Site icon Londra Gazete

Sevgi, sevgili

Bugün Sevgililer Günü. Tüm sevenlere, sevilenlere, herkese kutlu olsun. Sevmek, sevilmek hepimizin temel ihtiyacıdır. İnsanın sevdiklerinin, sevenlerinin çok olmasından güzel bir şey olamaz. Tabii 14 Mart tüm sevdiklerimiz içinde özel yere sahip bir sevgiliye adanmış gündür. İki kişi arasındaki sevginin günü. Tutkuyu sembolize eden kırmızının ön plana çıktığı gün. Günümüzde tamamen ticarileştirilmiş olsa da güzel ve anlamlı bir gün olma özelliğini yitirmiyor. Keşke bu kadar ticarileştirilmeseydi. (Günümüz toplumu sadece 14 Şubat’ı değil, neredeyse herşeyi ticarileştiriyor, paraya vuruyor.) Sonuçta 14 Nisan duyguları, sevgiyi yeniden dile getirme, tazeleme, bir kez daha “Seni seviyorum” deme günü. İşin özü bu.

    Bugün sevgiliye hediye vermek gelenektir. Dükkanlar böylesi hediyelerle süslenir. Herkes kendi olanağına göre bir hediye alır, çiçek verir, çikolata, kart, mesaj gönderir. Lokantalar sevgililerle dolar. Yine de, en güzel hediye sevildiğinizi hissetmek, hissettirmek olsa gerek. Sevgiyi tek bir güne sığdırmak elbette mümkün değil. Sevmek, sevilmek sürekli olmalı. Biten sevginin yerini yenisi almalı. İnsan sevgisiz kalmamalı. 14 Şubat’ta sevgiyi kutluyoruz. Sevginin yaşı yok. İnsan her yaşta sevebilir. Sevgiyi ifade etmenin sınırı yok. İlla maddi olmasına gerek yok. Zaten sadece paraya, maddiyata dayalı aşkın ömrü genellikle uzun olmaz.

    Sevgililer Günü’nün tarihi konusunda, ona ismini veren Aziz Valentin konusunda çeşitli hikayeler, efsaneler anlatılır. Muhakkak ki Aziz Valentin’den önce de insanlar sevgiyle, aşkla ilgili kutlamalar yapıyorlardı. Tüm bu hikayeler, efsaneler ilginçtir. Ama, önemli olan 14 Şubat’ın bir ihtiyaca cevap vermesi, insanlar arasında popüler olmasıdır. Öyle olmasa unutulup gidecekti. Kaynağı Avrupa olmakla birlikte dünyaya yayılmış bir gün. Farklı dil, kültür, din, gelenekten insanlar bu günü severek kutluyorlar. Kutlamaların şimdi bildiğimiz şekli o kadar da eski değil. 1800’lerde başlayıp günümüze geldi. Modern bir olgu.

    Çeşitli kültürlerde “St. Valentine” günü ile ilgisi olmayan ama yine sevginin, aşkın dile getirildiği günler var. Demek ki, insanın böyle bir şeye ihtiyacı var. Örneğin İran’da eski bir gelenek olan Sepandarmazgan Festivali’nde insanlar sevdiklerine hediyeler verirmiş. Musevilerin geleneğinde de aşıklara ithaf edilmiş bir gün var. Bu örnekler çoğaltılabilir. Fakat, Batı kaynaklı 14 Şubat Sevgililer Günü, giderek benzeri geleneklerin yerini alıp yaygınlaştı. Küreselleşen dünyada bu doğal. Tabii, akıntıya kürek çekenler, 14 Şubat’ı unutturmaya, yasaklamaya çalışanlar da var. Örneğin Suudi Arabistan’da “Din polisi” 14 Şubat için kırmızı hediyelikler satılmasını, Hristiyan geleneği olduğu gerekçesi ile yasaklıyormuş. İran’da da benzeri yasaklar uygulanmaya çalışılmış Yasaklarla insanların davranışını belirlemek zor. Yasaklanan şey daha fazla ilgi uyandırır. Suudi Arabistanlı, İranlı aşıklar bu yasakları delmenin yolunu muhakkak buluyorlar. Sonuçta aşkın en önemli özelliği yasak tanımaması değil mi?

    Siyaseti, ekonomik sorunları, uluslararası gelişmeleri bugünlük bir kenara bırakıyoruz. Bugün 14 Şubat Sevgililer Günü. İyi ki aşk var. İyi ki sevgi var. Aşkları, sevgileri büyütelim. Besleyelim. Canlı tutalım. 14 Şubat Sevgililer Günü bunun vesilesi olsun. Herkese kutlu olsun.

   

   

   

   

 

Exit mobile version