Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis “Kıbrıslı Türkler anlamalıdır ki, toprak iadesi dendiğinde, bize kendi haklarından verecekleri anlamına gelmiyor. Kıbrıslı Rumların 1974’ten beri çiğnenen haklarından söz ediyoruz” dedi.
Alithia ve diğer gazetelere göre Anastaiadis dün Limasol’da, yeniden düzenlenen ve müze de eklenen EOKA sığınağının açılışında yaptığı konuşmada “milli onurumuz ve Kıbrıs Helenizmi’nin var oluşu garantileri, yabancı askerler içeren bir çözüme müsaade etmez” dedi, “İçteki ve dıştaki herkesi Türkiye’ye yönelmeye” çağırdı.
Konuşmasında “müzakere masasına her seferinde yüksek sorumluluk duygusu ve kararlılıkla gittiğini” söyleyen Anastasiadis “hedefimiz, Kıbrıslı Türk vatandaşlarımızın endişelerine tam saygı göstermek ancak Kıbrıs Helenizmi’ni de kurtarmaktır” dedi, şunları ekledi:
“Biz nasıl onların endişelerini dikkate alıyorsak onların da toprak iadesi dendiğinde anlamalıdırlar ki bize kendi haklarından verecekler demek değil. Toprak iadesi dediğimizde 1974’ten beri çiğnenen haklardan söz ediyoruz.
AB ilke ve değerlerine saygı gösterilmeli dediğimizde, serbest dolaşım, serbest yerleşim, mülkiyetin ve meslek icra etmenin güvence altına alınması gerektiğini kast ediyoruz, ki bir dereceye kadar başardık da.”
Anastasiadis Crans Montana görüşmelerine değinirken; “talep ettiğimiz, Genel Sekreter’in de 4 Temmuz’da tanıdığı, Güvenlik ve Garantiler konusu çözülmeden Kıbrıs sorununa çözüm olamayacağı idi” dedi.
Türkiye’nin “Garantör ve vasi kalmak, müdahale hakkı, askeri üs bulundurma, Türk askeri varlığının sürmesi gibi istekleri olduğunu anlatan Anastasiadis “Bir Avrupa devleti için tahammül edilmesi mümkün olmayan bir durum, bundan kurtulmaya çalıştık” ifadesini kullandı.
Anastasiadis, “Bunlar ne milli itibarımızın, ne de Kıbrıs Helenizmi’nin herhangi bir çıkarı ve var oluşu sınırlarımızın müsaade etmeyeceği şeylerdir. Müzakerelerin çökme nedeni de budur. Endişelere, kendi kaygılarımızı görmezden gelmeden anlayış göstermeye çalıştık” dedi ve ekledi: “Sınırlarımızı da nereye varabileceğimizi de biliyoruz. Kabul edilemeyecek ve KıbrıslıRumların da haklı olarak onaylayamayacağı bir çözümü sunamayacağımızı biliyoruz.”
Avrupa Konseyi toplantısı sonuçlarına Türkiye’nin dahil edilmemesiyle ilgili eleştirilere karşılık “Önceki günkü Konsey toplantısında bile içerik Türkiye’nin kabul edilemez taktik ve tavırlarıydı. AB’nin 27 liderine bilgi verdim. Sonuçlarda Türkiye ile ilgili bir şey yoksa, Türkiye’nin değerlendirme zamanı olmamasındandır. Tedbirlerin zamanı geldiğinde ilan edilmesine karar verdik” dedi, şöyle devam etti:
“Bu konuda hangi ülkeyle konuştuysak, Kıbrıs’la ilgili yeni bir toplantı için iyi bir ön hazırlık yapılmadan Cenevre’de ve Crans Montana’daki sonucun aynısının alınacağını anlamaları gerektiğinde ısrar ettik.”
Anastasiadis, “Toplumlar arası diyalog başlayacaksa, biz hazırız” iddiasında bulunarak şunları öne sürdü:
“Ancak Kıbrıs’la ilgili, Güvenlik ve Garantiler konularını,işgal ordusunun çekilmesini de kapsayacak yeni bir diyalog için Türkiye’ye nüfuz kullanabilecek herkesin bunu yapması gerekir. Aksi halde tam da aynı sonucu alırız. Yani üstünkörülük ve özellikle bir gün birilerinin, Türkiye’nin Crans Montana öncesinde ve sonrasında yaptığı; garantilerin kaldırılması Kıbrıslı Rumların yaz gecesi rüyasıdır ilanını kabul etmemiz için bize baskı yapmaya çalışması.
Nihayet işgalden, her türlü egemenlik hakkından, sahip olduklarında ısrar ettikleri müdahale haklarından kurtulmazsak, işgal ordusundan kurtulmazsak bu ülkede barış ve perspektif olamaz. Tarihimizi ve özgürlük için canını verenleri ancak bunlardan kurtulursak onurlandırabiliriz.”
Nikos Anastasiadis EOKA sığınağı ve müzesinin açılışına değinirken ise “yeniden düzenlenmiş sığınak alanının açılışını yaparken, EOKA Kurtuluş Mücadelesi’nin omuzlarımıza yüklediği ulusal mirasın ağırlığını duyumsayarak, heyecan ve büyük onur duyuyorum” dedi.
Haberi Fileleftheros “Kabul Edilmeyecek Çözüm Sunmayacağız” ve Politis “Sınırlarımızı Biliyoruz” başlığıyla aktardı. (HABERKIBRIS)