Hakan Ramis
Euro2016 sürpriz sayılabilecek bir şekilde Portekiz’in şampiyonluğu ile tamamlandı.
Geride kalan bir ay boyunca 24 takımın müthiş mücadelesi boyunca ilginç olaylar, ilginç sonuçlar yaşandı. Türk Milli Takımı ve İngiltere, bu süreçte hem futbol ve hem de skorlarla taraftarlarını hayal kırıklığına uğrattı.
İngiltere’de görev yapan, son olarak League Two takımlarından Luton Town’da çalışan teknik adamlarımızdan Hakan Ramis, Euro2016’yı değerlendirdi. Tecrübeli futbol adamımız öncelikle Türkiye ve İngiltere hakkında konuştu.
Türk Milli Takımı hüsran yarattı.
TÜRKİYE, EN AZINDAN GRUPTAN ÇIKMALIYDI
“Türkiye elindeki kadrosuna göre daha iyisini yapmalıydı. En azından gruptan çıkıp, son 16 maçını oynayabilirdi. Yaşananlar daha başarılı olmalarını önledi. İngiltere’de de benzer problemler vardı. Roy Hodgson’un takımı motive edemediği, futbolcularla arasının iyi olmadığı söylendi. Basın da çok büyük baskı kurdu. Ben, şampiyonaya ideal 11’ini tam belirlenmemiş olarak gittiği izlenimini edindim. Hodgson, fereğinden çok değişiklik yaptı, takım üzerinde fazla oynadı” diyen Hakan Ramis, Euro2106’daki futbolun düzeyinin iyi olduğunu söyledi.
Hakan Ramis, şampiyonada takımların defansif futbola yöneldiği, takım sayısının artmasının kaliteyi düşürdüğü yolunda yapılan eleştirilere ise katılmadığını söyledi.
İngiltere hayal kırıklığı yaşadı.
PORTEKİZ’İN ŞAMPİYONLUĞU BÜYÜK SÜRPRİZ DEĞİLDİ
Ramis bu konularda da görüşlerini şöyle aktardı:
“Ben, eleştirlere katılmıyorum. Futbol sonuç oyunuysa her takım da elindeki kadro gücüne bağlı olarak bir sistem belirleyerek oynayacaktır. Her antrenör bazen maç boyunca, bazen de oyun içinde zaman zaman defansif veya ofansif taktiklerle sonuç almaya çalıştı. Portekiz’in şampiyonluğu bana göre fazla sürpriz değildir. Hiçbir maçta yenilmediler. Demek ki defansına güvenerek oynadı, oyununu buna göre kurarak hedefine ulaştı. Yine İzlanda ve Galler de benzer oyunlarla başarılı sonuçlar aldı. Gerçi benim favorim İtalya idi. Onlar da defansı gücüne güvenerek, 3-5-2’yi iyi uygulayarak çeyrek finale kadar çıktı. İleri adamları da hareketli isimlerdi. Fransa’yı geçebilselerdi şampiyon olacaklardı bana göre.”
Takım sayısının 24’e çıkmasının bence olumlu yanları daha fazla oldu. Fransa’daki maçlarda yeni ve küçük ülkeler kendilerini gösterdi. Başarılı da oldular. O ülkelerde oynayan bir çok futbolcu şimdi büyük kuüplere transfer olma şansı aldılar. Türk Milli Takımı, 24 takımlı final olmasa belki de Fransa’da olmayacaktı.”
Portekz’i Lizbon’da binlerce kişi kucakladı.