Andreas Mavroyannis, Rum basınında yer alan bir demecinde, Avrupa Birliği’yle (AB) ilgili konulara değindi.
Rum Yönetimi Başkanlığı’nın Avrupa Konularından Sorumlu eski Başkanlık Müsteşarı, Kıbrıs Rum tarafının şu anki Müzakerecisi ve Büyükelçi Andreas Mavroyannis, Rum basınında yer alan bir demecinde, Avrupa Birliği’yle (AB) ilgili konulara değindi.
Fileleftheros gazetesinde yer alan demecinde, AB’ye katılımın “Kıbrıs” için en iyi koruma olduğunu dile getiren Mavroyannis, gazetenin “Avrupa’nın bizi ulusal davada koruduğunu görmüyoruz” şeklindeki ifadesine karşılık ise, “tabi ki Avrupa bizi koruyor” yanıtını verdi.
AB’deki mevcudiyetlerinin, objektif olarak güvenlik, istikrar ve öngörü unsuru olduğunu dile getiren Mavroyannis, bunun aynı zamanda olumlu değişimin katalizörü olduğunu ve ülkenin çağdaş, demokratik bir Avrupa toplumunda yeniden birleşmesinin de temel ekseni olduğunu dile getirdi.
“Yanlış anlamanın Avrupa’nın yalnızca ordu göndererek koruyacağı algısında oluştuğunu” ifade eden Mavroyannis, “işlerin çok daha karmaşık olduğuna” işaret etti.
Gazetenin “bazıları Kıbrıs sorununu çözmek için AB’ye girdiğimizi söylüyor” ifadesine karşılık ise Mavroyannis, objektif olarak, AB’ye ait olmaları ve ortak vizyona katılmalarının, Güney Kıbrıs’ı güçlendirdiğini ve tatmin edici derecede, talepkar çözüm parametreleri tanımladığını ifade etti.
“Avrupa müktesebatının mızraklarındaki sivri uç olduğu” benzetmesi de yapan Mavroyannis, “katılımın ve prosedürün katalizör rolünün dinamik olarak işlev göstermesine izin verilmesi durumunda, belki de daha iyi olacaklarını” söyledi.
Türkiye’nin dört temel özgürlük konusundaki talebine de değinen Mavroyannis, Türkiye’nin istediği her şeyi talep edebileceğini; Kıbrıs sorununu müzakere eden kendilerinin ise, hem “Kıbrıs’ı” hem de AB’yi bu çeşit tuzaklardan korumaları gerektiğini iddia etti.
“Türkiye’nin, penceresinden, Kıbrıs’ta ve AB’de haklar elde etmesi için Truva atı olmayı kabul edemeyeceklerini” de ileri süren Mavroyannis, “hiçbir zaman Türkiye’yi memnun etmek için ikinci sınıf üye devlet statüsüne indirgenmeyi kabul etmeyeceklerini” öne sürdü.
AB’nin eşit üyesi olmaları, pozisyonları ve politikalarına yönelik saygı duyulmasının ötesinde, ortaklarından başka özel talepleri olmadığını da dile getiren Mavroyannis, AB’deki ortaklarının kendilerini anladığını ve desteklediğini söyledi.
“AB, Kıbrıs sorununun geriye kalan zor, tartışmalı noktalarında çözümler ortaya koyabilecek mi” sorusuna karşılık ise Mavroyannis, AB’nin yapabileceği şeyin basit, kesin ve anlaşılır olduğunu, şöyle ki bunun “Kıbrıs’a üye devlet olarak saygı duyulması, aynı zamanda müktesebatın ve AB ilke ve değerlerinin uygulanmasında ısrar edilmesi olduğunu” sözlerine ekledi. (HABERKIBRIS)