İngiltere’de yayımlanan bir raporda, Çin’in Hong Kong’un son derece yüksek özerkliğini zayıflatarak hukuki yükümlülüklerini ihlal ettiği ve Hong Kong’daki “özgürlükleri ağır biçimde kısıtlamak” için ulusal güvenlik yasasını kullandığı öne sürüldü.
Temmuz ve Aralık 2020 dönemini kapsayan altı aylık raporun önsözünde İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab, Pekin yönetiminin geçen yıl Haziran ayında kente dayattıkları geniş kapsamlı ulusal güvenlik yasasının siyasi muhalifleri bastırmak için kullanıldığını ifade etti.
Raab, Çin’in eski Başbakanı Zhao Ziyang’ın ve İngiltere’nin eski Başbakanı Margaret Thatcher’in Hong Kong’daki geniş kapsamlı özgürlükleri teminat altına almak için imzaladıkları 1984 Ortak Deklarasyonu’nun “açık bir şekilde ihlal edildiğini” belirtti. Raporda, Pekin yönetiminin Hong Kong’daki seçim sistemini revize etmesi, adalet bakanlığı tarafından yapılan savcılık kararları ve ihtilaflı ulusal güvenlik yasası eleştirildi.
‘ÇİFTE STANDART İÇERİYOR’
Hong Kong hükümetiyse “hatalı açıklama” olarak nitelediği rapor için “gerçeklikten uzak ve açıkça çifte standart içeriyor” dedi. Hong Kong hükümet sözcüsü, “Hong Kong’daki ulusal güvenlik yasasının uygulanmaya başlamasından bu yana ticari faaliyetler için hayati önemdeki toplumsal istikrarın yeniden tesis edildiğini ve ulusal güvenliğin temin edildiğini her objektif kişi görecektir” dedi.
Çin parlamentosu, bu Mart’ta Hong Kong’un seçim sistemini değiştirmeye yönelik kararı onaylamış ve bu karar kapsamında Hong Kong kurumlarında demokratik temsil imkanının azalması ve politikacıların Pekin’e bağlılığını değerlendirmek için bir mekanizma kurulmasını planlamıştı.
Çin’in geçen yıl 30 Haziran’da parlamentodan geçirip, 1 Temmuz’da yürürlüğe soktuğu ulusal güvenlik yasası, Hong Kong’da bölücü faaliyetlerin yanı sıra, hükümeti devirme, terör ve yabancı güçlerle iş birliği suçlarını ömür boyu hapis cezasıyla cezalandırmayı kapsıyordu.