CHP İngiltere Birliği tarafından dayanışma ve seçimleri kutlama pikniği düzenlendi.
Londra içi ve dışından onlarca kişinin katılımıyla gerçekleşen pikniğe CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat ve eşi özel misafir olarak katıldı. 14 Temmuz Pazar günü Kuzey Londra’daki Woodside Parkta yapılan piknikte CHP’ye gönül verenler bir araya geldi. Halayların çekildiği piknikte Türkiye’de 31 Mart’ta yapılan belediye başkanlığı seçimlerine CHP’nin elde ettiği başarı kutlandı.
Lezzetli yemeklerin yenip, güzel sohbetlerin yapıldığı etkinlikte çocuklarsa doyasıya eğlendi. Piknikte bir konuşma yapan CHP İngiltere Birliği Başkanı Kazım Gül, çalışmalarından söz edip şunları söyledi:
“CHP İngiltere Birliği’nin ilk pikniğini düzenliyoruz. Bu etkinliğimizi her sene geliştirerek gelenekselleştirmeyi planlıyoruz. İlk defa düzenlememize rağmen katılım güzel oldu; herkesi burada görmek bizi mutlu etti. İzmir Milletvekilimiz Mahir Polat misafirimiz oldu. Kendisi ile yinelenen seçimlerde beraber çalıştık. Bu seçimde CHP İngiltere Birliği olarak bizim de emeğimiz var diyebiliriz. Bu bir başlangıç, inanıyorum ki seçimlerden sonra Türkiye’de birçok şeyin değişeceğine şahit olacağız; çok güzel günlerin geleceğine inanıyoruz. İstanbul, Ankara, İzmir gibi Türkiye’nin en önemli üç büyükşehrini elimizde tutmamızın gücüyle ileriki aşamalarda daha güzel şeyler olacağına inanıyorum.”
Başkan Gül’ün ardından söz alan CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, İngiltere’de yaşayan vatandaşlarla bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirip bir konuşma yaptı:
“Avrupa’nın en eski medeniyetlerinden biri İngiltere, dünyanınsa en eski üç partisinden biri Cumhuriyet Halk Partisi. Bayraklarımızı burada görmek benim için çok büyük bir gurur. Bunu yaratan sizlere çok teşekkür ediyorum, bu emek sizin. Bir arada olmanız, birlik içinde olmanız da ayrıca gelecek dönemler ilgili sizlerden beklentimiz anlamında bizlere umut veriyor. Sizden daha fazla oy bekliyoruz, daha fazla çalışma bekliyoruz çünkü yurtdışından gelen oylarla milletvekili sayımızı artırabiliyoruz ya da kaybedebiliyoruz. Bunun için birliklerimize çok çok önem veriyoruz; bizim için önemlisiniz, değerlisiniz. 31 Mart seçiminde partimiz “Martın sonu bahar” demişti, Martın sonunu gerçekten bahar haine getirdik. Ülkemizde ciddi şekilde demokraside sıkışma vardı, toplum her şeyden korkar hale gelmişti; tatile gelen bir gurbetçi sosyal medyadaki paylaşımları sebebiyle tutuklanabilir hatta yargılanabilir haldeydi, demokrasi git gide iler acısı bir hal alıyordu. 31 Mart’ta Türkiye böyle bir demokratik çıkış yaptı; iktidar olan partiye, tek adam rejimine ciddi bir sarı kart gösterdi. Türkiye tarihi demokrasilere yapılan darbelerle doludur. Recep Tayyip Erdoğan Türkiye demokrasisine en az 4 kere darbe yapmıştır; seçtiğimiz Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu bir cümlesi ile alaşağı etmiştir, Yüksek Seçim Kurulu darbesi ile mühürsüz oyları kabul edip kendi rejimini pekiştirmiştir, toplumun seçtiği belediye başkanlarını ağlatarak görevden göndermiştir ve son olarak İstanbul seçimlerinin iptali ile darbe vurmuştur.”