eylül Pazartesi sabahı, yüzlerce kişi 13 yaşındaki Mehmet Altun’un, 14 yaşındaki bir başka çocuğun verdiği uyuşturucuyla hayatını kaybetmesini protesto etti. Anne Aynur Altun eylemdeki konuşmasında “Mehmet’i kaybettik. Mehmet kötü bir çocuk değildi. Yanımızda, evimizin önünde bu tehlike gelip 13 yaşındaki çocuğumuzu buldu. Benim çocuğuma olduysa herkesin çocuğuna olabilir. Lütfen tüm anne ve babalar dikkatli olun. Çocuklara sesleniyorum. Sizin en çok güvenebileceğiniz anne ve babalarınızdır. Onlara güvenin. Her ne sorununuz olursa onlarla paylaşın. Ben görüyordum çevreyi, için yanıyordu korkuyordum o yüzden çocuğumu parka bile gitmesine izin vermiyordum. Duyun sesimi, son kez şu canavarlara sesleniyorum, şu küçücük çocukların üstünden ellerinizi çekin. O masumların geleceğini söndürmeyin, yakmayın böyle anneleri babaları, yeter artık” diyerek, dışarıdaki tehlikelerden korunabilmenin tek yolunun çocukların anne ve babalarıyla yakın ilişkiler kurarak tüm tehlikelerden korunabilecekleri mesajını verdi.
‘MEHMET’İ AKLIMIZDA VE KALBİMİZDE YAŞATACAĞIZ’
Britanya Alevi Federasyonu Başkanı İsrafil Erbil’de şöyle konuştu:
‘‘Mehmet geleceği elinden alınmış masum bir çocuk. Ölümünden sadece uyuşturucu baronları değil, tüm yetişkinler, polis teşkilatı, okullar, yerel yetkililer ve hükümet sorumludur. Bugün Mehmet’imizi ışıklara, yıldızlara ve gönüllerimizdeki en güzel anılarda sırlanmaya uğurluyoruz. Mehmet’i aklımızda ve kalbimizde yaşatacağız. Ölümcül uyuşturucunun tehlikeleri konusunda farkındalık yaratmayı amaçlıyoruz. Londra başta olmak üzere tüm ülke belediyeleri, polisi, yerel makamları, seçilmiş temsilcileri ölümcül uyuşturucuya karşı mücadelemizde bizi desteklemeye çağırıyoruz.’’
Cenaze töreninde Mehmet Altun’un fotoğraflarından oluşan bir görsel gösteri yapıldı. İlkay Akkaya’nın ‘‘Adıyaman’’ adlı türküsüyle başlayan slayt show’daki görseller arasında merhumun bebeklik, okul ve ailesi ile geçirdiği zamanların görüntüleri de yayınlandı. Yaklaşık 10 dakikalık görsel gösteri tüm salondakileri gözyaşlarına boğdu. Tören boyunca salonda duygusal anlar yaşandı. Alevi dedesi, merhum için ‘Helallik’ istedi. ‘Helallik’ verilmesi üzerine Hakk’a uğurlama erkanı tamamlanmış oldu. Merhum, Lavender Hill/Enfield Mezarlığı’nda gözyaşları arasında toprağa verildi.
NE OLMUŞTU?
AİLE yakınlarından alınan bilgiye göre, Kayseri’nin Sarız ilçesinden Aynur ve Hulusi Altun çiftinin iki çocuğundan biri olan İngiltere doğumlu Mehmet, 19 Ağustos perşembe günü annesinden yarım saatliğine dışarı çıkmak için izin istedi. Annesinden izin alıp dışarı çıkan Mehmet, geri döndüğünde yorgun hissettiğini ve terlediğini söyledi. Anne Aynur Altun ise Mehmet’e bisikletle gidip geldiği için yorgun düşmüş olabileceğini belirtti ve duşa girmesini istedi. Ancak Mehmet, duştan çıktığında bilincini kaybetti ve ağzından kan gelmeye başladı. Derhal bir ambulans ve ambulans helikopter geldi. Ambulans ile hastaneye kaldırılan küçük çocuk, hastanedeki tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı. Polis, Mehmet’in ölüm nedenini belirlemek için otopsi sonuçlarını beklemek gerektiğini, ancak aşırı dozda uyuşturucudan şüphelendiklerini belirtti.