İskoçya’nın kaderi bugün belirlenecek. İskoçlar bağımsız devlet olmakla, daha geniş özerklik çerçevesinde Birleşik Krallık içinde kalmak arasında tercih yapacaklar. Yani, kendi kaderlerini tayin hakkını kullanacaklar. Kritik ve tarihi bir gün. Kampanyalar bitti. Şimdi söz seçmenlerde. Ayrılma gibi çok hassas bir konuda “evet” ve “hayır” kampanyalarının genelde medenice yürütüldüğünü söyleyebiliriz. Tartışmalar tabana indi. Halk konuyu geniş bir şekilde tartıştı. Şimdi tüm dünyanın gözleri İskoçya üzerinde. Referandumun sonucu merakla bekleniyor. Anketlere göre sonuç ortada. Az farkla “evet” veya “hayır” çıkabilir. Fark az olsa da sonuç çok önemli, belirleyici olacak. Ya 307 yıllık birlik devam edecek, ya da yeni bir bağımsız devlet doğacak. İskoçlar bağımsızlığı tercih ederlerse zor bir “boşanma” dönemi başlayacak. Diğer yazarların da vurguladığı gibi boşanmalar genellikle zor ve sancılı süreçlerdir. Bir çok şeyin nasıl paylaşılacağı konusunda zor pazarlıklar yaşanacak. İskoçya tarihinde yeni bir sayfa açılacak.
Ayrılma talebi genellikle savaş, felaket, anlaşmazlık, derin eşitsizlik koşullarında öne çıkar. İskoçya için bunların hiç biri geçerli değil. Geniş özerliğe sahip, ekonomik olarak refah içinde bir bölge. Buna rağmen İskoçların bağımsızlık talep etmesi, bağımsızlık özleminin sadece ekonomik veya siyasi verilerle açıklanamayacağı gerçeğini gösteriyor. Bağımsızlık talebinin duygusal, fikirsel yönleri de önemlidir. Milliyetçilik güçlü bir fikir ve harekettir. Dünyada var olan sistemde en üst mevki veya rütbe bağımsız devlet olmaktır. Bu hedefe ulaşamamış grupların gönlünde ve aklında bağımsızlık talebi önemli yer tutar. Bunun gerçekleşmesinin mümkün olup olmamasından bağımsız olarak, serbest bırakılmaları durumunda tercihlerinin bağımsızlıktan, kendi kendilerini yönetmekten yana olacağını düşünürler. Bu çok güçlü bir duygu ve istektir. İnsanlar bu uğurda canlarını verebiliyor, büyük acılara, zorluklara katlanabiliyorlar. İskoçların bağımsızlık talebine biraz da bu açıdan bakmak gerek. Sadece ekonomik rakamlar konuyu anlamamız için yeterli değil.
Daha önce de yazdığım gibi “evet” ve “hayır” tartışmalarında ekonomi konusu çok önemliydi. Financial Times gazetesinde Martin Wolf, konunun ekonomik yönünü çok iyi inceleyen bir yazı yazdı. Bağımsızlık ekonomik açıdan İskoçlar için büyük olasılıkla daha iyi sonuçlar getirmeyecek. Kullanacakları para biriminden başlamak üzere bir çok ekonomik olumsuzluk ve zorlukla karşılaşabilirler. “Hayır” kampanyasını yürütenler bu noktalara vurgu yaptılar. İskoçya Ulusal Partisi SNP, bağımsızlığın daha fazla ekonomik refah getireceğini söylüyor. Bu pek inandırıcı değil. Ben Wolf’un tespitlerine katılıyorum. Ama, insanların bugün sadece ekonomiye bakarak oy vermeyeceklerini bilmekte yarar var. Bağımsızlığın çekiciliği güçlüdür.
İskoçya bağımsızlığı tercih ederse 5 milyon nüfuslu küçük bir ülke, küçük bir ekonomi olacak. Kendini AB ve NATO dışında bulacak. Yeniden Avrupa’ya entegre olması zaman alacak. Tüm bunlar tartışıldı. Seçmenler tercihlerini yaptı. Gözden kaçmaması gereken bir nokta İskoçya’nın bağımsızlığı seçmesinin İngiltere-AB ilişkilerini nasıl etkileyeceğidir. İskoçların “artık sizinle birlikte yaşamak istemiyoruz” demesi kuşkusuz İngiliz milliyetçiliğini güçlendirecek. Bu çerçevede AB karşıtlığı da güçlenecek. İngiltere’nin AB’den ayrılması olasılığı artacak. 9 ay sonra İngiltere’de parlamento seçimleri yapılacak. Muhafazakar Parti seçimleri kazanırsa AB konusunda referandum düzenleyecek. Böylesi bir referandumdan büyük olasılıkla AB’den ayrılma kararı çıkar. Kısacası iş sadece İskoçya ile bitmiyor. İskoçların bügünkü kararının İngiltere ve Avrupa için de bazı sonuçlar doğuracağı tartışma götürmez.
Dünyada çelişkili iki eğilim gözlemliyoruz. Globalleşme, bölgesel entegrasyon bu eğilimlerden biri. Diğer eğilim ise bölünme, farklı kimlikler temelinde daha küçük birimler oluşturma eğilimidir. İki eğilim birlikte yaşanıyor. İskoçya referandumu, bölünme, parçalanma eğiliminin tezahürü olacak mı? Referandum sonuçları çıkınca bunu göreceğiz. Uzun bir gün olacak. Sonuç İskoçlar için hayırlı olsun.