Kıbrıslı Rumların İngiltere’deki Yüksek Komiseri, barış sürecinin Kıbrıslılara bırakılmış olsaydı adada çözüme uzun bir zaman önce ulaşılmış olacağını iddia etti.
Rum Yüksek Komiseri Euripides Evriviades zaman zaman Türkçe sözcükler kullandığı röportajda barış mesajları verdi.
Haber: Michael Daventry ve Timur Ekingen
Yüksek Komiser Euripides Evriviades, Londra Gazete’ye verdiği geniş çaplı mülakatta Kıbrıslı Türklerin İngiliz hükümet yetkilileriyle yaptığı toplantılara itiraz ettiklerini ve görüşmelerin gerçekleşmemesi için uyarıda bulunduklarını kabul etti.
Adada barış müzakerelerinin askıya alınmasından Türkiye’yi sorumlu tutan Evriviades, yine de Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nu “o mükemmel derecede iyi” sözleriyle övdü.
Kıbrıs’ta bir anlaşmanın hala mümkün olduğunu savunan Yüksek Komiser, “Geçmişin tarihi üzerine belki de anlaşamayacağız. Ama geleceğin tarihi üzerinde anlaşabilmemizi istiyorum. Kıbrıslılar olarak ortak bir görüşümüz olmalı” dedi.
‘KIBRISLI TÜRKLER’ KKTC DEĞİLDİR
Londra Gazete’nin Evriviades ile Merkez Londra’daki Kıbrıs Yüksek Komiserliği’nde yaptığı görüşme, Kıbrıs Cumhuriyeti’nden bir yetkilinin Türk medyasına uzun bir süredir verdiği ilk demeç oldu.
Yüksek Komiser, röportajın bir kısmını Kıbrıslı Rumların geleneksel, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni hiçbir şekilde tanımama politikalarını tekrarlamak için kullanırken: “Sözde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ‘Kıbrıslı Türkler’ ile eşanlamlı değildir. Bizim için bu büyük bir farktır” ifadelerini kullandı.
Evriviades, Londra Gazete’nin geçtiğimiz aylarda haberini verdiği, Avrupa Birliği Bakanı David Lidington’ın Kıbrıslı Türk liderleriyle yaptığı görüşmeler öncesinde İngiliz hükümeti nezdinde girişimlerde bulunduğunu kabul etti. Yüksek Komiser şunları söyledi:
“Mesela (Özdil) Nami’nin buraya geldiği zamandan bahsedelim. Ona kişisel olarak bir karşıtlığım yok çünkü onunla tanışmamız çok eski günlere dayanıyor. Onunla beraber 1980’lerde, bunun gibi toplantıların kabul görmediği yıllarda toplumlararası bir seminere katılmıştık.Yani dediklerim Özdil Nami’ye değil, temsil ettiği makama karşıydı. O İngiltere’ye sözde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Dışişleri Bakanı olarak geldi. Bununla benim ciddi bir sorunum var.”
Londra’daki Kıbrıs Yüksek Komiserliği
Evriviades, Kıbrıs’taki barış süreci hakkında olumlu bir tutum göstermeye özen gösterdiği Londra Gazete ile söyleşisinde sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben ‘sözde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ ifadesini kullanabiliyorum çünkü uluslararası hukukta hiçbir tanınırlığı yok. Fakat orada bir çocuk doğunca ona ‘sözde çocuk’ diyebilir miyim? Tabii ki hayır.
“Bu mülakatta geçmişte kalmak istemiyorum çünkü bu konuda anlaşmayacağımızı çok iyi biliyorum. Ben geleceğin tarihi üzerinden anlaşmayı istiyorum. İleri görüşlü olup yeni bir sayfa açmak istiyorum, açarken o sayfayı yırtmamayı istiyorum.”
HİDROKARBON KAYNAKLARI HERKES İÇİN
Rum Yüksek Komiseri’nin söyleşisinde müzakere sürecini bitirmeye gerekçe gösterilen, Türkiye’nin Kıbrıs adasının güneyinde gaz arama çalışmaları da geniş yer tuttu. Kıbrıs’ın münhasır ekonomik bölgesinin ihlal edildiğini iddia eden Rum hükümetine cevaben Türkiye, Kıbrıslı Türklerin gaz yataklarını paylaşma önerisine cevap alamadıklarını öne sürmüştü.
Evriviades, bu konuda Kıbrıs Cumhuriyeti’nin tutumunun açık olduğunu söylerken, Devlet Başkanı Nikos Anastasiades’in birçok defa Kıbrıs’daki bütün doğal kaynakların tümüyle devlete ait olduğunu söylediğini ve bunların sadece Rum topluma ait olmadığını vurguladığını kaydetti.
Yüksek Komiser önümüzdeki 10-15 sene içerisinde gaz yataklarından herhangi bir maddi kazancın söz konusu olmayacağını, gaz yatakları konusunu barış müzakerelerine dâhil etmenin mümkün olmadığını savunurken
“Kıbrıs sorununu çözme süreci zaten 40 sene sürdü, maalesef de şimdiye kadar başarısız olduk. Araya hidrokarbonları da katarsak bir 40 sene daha sürer” sözleri ile bu durumun pazarlık konusu yapılmaması gerektiğini belirtti.
ERDOĞAN İSTERSE ÇÖZER
Kıbrıs Yüksek Komiseri, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adadaki sorunu isterse çözebilecek güçte olduğunu da öne sürdü. Türk Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’ndan da övgü ile bahseden Evriviades şunları söyledi:
“Bugünkü Erdoğan’ın 10-15 sene önceki Erdoğan olup olmadığını açıkçası bilmiyorum. Bazen insanlar metamorfoz geçiriyor. Ama inanıyorum ki eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan çözmek istese bu süreç çözülür – sonuçta Kıbrıs’ın kuzeyini işgal eden Türk askerleridir. Sayın Erdoğan’ın elinde sürece yön verecek gücün olduğuna inanıyorum.
Euripides Evriviades, Londra Gazete’yi Kıbrıs Yüksek Komiserliği’nde ağırladı
“Ayrıca sizde Mevlüt Çavuşoğlu gibi çok iyi bir Dışişleri Bakanı var. Ona arkadaşım diye hitap edebiliyorum çünkü Avrupa Konsey’inde beraber çalıştık. O Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nin başkanıydı ve mükemmel derecede iyidir. Ancak şunun anlaşılması gerekiyor: Haysiyeti olan hiçbir ülke, hiçbir millet toprağında yabancı asker kabul edemez. Bu kadar basit.”
ANNAN SONUCU ‘TÜRKLER İÇİN CEZA DEĞİLDİ’
Türk ve Rum kesimleri halinde bölünmüş Kıbrıs adasını bağımsız bir devlet olarak birleştirilmesini öneren Annan Planı, 2004’te Rum tarafınca reddedilmişti.
Kıbrıs Cumhuriyeti bu gelişmenin hemen sonrasında Avrupa Birliği’ne tam üye olmuş, Türk tarafı ise izolasyonlara maruz kalmıştı.
Londra Gazete’nin, mülakat sırasında planın reddedilmesinin Kıbrıs Türk tarafında barış yanlılarında yıkıcı bir etki bıraktığı sorusu karşısında bir süre sessiz kalan Yüksek Komiser Evriviades çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
“Bu demokratik bir karardı. Her zaman için söylüyorum: ‘demokrasi içerisinde istediğin kadar kavga et ama demokrasiyle kavga etme’” diyen Evriviades, Annan Planı sonrası Kıbrıslı Türklere ilişkin ise şu ifadeleri kullandı: “Amaç kimseyi cezalandırmak değildi.”
Evriviades Türkçe “Biz barış istiyoruz” ifadelerini kullandığı mülakatı şu sözlerde tamamladı:
“Eğer sürekli geçmiş hakkında tartışacaksak, o geçmişin tutsakları oluruz. Bu duruma düşmememiz lazım. Artık yeter.”