Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet Meclisi’nde iki müjdeyi açıkladı. Erdoğan yeni parlamento binasının yapılacağını, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın inşaatına yakında başlanacağını açıkladı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan günlerdir beklenen “sürprizini” açıkladı. Erdoğan yeni Cumhurbaşkanlığı binası yanında yeni bir “KKTC Cumhuriyet Meclisi binası” yapılacağını açıkladı.
Erdoğan şu anki Cumhurbaşkanlığı binası için “gecekondu” ifadesini kullandı.
Erdoğan “Biz bunu (Meclis binasını) KKTC’ye yakıştırmıyoruz, Cumhurbaşkanlığı binası ise İngiliz döneminden kalma bir gecekondu. Kermiya’da hem bir külliye yapacağız, hem de muhteşem bir millet bahçesini yapacağız. Devlet olmanın ifadesi budur. Her şeyiyle muhteşem bir parlamento binamız olsun” diye konuştu.
Mecliste olağanüstü gündem
TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımı ile KKTC Cumhuriyet Meclisi ‘olağanüstü’ toplandı.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ve Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) milletvekilleri, “Türkiye ile ilişkilerin doğru zeminden çıktığı ve Kıbrıslı Türklerin kendi ülkesinde özne olmaktan uzaklaştığı” gerekçesi ile toplantıya katılmadı.
Meclis Başkanı Önder Sennaroğlu’nun açılışı sonrası toplantı “yoklama” ile başladı, tek tek tüm vekillerin isimleri okundu, “nisap” oluştu.
Cumhuriyet Meclisi, son iki birleşiminde hükümet içindeki sıkıntılar nedeniyle nisap sağlayamamıştı.
Meclis’te grubu olan partilerin imzası ile TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Meclis’e hitabı yönündeki karar da milletvekillerinin onayına sunuldu, oy birliği ile onaylandı.
TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Meclis’e hitabından önce, Meclis Başkanı Önder Sennaroğlu, konuştu.
Sennaroğlu, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hoş geldiniz derken, Türkiye Halkı’na da selam ve sevgilerini yolladı.
Sennaroğu kısa konuşma yaptı
Kıbrıs Türk Halkı’nın savaşı, göçü yaşamasına karşın varlığını koruduğunu ifade eden Sennaroğlu, her ziyaretin de Kıbrıs Türk Halkı’nın özgürlük ve egemenliğine destek olduğunu söyledi.
Sennaroğlu, 20 Temmuz’da burada olunmasının da güven verdiğini belirtti.
TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugünün çok anlamlı bir gün olduğunu belirtti, “Barış Harekatı”nın yıldönümünde burada olmaktan duyduğu mutluluğu ifade etti.
Erdoğan’ın meclise hitabında şu ifadeler öne çıktı:
“Bugün aynı zamanda Türkiye ile KKTC arasındaki, ebedi ve ezeli kardeşliğimizi tüm dünyaya isteseler de, istemeseler de ilan ediyoruz.
Hem bayram sevincine ortak olacak, hem de eserlerin toplu açılışını yapacağız. Ülkelerimiz için son derece bazı müjdeleri paylaşma fırsatı bulacağız. Bu müjdelerin tüm KKTC’li kardeşlerimize hayırlı olmasını diliyorum.
Meclis Kıbrıs Türk Halkı’na cesaret vermiş, umut vermiştir. Kıbrıs Türkü haklı davasına inancını asla kaybetmemiştir. Kuruluşundan bugüne Kıbrıs davasını savunan, Kıbrıslı kardeşlerimizin emanetini sahip çıkan milletvekillerine teşekkür ediyorum. Kıbrıs davası bugünlere nasıl sizin omuzlarınızda gelmişse, sizin omuzlarınızda ileriye gidecektir.
Kıbrıs davası büyük bir davadır. 1974’te yazdığı kahramanlıkla büyük bir milletin davasıdır. Bu davanın sahibi şehitlerimiz, gazilerimizdir, yiğit mücahitlerdir.
Bu dava için sadece 74 harekâtında, 998 şehit verdik, 270 evladını kara toprağın bağrına verdi, 1672 Kıbrıslı Türkü kardeşimiz bizden koparıldı.
Geleceğe umutla bakabiliyorsak, bunda en büyük pay bu kahramanlara aittir.
Son yarım asırda maruz bırakıldığımız çifte standartta rağmen mücadele azmimizi kaybetmedir, zulüm karşısında boyun eğenlerden olmadık.
Kıbrıs Türk Halkı’nı yok edeceğini sananlar, karşılarında Kıbrıs Türkü’nün çelikten iradesini gördüler.
Kıbrıs Türk Halkı’na katkı sunan herkese Allahtan rahmet diliyorum.
Bu günlere bedel ödeyerek geldik. Bu topraklardaki her başarımızı söke söke kazandık.
Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş’a Allah’tan rahmet diliyorum. Emanetlerini namusum bileceğiz.
Kıbrıs davasını içerden çökertmen isteyenler başarısız çıkmıştır.
Farklı siyasi görüşler, farklı görüşler olabilir, bu demokrasinin zenginlini gösterir.
Reformların gerçekleştirmesi için gereken adımlar atılmalıdır.
Bizim bu birlikteliğimiz Amerika’da birilerini rahatsız etmiş olsa da beraber yürüyeceğiz.
Geçmişi unutmadan, bugünlerimiz için verdiğimiz zorlu mücadeleyi aklımızdan çıkarmadan istikbale yürüyeceğiz. Bu yüzden dayanışmanın güçlü tutulması son derece önemlidir. ‘İttihat yaşatır’…
Başarımızın anahtarı vahdettir, saflarımızı daha da sıklaştırmaktır. Bir olacağız, kardeş olacağız, Kıbrıs’ın geleceği için beraber yürüyeceğiz.
Kimi gafillerin zehirli oklarını halkın kalbine saklamasına izin vermeyeceğiz. Bu oyunu bozmamız gerekiyor.
Farklı siyasi görüşler olabilir, bu zenginliği gösterir. Cumhuriyet Meclisi’nin reformları bir an önce hayata geçireceğine ben inanıyorum. Tüm çalışmalarınızda yanınızda olacağız. Bu birlik beraberliğimiz Amerika’da birilerini rahatsız etmiş olsa da biz bu yolda birlikte yürümeye devam edeceğiz.
Kıbrıs meselesine yıllardır bir lobiden bakanları, hakka ve hakkaniyete davet ediyoruz. Adada kimin işgalci zihniyeti temsil ettiğini gayet iyi biliyoruz. Rumlar Kıbrıslı Türkleri hiçbir zaman eşit görmemiştir.
Barış Hareketi Kıbrıs Türkü’nün varlığını teminat altına almıştır. Girne kıyılarında yakılan meşale, yarınları aydınlatmıştır.
Kıbrıs özellikle KKTC ile işbirliği içerisinde, çözüm eksenli bir siyaset yürütüyoruz. Peki karşıdakiler böyle bir gayret içerisinde mi… Reddetmeleri nedeniyle bir sonuca ulaşamadı. Müzakerelerde konuşulmadık hiçbir şey kalmadı. Boş hayalleri çözümsüzlüğü getirdi.
Zihniyet hiç değişmedi, ortalık devleti kurmak gibi bir niyetleri olmadığını gördük. Burgenstok’da da gördük. AB de yine doğru davranmadı… Referandum’da ne çıktığını biliyorsunuz. Kıbrıslı Türkler sözünde durdu. Türk sözünde durur ama Rum sözünde durmaz. O zaman da durmadılar.
Artık bizim bunlara inanmamız, bir 50 yıl daha kaybetmemiz mümkün değildir. Adil, kalıcı bir çözüm ancak adanın gerçeklerini kabulle mümkün olur. Adada iki ayrı devlet, egemenlik vardır. Er ya da geç uluslararası toplum bunu kabul edeceğiz. Ersin Tatar tarafından Cenevre’de sunulan öneriye tam desteğiz, taviz vermeyiz.
Tuzakları birlikte bozacağız, aydınlık geleceğimizi de birlikte kuracağız.
Hidrokarbon kaynaklarının idaresi ve hakkaniyetli paylaşımı ile ilgili de önerileri ellerinin tersi ile itiyorlar. Yapıcı konferans teklifimize daha henüz yanıt alamadık.
Bizim kimsenin toprağında, hakkında gözümüz yok. Niyetimiz gerginlik değil. Hakla, hakkaniyetle…
Desteğinizle, dayanışma ve eşgüdümle hak ve hukukumuzu kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz.
Bu vesile ile müjdemi de vermek istiyorum.
KKTC’nin ne doğru düzgün bir Cumhurbaşkanlığı Sarayı, ne de bir parlamentosu var… Cumhurbaşkanlığı külliyesinde adeta bir gecekondu…. Biz bunu sizlere yakıştırmıyoruz. Metehan’da 500 dönümlük bir arazide hem bunları yapıyoruz, hem de muhteşem bir Millet Bahçesi yapacağız.
İnşallah bu projeyi hayata geçirmek suretiyle, nasıl bir devlet varmış, bunu birilerini görmesi lazım.
Erdoğan Kermiya’daki arazi içinde hem Cumhurbaşkanlığı binası, hem meclis binası hem de “millet bahçesi” olacağını duyurdu.
“Şimdiki Cumhurbaşkanlığı gecekondu”
Erdoğan şu anki Cumhurbaşkanlığı binası için “gecekondu” ifadesini kullandı.
Erdoğan “Biz bunu (Meclis binasını) KKTC’ye yakıştırmıyoruz, Cumhurbaşkanlığı binası ise İngiliz döneminden kalma bir gecekondu. Kermiya’da hem bir külliye yapacağız, hem de muhteşem bir millet bahçesini yapacağız. Devlet olmanın ifadesi budur. Her şeyiyle muhteşem bir parlamento binamız olsun” diye konuştu.
3 ayrı projeyi bizzat ben de takip ettim, inşaatına gireceğiz. Fazla zamanımız yok. Bir an önce şuralardan kurtulalım diyorum. Muhteşem, ihtişamlı bir parlamento binamız olsun. Cumhurbaşkanı’nın da kendini dünyaya görkemli bir şekilde gösterdiği bir külliyesi olsun.