Site icon Londra Gazete

Cumhurbaşkanı Akıncı, New York’ta

KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıs sorununda önümüzdeki birkaç aylık süreç içerisinde yeni bir girişim beklemediklerini söyledi.

Rum tarafının Güney’de yapılacak başkanlık seçimlerine kadar olan süreç içerisinde Kıbrıs Türk tarafı ile ilişkileri hakkında düşüncelerini net bir şekilde ortaya koyması gerektiğini belirten Akıncı ayrıca, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne “ucu açık bir sürecin” müzakereleri bir yere götüreceğini düşünmediklerini de söyleyeceğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Akıncı, ABD’ye gitmek üzere, Müzakereci Özdil Nami’nin de yer aldığı bir heyetle bu sabah adadan ayrıldı.

Birleşmiş Milletler 72. Genel Kurulu’nun yapılacağı New York’ta Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres ile cumartesi günü görüşecek olan Akıncı, başka temaslarda da bulunacak.

Akıncı, Ercan Havalimanı’ndan ayrılmadan önce yaptığı açıklamada, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kapsamında temaslarda bulunmak için her yıl New York’a gidildiğini ancak bu yılki ziyareti önemli kılan iki konu bulunduğunu ifade etti.

Bunlardan birinin, bu görüşmenin  Crans Montana’da başarısızlıkla sonuçlanan müzakereler sonrası olması, diğerinin de Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin müzakerelerle ilgili raporunu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne sunmadan öncesi görüşecek olmaları olduğunu kaydetti.Akıncı, “Genel Sekreterle ele alınacak asıl konu bundan sonrasıdır. Bundan sonra ne olacak sorusu gündemin baş köşesini meşgul etmektedir” dedi.

Güvenlik Konseyi’ne sunulacak raporda beklentilerinin bir tarafın veya diğer tarafın suçlanması olmadığını ancak objektiflik beklentisi içerisinde olduklarını kaydeden Akıncı, “Ne olup bittiğinin kısa da olsa geçeklere dayalı bir şekilde yansıtılmasını bekliyoruz” dedi.

Bundan sonra ne olacağı konusunda Ocak ve Şubat aylarında Güney Kıbrıs’ta yer alacak başkanlık seçimlerinin önemli olduğunu kaydeden Akıncı, Kıbrıs Türk tarafı açısından önemli olanın o makama kimin geleceği olmadığını “hangi düşüncelerin o makamı temsil edeceği “ olduğunu kaydetti.

Akıncı, “Rumlar açısından bu süreç yeniden olaylara bakma ve yeniden değerlendirme yapma fırsatı içeriyor. Temennim, bunu Rum tarafının çok sağlıklı bir şekilde değerlendirmesi ve Kıbrıs Türkleri ile olan ilişkilerinde nasıl bir gelecek düşündüklerini net ve somut bir şekilde ortaya koymasıdır” dedi.

Zaman zaman Kıbrıs Rum basınında bir yandan Antonio Guterres çerçevesinde görüşmelere hazır oldukları, diğer taraftan da içinde bulunulan seçim döneminden dolayı bunun müsait olmadığını, bunun daha sonra değerlendirilmesi gereken bir süreç olduğunun dile getirilmekte olduğunu; bunun Rum Dışişleri Bakanı ve ana muhalefet partisinin lideri tarafından da söylendiğini kaydeden Akıncı, “Bunun yanlış olmadığı düşüncesindeyiz. İçinde bulunulan dönemde, bu birkaç aylık süreç içerisinde herhangi yeni bir girişimin olabileceğini değerlendirmiyoruz” dedi.

Antonio Guterres’in İsviçre’de yer alan son zirvede ortaya koyduğu çerçeve ile ilgili olarak da Akıncı, Kıbrıs Türk tarafının Guterres’in ortaya koyduğu çerçevenin içerisinde kalarak görüş sunduğunu, açılımlar yaptığını, ancak bu konuda Rum tarafının oldukça çarpıtarak haberler yayımladığını kaydetti.

Akıncı, “Guterres’in ortaya koyduğu çerçevenin netleşmesi için de görüşlerimizi söyleyeceğiz” dedi.

Mustafa Akıncı, Guterres’e görüşmelerinde “Ucu açık ve sonuçsuz bir sürecin bizi bir yere götüreceği kanaatinde değiliz. Ayni anlayış, ayni metot, ayni yolu yürüyerek farklı bir yere varmamız mümkün değildir. Varacağımız yer ayni nokta olacaktır. Ucu açık olmayan yeni bir inisiyatif düşünülecek mi?”yönündeki düşünce ve sorularını aktaracağını söyledi.

Elli yıl sonra İsviçre’de yer alan beşli konferansın Kıbrıs Türk tarafının büyük gayret ve Türkiye’nin desteği ile gerçekleştirildiğini, toprak konusunun konuşulmasının, İsviçre’deki zirvelerin Türk tarafının sonuç odaklı yaklaşımı çerçevesinde gerçekleştirildiğini ifade eden Akıncı, “Kıbrıs Türk tarafının inisiyatif alan sonuç odaklı yaklaşımlarını tüm katılımcılar gördü, ama bunun sonrasında gelinen noktada Kıbrıs Türk halkı  hala statüsü belli olmadan, ambargolara altında yaşamaya devam ediyor” dedi.

Kıbrıs Türk halkının yalnızlığa terk edilmesinin büyük bir haksızlık olduğunu ve Birleşmiş Milletler camiasının buna göz yummaması gerektiğini ifade eden Akıncı, Crans Montana’da yaşananların farklı bir ölçekte de olsa 2004’te yaşananların bir benzeri odluğunu söyledi.

Akıncı, “Kıbrıs Türkü’nün statüsünün ne olacağı konusunda Birleşmiş Milletler’in de üzerine düşeni yapması gerektiği kanaatindeyim” dedi.

Hidrokarbon kaynaklarının ortak zenginlik olduğunu, bunun tek taraflı bir zenginlik olarak ileriye taşınmasının bir kaygı vesilesi olduğunu belirten Akıncı,Guterres’in bunu da dikkate alması gerektiğini kaydetti.

İki toplumun barış içerisinde birlikte var olmasının yolunun bulunması gerektiğini ifade eden Akıncı, Kıbrıs Türk tarafının her zaman bu bakış açısı içerisinde olduğunu bunun başarılamamasının nedeninin Kıbrıs Türk tarafı olmadığını kaydetti.

Akıncı, “Çözüm odaklı, sonuç odaklı bir anlayışla yola devam etmek arzusundayız. Bu tek taraflı niyetle olacak bir şey değil. Muhtemelen güneydeki seçimlerden sonra ortaya çıkan tablo ışığında Genel Sekreter yeniden bir durum değerlendirmesi yapmak isteyecektir” dedi.

Akıncı, New York’ta Guterres ve Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’le herhangi bir üçlü toplantının planlanmadığını da vurguladı.

Halkın yaşam kalitesini yükseltmek için atılacak adımları ihmal etmemek gerektiğini ifade eden Akıncı, trafik, sağlık ve saatler konusu da dahil tüm konularda halkın mutluluk ve esenliğinin düşünülmesi gerektiğini söyledi.

Akıncı’yı Ercan Havalimanı’ndan, Meclis Başkan Yardımcısı Hüseyin Avkıran Alanlı, Hükümet Adına Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Hamza Ersan Saner, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı adına GKK Yardımcısı Tuğgeneral Cemal Volkan uğurladı. (HABERKIBRIS)

Exit mobile version