Koronavirüs salgınıyla birlikte şehir merkezindeki evini terk ederek bir kasabaya taşınan genç kadının anlattıkları, sosyal medyada hızla yayılıyor.
Koronavirüs salgını iş ortamından özel hayata varana dek günlük yaşamda birçok şey köklü bir değiştirdi. Değişen yaşam tarzları bir daha eskisine dönecek gibi de görünmüyor. Pandeminin başında birçok kişi temizlik ve kişisel bakım konusunda oldukça hassas ve titiz hale gelmiş olsa da bunun tam tersi hareket eden birçok insan da var. Kalabalık ortamların giderek azalmış olması ve bireyselliğin yaygınlaşması ile birlikte bazı insanlar, kişisel bakımlarını ihmal etmeye başladı. İngiltere’de yaşayan Annabel Fenwick Elliott (35) isimli TikTok kullanıcısı da bu insanlardan birisi ve yeni yaşam tarzıyla dikkatleri üzerine çekmiş durumda.
“DİŞLERİMİ FIRÇALAMAYI SEVMİYORUM”
Annabel Fenwick Elliott, dişlerini çok sık fırçalamadığını ve bunun yanlış olduğunu bildiğini söyledi. Elliott, “Artık dişlerimi çok sık fırçalamıyorum. Bu yanlış ama sabahları ilk iş dış fırçalamayı sevmiyorum. Artık sabah kalktığımda yaptığım ilk iş yemek yemek ve yemeklerin tadını artık daha iyi alıyorum” şeklinde konuştu. Bulaşıklarını yıkarken sadece su kullandığını söyleyen Elliott, çoğu zaman sadece en sevdiği fincanı ve kaseyi kullandığını belirtti. Elliot, “Yatağımı da toplamıyorum ve çamaşırlarımı yıkarken de artık çok fazla temizleyici kullanmıyorum. Çamaşır yıkamak için satılan temizlik ürünlerinin pahalı olduğunu düşünüyorum” dedi ve salgın sonrası edindiği alışkanlıkları anlattı.
Annabel Fenwick Elliott, TikTok’ta yeni yaşam tarzını anlattığı videoyu, “Sabuna, diş fırçasına veya deterjana karşı olduğum söylenemez. Ben sadece bir hippiyim” sözleriyle sonlandırdı. Elliott’un yaşam tarzını anlattığı videonun altına çok sayıda TikTok kullanıcısı yorum yaptı. Kullanıcıların bir kısmı Elliot’un cenneti yaşadığını belirtirken, bir kısmı ise Elliott’un tam zıttı bir yaşam tarzına sahip olduğunu belirtti. Bir kullanıcının, “Yalnız yaşadığın için mi böyle yaşıyorsun yoksa böyle yaşadığın için mi yalnızsın?” şeklinde sorduğu soruya Elliott, “Bu iyi bir soru. Başkalarıyla yaşarken çok daha medeni bir insandım. Pandemi sırasında Londra’dan taşındığımdan beri yalnız yaşıyorum” şeklinde cevap verdi.
Kovid-19 salgını günlük hayatın birçok noktasında köklü değişiklikler yarattı. İnsanların kendine daha fazla zaman ayırması birçok kişinin mevcut işinden istifa etmesine ve yeni bir işe başlamasına kapı araladı. 29 yaşındaki Maggie Rawlins de koronavirüsle mücadelede ön saflarda savaş veren başarılı bir hemşireydi. Bir gün bir telefon aldığında hayatının kökünden değişeceğini asla tahmin etmiyordu.
ABD’nin New York kentinde bir hastanede hemşire olarak çalışan Rawlins, bir iç çamaşırı markası için modellik teklifini kabul etti ve bu noktadan sonra hayatı köklü bir değişim yaşadı. Eski hemşire yeni model Rawlins, artık en çok okunan dergilerin kapağında yer alan ünlü bir model haline geldi.Ünlü model, Ukrayna-Rusya savaşı başladıktan sonra Ukraynalı mültecilere yardım etmek amacıyla bir grup gönüllü ile birlikte Polonya-Ukrayna sınırında yürütülen yardım çalışmalarına gönüllü olarak katılma kararı aldı. Rawlins, “Bu insanların yaşadıklarını gerçekten açıklamak imkansız. Umarım hiç kimse Ukraynalıların yaşadıklarını yaşamak zorunda kalmaz. İnsanlara yardım etmek hayatımın en büyük tutkularından biri. Bence ara sıra durup düşünmek, nereden geldiğinizi hatırlamak ve biraz iyilik yapmaya çalışmak önemli” dedi.