Site icon Londra Gazete

Daymer’den 1 Mayıs İşçi Bayramı’na çağırı

LONDRA’DA faaliyet gösteren Türk-Kürt Dayanışma Merkezi DAYMER, 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı dolayısıyla 1 Mayıs Cumartesi günü yapılacak olan yürüyüşe katılım çağrısı yaptı.

DAYMER 1 Mayıs Cumartesi günü  Hackney Town Hall’da düzenlenecek olan yürüyüşe katılım çağırısı yaparak, bütün emekçilerin, 1 Mayıs işçi bayramında, birlik, dayanışma ve mücadele ruhuyla bir arada olması gerektiğini belirtti.

Day-Mer şu açıklamayı yaptı:

“Dünyanın birçok yerinde işçiler ve emekçiler 1 Mayıs’ı Covid-19 salgın koşullarının gölgesinde karşılıyor.  İşçi ve emekçilerin uluslararası birlik, dayanışma ve mücadele günü olan 1 Mayıs zor koşullara rağmen tüm ülkelerde fabrikalarda, iş yerlerinde ve alanlarda kutlanacak.

ABD’de politik araştırmalar kurumunun yapmış olduğu açıklamaya göre, dünyadaki 2 bin 365 milyarderinin serveti bir sene içinde % 54 artarak 12,39 trilyon dolara ulaştı. Bu, dünyada toplam 4 milyardan fazla insanın mal varlığına tekabül ediyor. Yani pandemi sürecinde büyük şirketler ve zenginler servetlerini katlaya dursun, milyonlarca işçi işten atıldı, emekçiler daha da yoksullaştı.

Birleşik Krallık pandemi sürecinde nüfus oranına göre en fazla kayıp veren ülkeler arasında yer alıyor. Resmi rakamlara göre 127 bin kişi hayatını kaybetti. Pandemide hayatını kaybedenlerin çoğunluğunu bakım evlerinde yaşayan yaşlıların yanı sıra, yoksulluk ve sağlıksız koşullarda yaşayan ve çalışan (göçmenlerde dâhil) emekçiler oldu. Evet, hükümet birçok yardım paketi açıkladı, ancak bu yardım paketlerinde büyük pay şirketlere gitti. Geçtiğimiz günlerde eski Başbakan Cameron’un bir şirket adına milyonlarca sterlin yardımı istediğine dair maliye bakanı dâhil hükümet bakanlarına gönderdiği mesajların ortaya çıkması, 37 milyar sterlinin harcandığı ve hala gerçekten işlevsel olup olmadığı tartışılan Test ve Takip sisteminin başı olan Muhafazakâr partili Barones’in olması, aslında yardım paketlerinin ve fonların çoğunun şirketlere, hükümetin çevresinde yer alan ilişkide olduğu kişi ve kurumlara peşkeş çekildiğini gösteriyor.

SAĞLIK ÇALIŞANLARINA %1 ÜCRET ARTIŞINA HAYIR

Covid-19 salgını başlamadan öncede sağlık, eğitim, barınma ve sosyal servislerde yaşanan sorunlar ve sıkıntılar pandemi ile birlikte daha da gözler önüne serildi. Yıllardır kamusal alanda sürdürülen özelleştirme ve gerekli olan bütçenin ayrılmaması politikaları ile sorunlar arttı. Sağlık alanında yaşananlar bu açıdan çarpıcıdır. NHS’in uygulanan politikalar sonucu yeterli çalışanı, araç ve gereçleri ve kaynakları olmaması ölüm oranlarının artmasının nedenlerinden biridir.  Canları pahasına bu zor süreçte ter döken NHS sağlık çalışanlarını alkışlama destek eylemleri ilk lockdown döneminde öne çıkmıştı. Ancak bugün sağlık emekçilerine reva görünen sadece %1’lik bir ücret zammının olması, aslında bizlere önümüzdeki süreçte bu yardım paketleriyle dağıtılan paraların faturasının kimin sırtına yüklenmek istediğini açıkça göstermektedir.

İŞTEN ATMA VE TEKRAR İŞE ALMA UYGULAMASINA HAYIR

İşçilerin işten atılıp daha kötü çalışma koşullarıyla tekrar işe alma politikası şirketlerin karına rağmen uygulanmaya çalışılan bir politikadır. British Gas’da bu saldırıya boyun eğmeyen ve yeni sözleşmeyi imzalamayan 500 British Gas çalışanı işten atıldı. İşten atma ve tekrar işe alma saldırı politikası önümüzdeki süreçte kamu alanında da uygulanmaya çalışılacaktır. Aynı zamanda son bir senedir işten atılanların sayısı 1 milyonu aştı. İşten atmalar restoran, cafe, hotel gibi servis sektöründe ağırlıkta çalışan gençleri vurdu.

UMUT MÜCADELE VE ÖRGÜTLENMEDE

Dağıtılan fonların acısı bir yerlerden çıkarılacak. Sermaye kesimi ve onun temsilcisi hükümetler bu acı faturayı biz emekçilere yıkmaya çalışıyorlar ve çalışacaklar. Sağlık emekçilerine reva görülen %1’lik sözde zamda, işten at ve tekrar geri al uygulaması da, yükselebilecek toplumsal muhalefetin önünü kesmek için parlementodan geçirilmeye çalışılan yeni polis yasası da bunların göstergeleridir. Bu saldırılara karşı Britanya’da ulaşımda, enerji sektöründe ve eğitimde irili ufaklı grevler ve direnişler yaşanmaktadır. Hükümetin bu faturayı bize yüklemesine karşı bu grev ve direnişler bizlere örnek olmalıdır. Milyarca sterlinlik fonun çoğunluğu şirketlere peşkeş çekildiyse faturanın çoğunu onlar ödemeli biz değil. Bu faturayı ödememenin tek yolu ise işçi ve emekçilerin birlikte mücadele etmesi ve örgütlenmesidir.  Bu nedenle önümüzdeki süreçte bu saldırılara karşı işyerlerinde, semtlerde, eğitimde ve hayatın her alanında yerli ve göçmen emekçi kardeşlerimizle birlikte hareket etmeli, mücadele etmeli ve örgütlenmeliyiz.  Day-Mer olarak Türkiye kökenli göçmen emekçileri 1 Mayıs’da, yerli emekçi kardeşlerimizle birlikte ve birlikteliğimizi güçlü bir şekilde göstermek için yapılacak yürüyüşe katılmaya çağırıyor, tüm işçi ve emekçi kardeşlerimizin 1 Mayıs’ını kutluyoruz.”

Exit mobile version