1 Kasım’da Türkiye’de yapılacak seçimlere sayılı günler kaldı. Seçim sürecini dünyanın, özellikle büyük güçlerin yakından izlediğini daha önce yazmış, “Seçimlere doğru Türkiye” başlıklı yazımda “The German Marshall Fund of the US” isimli Amerikan düşünce kuruluşunun araştırmasının sonuçlarını aktarmıştım. Seçimler öncesinde dünyaca ünlü PEW araştırma kuruluşu da “Seçimler yaklaşırken Türkiye’de derin bölünmeler” (Deep Divisions in Turkey as Election Nears) başlıklı araştırmanın sonuçlarını açıkladı. 5 Nisan-15 Mayıs tarihleri arasında, yüz yüze mülakat yöntemi ile yapılan araştırmanın sonuçlarına kısaca göz atalım.
Ülkenin içinde bulunduğu durumdan memnun olmayanlar çoğunlukta. Araştırmanın sonuçlarına göre memnun olmayanların oranı yüzde 54, memnun olanların oranı yüzde 44. 2013 yılında memnun olmayanların oranı yüzde 48’di. Demek ki bu oranda artış sözkonusu. Çocukları büyüdüğü zaman mali açıdan kendilerinden daha kötü durumda olacağını düşünenlerin oranı yüzde 52, daha iyi durumda olacağını düşünenlerin oranı ise yüzde 40. “Türkiye’nin en önemli sorunları nelerdir?” diye sorulduğunda yüzde 61 hayat pahalılığı, yüzde 57 suç oranları, yüzde 55 fakirlerle zenginler arasında artan uçurum, yüzde 51 istihdam olanakları olmaması, yüzde 42 yolsuzluğa bulaşmış politikacılar, yüzde 41 eğitimde kalitenin düşüklüğü, yüzde 39 trafik, yüzde 38 sağlık sistemi cevabını vermiş.
Araştırmada Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bakış da sorulmuş. 2012’den bu yana ilk kez 2015’te Erdoğan’a olumsuz bakanların oranı, olumlu bakanlardan fazla. 2012’de olumlu bakanların oranı yüzde 59, olumsuz bakanların oranı yüzde 33’tü. 2013’te olumlu bakanların oranı yüzde 62’ye yükselirken, olumsuz bakanların oranı yüzde 34’tü. 2014’te Erdoğan’a olumlu bakanların oranı yüzde 51’e düşerken, olumsuz bakanların oranı yüzde 44’e yükseldi. 2015’te olumlu bakanların oranı yüzde 39’a düşerken, olumsuz bakanların oranı yüzde 51 oldu.
Kurumlara güven konusunda yüzde 50’nin üzerinde destek alan tek kurum Türk Silahlı Kuvvetleri. Kurumların Türkiye’nin gidişatına etkisi sorulduğu zaman TSK için yüzde 52 “iyi”, yüzde 37 “kötü” cevabını vermiş. İkinci güvenilen kurum polis. Polis için “iyi” oranı yüzde 46, “kötü” oranı yüzde 44. Üçüncü sırada merkezi hükümet yer alıyor. Merkezi hükümetin ülkenin gidişatına “iyi” etki yaptığını düşünenlerin oranı yüzde 45, “kötü” etki yaptığını düşünenlerin oranı yüzde 48. Din adamları konusunda yüzde 41 “iyi”, yüzde 41 “kötü” diyor. Adalet sistemi için “iyi” yüzde 41, “kötü” yüzde 48. Medyaya bakış da olumsuz. Medyanın “iyi” oranı yüzde 38, “kötü” oranı yüzde 51.
Siyasal sistem tercihi sorusuna verilen cevaplar ilginç. “Demokratik hükümet mi, güçlü lider mi?” sorusuna cevapta “demokratik hükümet” tercihi yapanların oranı hep “güçlü lider” tercihi yapanlardan fazla olmuştur. Rakamlara bir göz atalım. 2002 yılında “demokratik hükümet” tercih edenlerin oranı yüzde 57, “güçlü lider” tercih edenlerin oranı yüzde 37’ydi. 2007’de “demokratik hükümet” yüzde 55, “güçlü lider” yüzde 34 oranında destek alıyordu. 2012’de “demokratik hükümete” verilen destek yüzde 68’e yükseldi. “Güçlü lidere” destek oranı yüzde 26’ya düştü. 2015’te “Demokratik hükümet” tercih edenlerin oranı yüzde 56, “güçlü lider” tercih edenlerin oranı yüzde 36. Belli ki halkın çoğunluğunun tercihi demokratik, parlamenter sistem.
Dış dünyaya bakışta AB üyeliğini destekleyenler hala çoğunlukta. Türkiye’nin AB üyeliğini destekleyenlerin oranı yüzde 55, karşı çıkanların oranı yüzde 32. Türkiye’nin dünyada yeterince saygı gördüğünü düşünenlerin oranı yüzde 36, daha fazla saygı görmesi gerektiğini düşünenlerin oranı ise yüzde 54. Rusya’nın bir NATO üyesi ülke ile savaşa girmesi durumunda Türkiye’nin bu ülkeyi korumak için askeri güce başvurması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 29, gerekmediğini düşünenlerin oranı yüzde 47. NATO dayanışması pek güçlü görünmüyor. Büyük güçlere bakışta genelde olumsuz görüş ağırlıkta. ABD’ye olumsuz bakanların oranı yüzde 58, olumlu bakanların oranı yüzde 29. Rusya konusunda olumsuz yüzde 64, olumlu yüzde 15. Çin konusunda olumsuz yüzde 59, olumlu yüzde 18. Komşu İran’a olumlu bakanların oranı yüzde 17, olumsuz bakanların oranı yüzde 64. Suriye ve Irak’tan Türkiye’ye gelmekte olan mülteciler konusunda yüzde 67 daha az mülteci gelmesinden yana. Daha çok mülteciden yana olanların oranı yüzde 8, aynı oranda kalsın diyenlerin oranı yüzde 13.
Parti tercihlerini kapsamasa da Türkiye kamuoyunun PEW araştırmasına yansıyan nabzı böyle. Bakalım seçmen 1 Kasım’da nasıl bir tercih yapacak?