KKTC’de 2020’de Kapalı Maraş’ın açılım sürecinin başlamasının yanı sıra, salgın süreci, cumhurbaşkanı seçimi, yeni bir hükümetin kurulması ve Doğu Akdeniz’deki gelişmeler ağırlıklı olarak ülkenin gündemini belirledi.
KKTC sınırları içerisinde yer alan ve 46 yıldır kapalı olan Maraş bölgesinin bir bölümü, 8 Ekim’de halkın kullanımına açıldı.
“Hayalet Şehir” olarak da anılan Maraş’a son dönemde atılan adımlar sayesinde canlılık getirilirken, Maraş 8 Ekim sonrasında binlerce kişi tarafından ziyaret edildi.
Ülkede ilk yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakası 10 Mart’ta görüldü. Sağlık Bakanı Ali Pilli, virüsün Almanya’dan gelen 65 yaşındaki bir kadın turistte tespit edildiğini duyurdu.
Hükümetin aldığı tedbirler ve Türkiye’nin desteğiyle, KKTC’de salgın süreci diğer ülkelere göre daha az kayıpla sürüyor.
KKTC’de bugüne dek 1532 vaka tespit edilirken, 6 kişi virüs nedeniyle yaşamını yitirdi.
Ülkede 26 Nisan’da yapılması öngörülen cumhurbaşkanı seçimi, Kovid-19 salgınına yönelik tedbirler nedeniyle 11 Ekim’e ertelendi.
Türkiye, Kovid-19 ile mücadelesinde Kıbrıs Türk halkının yanında durarak, tıbbi ve maddi destek sağladı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, 19 Mart’ta Kovid-19 ile mücadele kapsamında, KKTC’nin acil ihtiyaçları için ilk etapta 72 milyon liralık finansal kaynak gönderildiğini açıkladı.
Türkiye ve KKTC Arasında İktisadi ve Mali İş Birliği Anlaşması 26 Mayıs’ta imzalandı. Anlaşma, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay ile KKTC’de dönemin başbakanı ve mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından imzalandı.
Oktay, anlaşma ile 2 milyar 288 milyon 976 bin lira tutarındaki mali kaynağı hibe ve kredi olarak KKTC’ye aktardıklarını kaydetti.
Daha sonra 30 Eylül’de Oktay, Tatar ile Ankara’da görüştü. Oktay, KKTC’de salgın dolayısıyla yaşanan ekonomik gelişmelere ilişkin KKTC ile imzalanmış bir mali protokol olduğunu hatırlatarak, KKTC’ye 117 milyon lira aktardıklarını bildirdi.
KKTC’nin yeni Başbakanı Ersan Saner, ilk ziyaretini Ankara’ya yaparak Oktay ile görüştü. Ziyaret sırasında açıklamalarda bulunan Oktay, 800 milyon liralık nakdi kaynağın KKTC’ye aktarılacağını söyledi.
Kovid-19 sürecinde ilk olarak kendi vatandaşının sağlığına öncelik veren ve para karşılığı dahi dışarıya ürün göndermeyen Türkiye, KKTC’yi bunun dışında tuttu ve Kıbrıs Türk halkı için her türlü kolaylığı sağladı.
Türkiye, salgının ilk dönemlerinde Kıbrıslı Türklere hibe olarak yolladığı koruyucu malzemelerin yanı sıra KKTC Sağlık Bakanlığı ve ülkenin diğer kuruluşlarına Türkiye’den tıbbi malzeme getirme konusunda sınırlama getirmedi.
KKTC’de bulunan Kovid-19 hastalarının bir kısmı 10-11 Eylül’de KKTC sağlık sistemi üzerinde herhangi bir yük oluşmaması adına ambulans uçaklarla Türkiye’ye sevk edildi.
Bu süreçte Türkiye tarafından KKTC’ye bir acil durum hastanesi yapılırken, Lefkoşa Acil Durum Hastanesi 15 Kasım’da KKTC’yi ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıldı.
Türkiye’den KKTC’ye su taşıyan boru hattında 8 Ocak’ta kopma meydana geldi.
Türkiye Devlet Su İşleri ivedilikle hasar tespit çalışmalarına başlarken, KKTC Su Temin Projesi’nin deniz geçişi isale hattında problem tespit edildi.
Kovid-19 ve olumsuz hava şartlarından dolayı projenin onarım çalışmalarında gecikme yaşansa da 6 Ekim’de Kıbrıs Türkleri yeniden Anadolu suyuna kavuştu.
KKTC’de 5 yıl süreyle görev yapacak cumhurbaşkanını belirleyecek seçim 11 Ekim’de yapıldı. Toplamda 11 adayın yarıştığı ve hiçbir adayın yüzde 50’den fazla oy alamadığı seçim, ikinci tura kaldı.
18 Ekim’de yapılan seçimin ikinci turunda Ersin Tatar ile Mustafa Akıncı yarıştı. Tatar, oyların yüzde 51,69’unu alarak cumhurbaşkanı seçildi.
KKTC’nin 5. Cumhurbaşkanı seçilen Tatar, 23 Ekim’de görevi devraldı.
Son olarak Haziran 2017’de İsviçre’nin Crans Montana kentinde gerçekleştirilen ve Rum tarafının uzlaşmaz tavrı yüzünden bir sonuç alınamayan Kıbrıs Konferansı sonrasında ve 2020’de de Kıbrıs müzakerelerinde yeni bir gelişme olmadı.
KKTC’de Tatar’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Kıbrıs meselesi açısından yeni bir dönem başladı.
Kıbrıs’ta federasyon modelinin bir umut olmaktan çıktığını savunan Tatar, egemen eşitlik temelinde kurulacak, yan yana yaşayan iki devlet modelinin görüşülmesini destekliyor.
Türkiye de Crans Montana’da federasyon tezinin çöktüğünü ve egemen eşitlik temelinde, iki devletli çözümün konuşulmasını savunuyor.
Tatar, göreve gelmesinin ardından Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis ile 3 Kasım’da ilk kez gayriresmi toplantıda bir araya geldi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin Kıbrıs için görevlendirdiği özel danışmanı Jane Holl Lute’u 1 Aralık’ta kabul etti.
Tatar, görüşmede, Kıbrıs müzakerelerinin, Crans Montana’da kaldığı yerden devam etmesine sıcak bakmadıklarını, böyle bir şeyi kabul etmediklerini söyledi.
Yakın zamanda BM öncülüğüne garantör devletlerinde katılacağı, 5+1 formatında Kıbrıs konulu bir gayriresmi konferansın düzenlenmesi için çalışmalarda bulunan Lute, Rum kesimi, Yunanistan ve Türkiye’yi de ziyaret etti.
BM öncülüğünde düzenlenecek 5+1 formatındaki Kıbrıs konulu konferansta hangi konular üzerine müzakere edileceği görüşülecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Kasım’da KKTC’yi ziyaret etti. Ziyareti çerçevesinde KKTC’nin 37. kuruluş yıl dönümü münasebetiyle düzenlenen törenlere katılan Erdoğan, Kapalı Maraş’ı ziyaret etti ve Lefkoşa Acil Durum Hastanesi’nin resmi açılışına katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, KKTC Cumhurbaşkanı Tatar ile de baş başa görüştü.
Türkiye ve KKTC, 2020’de Kovid-19’un olumsuz etkilerine rağmen Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon arama faaliyetlerini sürdürdü.
Türk tarafı, sismik araştırma ve sondaj gemileriyle sahada olurken, Doğu Akdeniz’de çıkabilecek hidrokarbon kaynaklarının hakça paylaşımı için diplomasi çağrılarını yineledi.
Erdoğan, 22 Eylül’de BM Genel Kurulu’na video mesajla seslendiği konuşmasında, Doğu Akdeniz’de, tüm bölge ülkelerinin hak ve çıkarlarının göz önünde bulundurulduğu, içinde Kıbrıs Türklerinin de yer aldığı bölgesel bir konferans düzenlenmesini teklif etti.
Erdoğan’ın bu çağrısına henüz olumlu bir yanıt gelmezken, özellikle Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesimi, Avrupa Birliği’ni (AB) de arkasına alarak uzlaşmaz ve hakkaniyetten uzak tavrını sürdürüyor.
Kıbrıs Rum yönetiminin tek yanlı ilan ettiği sözde münhasır ekonomik bölgede, Kovid-19 salgınından kaynaklanan ekonomik sıkıntılar sebebiyle 2020’de yapılması planlanan sondaj çalışmaları ertelendi.
İtalyan ENI ve Fransız Total konsorsiyumu ile Amerikan Exxon Mobil bu yıl içerisinde yapmayı planladığı sondaj çalışmalarını erteledi.
Enerji şirketlerinin Ada etrafında yapacağı sondaj çalışmalarıyla ilgili belirsizlik sürüyor.
KKTC’de 6 Ekim’de Ulusal Birlik Partisi (UBP) ile koalisyon ortağı olan Halkın Partisi (HP), hükümetten çekilme kararı aldı.
Bunun üzerine cumhurbaşkanı seçiminin ardından, hükümet kurma çalışmaları başladı.
KKTC’de, UBP-Demokrat Parti (DP) ve Yeniden Doğuş Partisi (YDP) arasında sağlanan anlaşmayla koalisyon hükümeti kuruldu.
UBP Genel Başkanı Ersan Saner’in Başbakanlığında kurulan yeni hükümetin protokolü 8 Aralık’ta imzalanırken, yeni bakanlar kurulu listesi 9 Aralık’ta Cumhurbaşkanı Tatar tarafından onaylandı.
Kıbrıs Rum kesiminde yer alan camilere haziran ve temmuz aylarında saldırılar düzenlendi.
1 Haziran’da Limasol’daki Köprülü Hacı İbrahim Ağa Camisi’ne molotofkokteylli saldırı düzenlenirken, 7 Haziran’da Larnaka’daki Tuzlu Camisi’nin duvarına Bizans bayrağı asıldı ve 23 Temmuz’da Bayraktar Camisi’ne Türk etnisiteyi hedef alan tehditkar bir pankart asıldı. Camilere yönelik bu saldırılara KKTC ve Türkiye makamları tarafından sert tepkiler geldi.
“Şehit Yüzbaşı Cengiz Topel Akdeniz Fırtınası Tatbikatı-2020”, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ile KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı unsurlarınca 6-10 Eylül’de icra edildi.
Türkiye Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve komuta kademesi de, tatbikatın son günündeki “Seçkin Gözlemci Günü” faaliyetine katılmak üzere KKTC’ye geldi.
ABD, 1 Eylül’de aldığı kararla Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne (GKRY) yönelik silah ambargosunu 1 Ekim 2020’den 30 Eylül 2021 tarihine kadar kaldırdı.
Öte yandan ABD, 8 Temmuz’da GKRY’yi “Uluslararası Askeri Eğitim ve Talim” (IMET) programına dahil ettiğini açıkladı.
ABD’nin bölgede yaşanan gerginliği de tetikleyecek her iki hamlesine de Türkiye ve KKTC makamları tepki gösterdi.
GKRY, Yunanistan, Fransa ve İtalya ortaklığıyla Kıbrıs’ın batısında 26-28 Ağustos’ta ortak askeri tatbikat gerçekleştirildi.
Tatbikata KKTC makamları tepki gösterirken, Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Fransız askeri uçaklarının, GKRY, Yunanistan ve İtalya’yla birlikte gerçekleştirilen tatbikat bahanesiyle GKRY’ye inmesi ve bu uçakların geçici veya sürekli olarak Ada’ya konuşlandırılmasının, 1960 Antlaşmaları’na aykırı olduğunu vurguladı.
Öte yandan, GKRY ile Fransa arasında 2017’de imzalanan savunma iş birliği anlaşması da ağustosta yürürlüğü girdi.