KKTC’nin eski cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın basın ve iletişim koordinatörü Ali Bizden’in ardından, araştırmacı yazar Dr. Ahmet Cavit An, giriş yasağı’ olduğu gerekçesiyle İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Türkiye’ye alınmadan geri gönderildi. Çocuk doktoru olan ve Kıbrıs’la ilgili sayısız kitap ve makaleye imza atan An, ablası ile birlikte İstanbul üzerinden İzmir’e transit gitmek için İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’na vardığı esnada, pasaport kontrolünde, görevliler tarafından ‘G-82’ kodu gerekçe gösterilerek ülkeye alınmadı. ‘G-82’ kodu, ‘milli güvenlik aleyhine faaliyetler’ olarak nitelendiriliyor.
Havalimanında görevli polis eşliğinde üzerinde Göç İdaresi yazan bir odaya alınan An, kendisi hakkında Eylül 2020’de alınan bir kararın olduğu konusunda bilgilendirildi. Havalimanındaki yetkililer ayrıca An’a, detaylı bilgiye de Kıbrıs’taki Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği’nden ulaşabileceğini söyledi. An, ‘giriş yasağı’ temelinde başka bir uçak ile KKTC’ye geri gönderildi.
Kıbrıslı düşünürün başına gelenlerin benzerini geçtiğimiz hafta başlarında Cumhurbaşkanlığı’nın eski basın ve iletişim koordinatörü Ali Bizden de yaşadı. Kıbrıslı iletişim uzmanı, 6 Temmuz akşamı İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’nda ‘milli güvenliğe aykırı davranış’ ithamı ile Türkiye’ye alınmamış ve sabaha kadar ‘kabul edilemez yolcular odasında’ tutularak, Kıbrıs’a geri gönderilmişti.
Geçtiğimiz senelerde, Kıbrıs’taki ve Türkiye’deki milliyetçi çevrelerle Kıbrıs sorunu temelinde karşı karşıya geldiğini söyleyen An, ‘sınır dışı’ kararı karşısında şaşkınlığını gizlemiyor. Kıbrıslı yazar 2003 yılında, Kıbrıs’ta sınır kapıları-barikatların açılmasından evvel AİHM nezdinde ‘örgütlenme özgürlüğü’ temelinde hukuki bir mücadele başlattığı hatırlatmasında bulunduktan sonra, kendisi hakkında, yıllar sonra 2020 Eylül’ünde Türkiye’ye giriş yasağı verilmesine bir anlam veremiyor.
“Karar nasıl ve neden alındı” sorusuna yanıt arayan An, İstanbul’da havalimanında yetkililerin kendisine bir mektup verdiğini ve bu mektupta milli güvenliğe atıf bulunduğuna dikkat çekiyor. An, KKTC pasaportu sahip vatandaşlarla ilgili söz konusu işlem sonucunda 1 aydan 5 yıla kadar ülkeye giriş yasağının gündeme geldiğini de vurguluyor.
Kıbrıs konusunda federal çözümden hiçbir zaman taviz vermediği ve Türkiye’nin 1960 anlaşmaları hilafında hareket ettiği görüşlerini dillendiren An, kendisi hakkında Türkiye’ye giriş yasağı konduğu dönemde Mustafa Akıncı liderliğinin bir savunucusu konumunda olmadığı, KKTC’nin eski cumhurbaşkanıyla Kıbrıs meselesinde ayrı düştüğü noktaların olduğunu da belirtiyor.