Site icon Londra Gazete

Teröre lanet

Arka arkaya terör haberleri geliyor. Masum insanlar hayatını kaybediyor. Madrid, Londra, Paris, Ankara, İstanbul derken saldırılar zincirine Brüksel eklendi. Terör saldırılarının listesi uzun. Bu saldırılarda çok sayıda masum  insan hayatını keybetti veya yaralandı. Belli ki terör saldırıları devam edecek. Terörizmle mücadelenin zorlukları biliniyor. Öncelikle nereden gelirse gelsin, arkasında kim olursa olsun, amacı ne olursa olsun terörü lanetlememiz, ona karşı birlik ve dayanışma içinde olmamız gerekir. Hiç bir şey terörü haklı kılamaz. Terörün haklı gerekçesi olamaz. “Beni sokmayan yılan bin yaşasın” anlayışı gün gele yılanın kendisini de sokmasına kapı aralar. Tüm ülkelerin, tüm insanlığın teröre karşı ortak tavır ve ortak mücadele içinde olması, dayanışmayı güçlendirmesi gerekir. Terör belasından kurtulmanın başka yolu yoktur. Unutmayalım terör örgütleri de kendi aralarında işbirliği kuruyorlar, birbirlerine yardımcı oluyorlar.

Avrupa’nın kalbi Brüksel’in saldırıya uğraması terör tehdidinin önemini bir kez daha hatırlattı. Ankara ve İstanbul’daki saldırılara çok fazla yer vermeyen Batı medyası şimdi Brüksel’le yatıp kalkıyor. Batı medyasının çifte standart uyguladığına şüphe yok. Saldırının yerine göre tepki farklı oluyor. Madrid,  Londra, Paris, Brüksel söz konusu olduğunda çok büyük tepki görüyoruz. Herkes Madridli, Londralı, Parisli, Brükselli oluyor. Türkiye’de, Lübnan’da, Irak’ta ve diğer ülkelerdeki saldırılara aynı tepki verilmiyor. Bu çifte standartı Batı basınında da eleştirenler var. The Guardian gazetesinde Liz Cookman’ın kaleme aldığı “Where is Ankara’s ‘Je suis’ moment?” bunun bir örneği. Batılıların bu tavrını bilmekte yarar var. Ancak “İmama kızıp oruç bozma” misali Batılıların bu çifte standartına kızıp “Avrupa’daki terör saldırıları bizi ilgilendirmez. Madem ki onlar bize gereken önemi vermiyor, biz de onların başına gelenle ilgilenmiyoruz” tavrı içine girmek büyük hata olur. İki hata bir doğru etmez. Nerede olursa olsun tüm terör saldırılarını lanetlemek herkesin görevidir. Bölünmek terörün ekmeğine yağ sürer. Terörizmle mücadelede Batı ile işbirliği önemlidir. Batı’daki terör saldırıları İslamofobi’yi, yabancı düşmanlığını, aşırı sağı güçlendiriyor. Brüksel saldırısının da böylesi sonuçları olabilir. “Medeniyetler çatışması” yaratma peşinde olanlar için uygun bir zemin. Bunun önüne geçmek lazım. Terör saldırısı nerede olursa olsun, hepsine aynı tepkiyi vermek önemlidir. Batılıların bunu kavramasında yarar var.

Terörizmle mücadelede en önemli nokta korkuya, paniğe kapılmamaktır. Terörün en büyük amacı kitlelerde korku, panik yaratmak ve kendi propagandasını yapmaktır. Propaganda konusunda medyaya önemli görevler düşer. Terör örgütlerinin oyununa gelmemek, onlara propaganda olanağı sağlamamak birincil görevdir. Soğukkanlı olmak, durumu aklı selimle analiz etmek, akıllı politikalar geliştirmek, terörle mücadele konusunda kapsamlı, uzun vadeli bir stratejiye sahip olmak, uluslararası işbirliğini, dayanışmayı güçlendirmek gerek. Terörle mücadelenin çok farklı yönleri vardır. Polisiye tedbirler, askeri tedbirler, istihbarat işbirliği, genelde güvenlik tedbirleri bunların sadece bir bölümüdür. Alınan tüm tedbirlere rağmen Brüksel havaalanında nasıl oldu da böylesi bir saldırı gerçekleştirilebildi? Ek olarak ne gibi güvenlik önlemleri alınması gerekir? Bunlar önemli. Maalesef bu tedbirler yolculuk yapmamızı, genelde hayatımızı zorlaştıracak. Ne var ki, başka çözüm yok. Alınan sıkı önlemlere rağmen teröristler bir açık bulup saldırı gerçekleştirebiliyorlar. Bu mücadelenin demokrasiye, temel özgürlüklere zarar vermeden sürdürülmesi önemlidir. Değerlerimizi, yaşam tarzımızı korumalıyız. Aksi takdirde terör başarıya ulaşmış olur. Güvenlik tedbirlerinin yanı sıra eğitimden, ekonomiye, dış politikaya kadar uzanan bir çok sosyal, siyasal tedbir alınması da şarttır. Bunlar yapılmadan başarı elde etmek zor.

Brüksel’deki terör saldırılarını lanetliyoruz. Ankara ve İstanbul’daki terör saldırılarını lanetliyoruz. Dünyanın neresinde meydana gelirse gelsin, arkasında kim olursa olsun tüm terör saldırılarını lanetliyoruz. Terörizmin başarıya ulaşamayacağını tekrarlıyoruz. Ulusal, bölgesel ve uluslararası düzeyde işbirliği ve dayanışmanın önemini vurguluyoruz. Ortadoğu’daki kaosa son verilmesinin, bölgede güvenlik ve istikrar sağlanmasının, yani bataklığı kurutmanın önemini vurguluyoruz. Terör saldırıları nedeniyle Avrupa’nın yabancı düşmanı, İslamofobik söylemlerin etkisi altında kalmasının büyük hata olacağının altını çiziyoruz. Terörle mücadelenin uzun vadeli bir mücadele, bir tür maraton olduğunu hatırlatıyoruz. Terör saldırısına uğrayan tüm ülkeler ve halklarla, bu çerçevede Belçika halkı ile dayanışmamızı dile getiriyoruz.

 

 

 

 

 

 

 

 

Exit mobile version