TÜRKİYE’DE 15 Temmuz darbe girişiminin ardından bir yıl geçti. Hala bu konu ile ilgili tartışmalar devam ederken biz de Türkiye’den gelip Londra’da yaşayan insanlarımıza o gün ve bugün ile ilgili neler düşündüklerini sorduk. Çoğu kişi bu konu hakkında çok fazla konuşmak istemese de cesaretli insanlarımızdan özgürce yorumlar aldık.
Mustafa Temel
7 yılı aşkın bir süredir Londra’da yaşıyorum. Dediğiniz gibi 15 Temmuz gecesinin üzerinden 1 yıl geçti ancak yarası yüreğimizde hala taze. O gün darbe girişiminde vatanını koruyan herkese minnettarız. Ben de sonuna kadar vatanımızı hainlerden korumak için elimden geleni yapıyorum ve yapmaya devam edeceğim. Bence 15 Temmuz gecesi Türk halkı demokrasiye sahip çıkmıştır. Demokrasiye, milli iradeye, insan hakları ve özgürlükleri için verilen bu mücadele beni oldukça duygulandırıyor. Allah bir daha böyle olayları bizlere yaşatmasın. Vatanı için şehit olmuş tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum.
Pervin Şen
Uzun yıllardır Türkiye’den uzak yaşamama rağmen sürekli olarak gündemi takip etmeye çalışıyorum. 15 Temmuz gecesi bana kalırsa tamamen bir senaryo ve tiyatro oyunuydu. Mevcut hükümet koltuğunu sağlamlaştırmak adına böyle bir senaryoyu hazırladı. Böylelikle daha önce can ciğer oldukları Fethullah Gülen tarikatına bağlı insanları daha rahat ülkeden temizleme şansı doğdu. Tabii yaşanan olayları da dramatize edip bir halk kahramanı gibi gösterilmesi sağlanmaya çalıştı. Allah’tan ülkede doğruları anlatan ve savunan insanlar var. Yoksa Türkiye tamamen birilerinin tekelinde olacak.
Turhan Özen
250 insan yaşamını yitirdi. 2000’den fazla insan o gece yaşananların izlerini ömürleri boyunca taşıyacaklar. 80 milyon Türkiye vatandaşının özgürlüğüne kast edildi. Adalet gerek. Suçluların cezasız kalmaması gerek. Adaletin çabuk işlemesi gerek. Zamana bırakılan adalet adaletsizliktir. Adalet yerini hemen bulmalı. Suçlu görülen herkes yargılanmalı ve yargı kararını hemen vermeli. Böylece bu sayfa kapanmalı bir an önce. Geçmişin travmalarını geride bırakıp geleceğe millet olarak, hep beraber umutla yürümeliyiz.
Fatma İrten
Aslen Bursalıyım. Türkiye’den hiçbir zaman kopmadım. Yaşanan olaylarla ilgili o gün düşüncem neyse bugün de aynısını düşünüyorum. O gece birçok kişinin hayatını kaybetmesi elbette üzücü bir olay. Fakat o gece olan şeyler o kadar güzel kurgulanmıştı ki halkın bu konuda kandırıldığını düşünüyorum. Kesinlikle zamanında tarikatlara verilen tavizler ve ticari ilişkiler ile faturayı her zaman ki gibi halk ödemiştir. Umarım bundan sonra bu şekilde hiçbir örgüte, tarikata devlet olarak taviz verilmez.
Deniz Ozan
15 Temmuz tüm Türkiye’nin çok korktuğu bir gece oldu. Halk zaten şimdiye kadar olan darbelerden ülkenin ne kadar zarar gördüğünün farkındaydı. Bu yüzden buna karşı koymak için elinden geleni yaptı ve o gece bu darbe girişimi engellendi. Umarım bu tip olaylar bir daha yaşanmaz. Demokrasinin herkese lazım olduğu unutulmamalı. Bu sebeple konunun üstü kapanmadan gereken her şey yapılmalı ve suçlular cezalandırılmalıdır. Vatanı için hiçbir siyasi düşüncesi olmaksızın, sadece demokrasi ve adalet için yüreğini ortaya koyan herkese selam olsun.
Servet Hassan
15 Temmuz 2016 darbe girişimi gecesi yaşananlar Türk halkının demokrasiye inancının en büyük göstergesidir. O meş’um gecede, iktidar yanlısı ya da karşıtı demeden, demokrasiye inanmış insanlarımız tanklara, uçaklara ve kurşunlara canı pahasına karşı çıktı. Bu kahramanca direnişe katılan, şehit düşen ve yaralananlara minnet borçluyuz. Anavatanımız onların sayesinde itilmek istendiği uçurumun kenarından döndü. 15 Temmuz, sınırlarımıza kadar dayanan savaşlardan bağımsız olarak değerlendirilemez. Türkiye Cumhuriyeti devletini bölüp parçalamak ve yeniden dizayn etmek isteyenler mutlaka başka plan ve projelerle karşımıza çıkacaktır. Dış mihraklı FETÖ terör örgütünün kökünün kazınması kadar, darbe gecesine gelinceye kadar yaşanan süreç çok iyi araştırılmalı, tekrarını bir daha yaşamamak için gerekli dersler mutlaka çıkarılarak önlem alınmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti kuruluş ilkelerinde birlik ve beraberliği sağlamak suretiyle devlet ve millet el ele bu gibi sinsi, hain ve bölücü oluşumlarla el birliğiyle mücadele etmeliyiz. Bölgemizde ve ülkemizde olağanüstü şartlar yaşadığımız bu sıkıntılı günlerin en kısa zamanda sona ermesini ve devletimizin tüm kurumlarıyla eskisinden daha güçlü, milletimizin daha özgür, adil ve müreffeh bir yaşam süreceği günlerin yakın olmasını dilerim.
Merve Çoban
20 yıl sonra tekrar bir darbe girişimi, tabii ki de tüyler ürpertici. Halka evlerden çıkmayın diye gelen mesajlar, darbecilerin işini daha kolaylaştırıcı olacağını düşündüler ama yanıldılar! Cumhurbaşkanımızın sokaklara çıkın söylemiyle, şehit makamına erişeceğini önceden biliyormuş gibi abdest alıp, halkın sokaklara çıkıp darbeyi püskürtmeye çalışması gurur verici. Benim için ders çıkartıcı nokta dönen komplolara rağmen halkın birlik oluşturup vatanı bütün olarak tutma çapası en göze çarpan sonuçtur. Ne mutlu Türküm diyene!
Zeynep Demir
On beş yıldır yaşananlar böyle bir durumun hazırlığıydı zaten! Sözüm ona ‘Paralel Yapı’ denilen örgüt, devlet içerisinde şekillenen güçlenen ve devletin birçok mercilerinde ciddi konumlara sahip bir güç haline gelmiştir! Haliyle devlet içinde devlet güçlerinin ve sermayenin dağılımı sıkıntılar oluşturmaya başladı. Paralel denen örgütlenme ardında koskocada emperyalist güç olunca işler bir hayli değişti! Darbe cümlesi sanki güçlerin ispatı üzerinde sergilendi, yani bir senaryoydu ve bu oynandı! Sonrası mı, tabii ki bu işle alakası olan olmayan herkes susturuldu içeri alındı ve OHAL ilan edildi. Bu kapsamda istedikleri yasaları değiştirip rahatça ülkeyi şekillendirmeye başladılar. KHK’larla yüzlerce akademisyen işten çıkarıldı, onlarca köşe yazarının işine son verildi, ne kadar muhalif TV ve radyo varsa kapatıldı. Memleketin üzerine koskoca bir kara bulut yüklendi. Görünen yaşanan o ki darbe ‘Paralel’ dedikleri yani devleti yok etmeye çalışan örgüte olmadı darbe tam da o topraklarda yaşayan aydına, sanatçıya, öğrenciye, memura, akademisyene, memleketin aydınlık yarınlarına oldu.
Atilla Abacıoğlu
Aklımda Hala derin sorular var. Ben darbeyi gördüm ve yaşadım. 1980 ihtilalinde darbe mağdurlarından biri de bendim. Darbe olmuş, beni sabaha karşı saat 03.00’te evden alıp, askeriyede eski kullanılmamış bir hamama koydular. Biz ihtilalin kim tarafından, kimlere yapıldığını haftalar sonra öğrendik. İkinci bir darbeyi, 15 Temmuzda yaşadık. 15 Temmuzda bir kalkışma oldu. Biri “Dışarı çıkın, darbe yapıldı, sokağa sahip çıkın, darbeye karşı durun.” diğerleri “Darbe var eve girin, sıkıyönetim ilan ettik” gibi çok mantıksız film gibi bir darbe yaşadık. Bana göre 15 Temmuz bilinçli ve kontrollü yapılan bir darbe girişimiydi; 14 senedir beslenip, devletin en mahrem yerlerine kadar giren FETÖ terör örgütünün önünü kesmek ve onları tasfiye edip, yönetimi tek başına ele almak için yapılan bir senaryoydu. FETÖ denen terör örgütünün yıllarca yapılanmasına göz yumup, “Ne istediniz de vermedik” diye itiraf edip, bu günlere gelmesini inkar etmek akıl karı değil. Hala darbenin birinci yılında aklımızdaki deli soruların cevabını almış değiliz. Allah bir daha Yüce Türk milletine böyle bir acıyı yaşatmasın. Şehitlerimizin ruhları şad, mekanları cennet olsun.